Kemikkıran Polis Dayağına "İyi Hal" İndirimi
Alkollü olduğuna dair tutanağı imzalamayınca gözaltına alınıp götürüldüğü polis merkezinde darp edilen 37 yaşındaki Sezai Yakar'ın şikayeti üzerine açılan, 7 polisin sanık olduğu davada karar çıktı."İşkenceye varacak şekilde döverek yaralama"...
Alkollü olduğuna dair tutanağı imzalamayınca gözaltına alınıp götürüldüğü polis merkezinde darp edilen 37 yaşındaki Sezai Yakar'ın şikayeti üzerine açılan, 7 polisin sanık olduğu davada karar çıktı.
"İşkenceye varacak şekilde döverek yaralama" iddiasıyla açılan davada Mahkeme suçun iddia edildiği gibi " işkence" değil " kasten yaralama" olduğuna hükmetti ve 7 polisi 1'er yıl 2'şer ay hapis cezasına çarptırdı.
Mahkeme nihai kararında polisler hakkındaki mahkumiyet hükmünün geri bıraktırılmasını kararlaştırırken, hafifletici sebeplerin de varlığını da kabul etti. Sanık polislerin gelecekleri üzerindeki olası etki ve iyi halleri hafifletici sebep olarak gözönüne alınarak ceza 11 ay 20 güne indirildi.
Haber Kamera : Cem TURSUN / İstanbul DHA İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya sanıklar, müşteki Sezai Yakar ve taraf avukatları katıldı.
"KABURGADA ÇATLAK, BURUN VE ELDE KIRIK VAR"
Sezai Yakar'ın avukatı Efkan Bolaç dosyada işkencenin varlığının açık olduğunu ve raporlara göre de müvekkilinde kaburga çatlağını burnunun ve elinin kırıldığının belirtildiğini söyledi. Bolaç, "Taksim Polis Merkezi'nin en tehlikeli karakol sınıflandırmasında sayılmıştır. İşkencenin varlığı sabittir. Bu dosyada ceza verilmeyecek ise hangi dosyada verilecektir" diye konuştu.
MAHKEME : İŞKENCE DEĞİL KASTEN YARALAMA Dosyayı karara bağlayan mahkeme heyeti, her ne kadar sanıklar hakkında işkence sonucu vücutta kemik kırılmasına neden olma eylemiyle dava açılmış olsa da sanıkların savunması şikayetçinin anlatımları ve olay tutanakları göz önünde bulundurarak eylemin kasten yaralama suçunu oluşturduğu kanaatine vardı.
"GELECEKLERİ ÜZERİNDEKİ ETKİ" VE "İYİ HAL" İNDİRİMİ Mahkeme, sanıklar Ergün Işıldar, İbrahim Maraş, Deniz Coşkun, Ersin Özdemir, Eryıl Kontbilek, Ali Akın ve Özgür Hüseyinoğlu'nun "kasten yaralama" suçundan 1 yıl hapisle cezalandırılmalarına karar verdi. Ancak mahkeme sanıkların eylemi nedeniyle müştekide orta ikinci derecede kemik kırığının oluştuğunu belirterek verilen cezayı 1 yıl 2 ay hapis cezasına arttırdı. Daha sonra ise mahkeme, sanıkların gelecekleri üzerindeki olası etkileri ve iyi hallerini hafifletici sebep olarak kabul ederek cezayı 11 ay 20 güne indirdi. Mahkeme hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve sanık polislere 5 yıl süreyle denetime tabi tutulmalarına hükmetti.
İŞKENCEDEN 15 YILA KADAR HAPİSLERİ İSTENİYORDU
Sezai Yakar (37) 8 Haziran 2007'de aracıyla giderken Taksim Gezi Parkı'nın yanında durduruldu. Polisin alkollü olduğu suçlamasını kabul etmedi ve ölçümün alkolmetreyle değil hastanede yapılmasını talep etti. Polisin orada yazdığı alkollü olduğuna dair tutanağı da imzalamayınca gözaltına alındı ve Taksim Polis Merkezi'ne götürüldü. Karakoldan önce götürüldüğü Taksim İlkyardım Hastanesi'nde de alkol testi yapılmadı. Karakolda da tutanağı imzalaması istendi. Reddedince darp edildiğini öne süren Yakar, polisleri şikayet etti. Cumhuriyet Savcısı Ali Şafak, 7 polis hakkında "İşkenceye varacak şekilde döverek, basit tıbbi müdahaleyle iyileşmeyecek ve kemik kırığı oluşacak şekilde yaralamak" suçundan 8 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nce verilen 22 Haziran 2007 tarihli raporda da Yakar'ın "yüzünde şişlikler, kol ve bacaklarında darp izi ve sağ el ve burnunda kırık" olduğu ifade edilmişti. İstanbul 18. Ağır Ceza mahkemesi'nde görülen davada Yakar karakolda yaşadıklarını, "Komiser bana vurduktan sonra beni koridora çekip dövmeye ve küfür etmeye başladılar. Komiser, 'Düşmüyor mu?' diye bağırıp biber gazı istedi, yüzüme biber gazı sıktılar ve dövmeye devam ettiler" şeklinde anlatmıştı.
ANAYASA MAHKEMESİ'NE BİREYSEL BAŞVURU YAPACAĞIZ
Adliye çıkışında basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Sezai Yakar'ın avukatı Efkan Bolaç kararın işkenceden dolayı verilmemesi nedeniyle kendilerini tatmin etmediğini ve itiraz edeceklerini belirtti. Bolaç, "İşkenceyle ilgili sıfır tolerans diyorsak bunun yargı eliyle işletilmesi gerekir. Adalet ancak bu şekilde gerçekleşir. İtirazımızdan sonuç alacağımızı zannetmiyorum. Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuru yapacağız" diye konuştu.