Kazım Güleçyüz: Başbakan Nurculuğu Kontrolü Altına Almaya Çalışıyor
Yeni Asya gazetesi genel yayın yönetmeni Kazım Güleçyüz, Başbakan'la ilgili "Son dönemde milli irade adı altında her şeyi kendi kontrolüne almaya çalışıyor." dedi.
BugünTV’de yayınlanan Erkam Tufanla Analiz programına konuk olan Yeni Asya gazetesi genel yayın yönetmeni Kazım Güleçyüz, Başbakan Erdoğan'ı eleştirdi; "Nurculuğu kendi kontrol altına alma gibi bir strateji izliyor." yorumunda bulundu.
Güleçyüz'ün açıklamalarından satır başları:
Nur Cemaatleri içerisinde şöyle dedikodu var. Hükûmet-Başbakan Risal’'i Nur Cemaatlerini kendi belirlediği bir isim üzerinden bir araya getirme gayreti ve cabası var. Bu gerçek mi?
Evet. Şimdi şöyle izlenimimiz var. Son gelişmelerin bizlere getirdiği özellikle daha öncede söylediğim bu ustalık dönemi olarak ifade ettiği bu son dönemde milli irade adı altında her şeyi kendi kontrolüne alma kendi hâkimiyeti altına alma gibi yaklaşıma yönelmiş durumda hükûmet ve başbakan bu çerçevede nurculuğunda kendi kontrol altına alma gibi bir sanki strateji izliyor ve bir kısım nur gruplarının önde gelen işte temayüz etmiş insanların. Hatta Bediüzzaman Hazretleri’nin hayattaki talebelerini de daha önce böyle kırk senelik siyasi hayatında hiç yakın durmadığı uzak durduğu belki çok eleştirdiği yerden yere vurduğu kızdığı insanlardı ve bunlara bu kadar yakınlık göstermeye başlaması bu stratejinin bir parçası gibi geliyor bize.
Dolayısıyla bu hegemonya bir kontrol her şeyi kontrol altına alma risaleleri de bu maksatla işte, Bitlis’teki seçim meydanın kürsüden göstermesi de bu stratejinin bir parçası gibi gözüküyor.
Bu teşebbüs doğruysa eğer, Erdoğan’ın belirlediği isim etrafında Risale’i Nur cemaatlerinin birleşme projesi tutar mı?
Tutmaz. Çünkü Risale’i Nur Hizmeti’nin özü mayası buna ters. Risale’i Nur Hizmeti, hiç bir şekilde siyasi projelere alet edilecek hizmet değil.
Onlar kendi şahısları itibariyle, maalesef çok üzülerek ifade ediyorum böyle bir proje alet edilmiş olurlar. Risale’i Nur kendisini alet ettirmez. Yani bugüne kadar böyle bir şeye kimse muvaffak olamamış.
"YENİ ASYA GRUBU İHSANOĞLU'NU DESTEKLEYECEK"
Siz Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde Yeni Asya Grubu olarak tavrını belirlediniz doğru mu? Bu nedir bu tavır?
Ekmeleddin İhsanoğlu ’nu destekleme kararı çıktı. Bunun gerekçeleri epeyce detaylı ama en temeli. Bizim bu iktidar karsısındaki duruşumuz biraz evvelki konumuz devamı niteliğinde ki bazı başlıklarla ilgili. Bediüzzaman diyor ki; “Biz dini siyasete alet etme ithamına karsı biz kâinata dahi alet edemeyiz“ Devamında da diyor ki; “Siyasetin dini alet edilmesi değil eğer imkân varsa siyasetin dine hizmetkâr kılınması gerekir” diyor.
AK Parti dini siyasete alet ediyor
Şimdi dindar kimliğini öne çıkararak siyaset yapan insanlar böyle tehlike ve riskle karşı karşıyadır ve bu şu anki iktidar partisinin önde gelen kadroları senelerce o çerçevede o çizgide siyaset yaparak bir yerlere gelen insanlardır. Daha sonra “gömlek değiştirdik” gibi söylemlerle AKP’yi kurduktan sonra ortaya çıktılar. Ama geldiğimiz noktada kendisinin “ustalık dönemi” olarak ifade ettiği noktada o eski kimliklerinin çok daha baskın şekilde ortay çıktığını görüyoruz.
Maalesef bir kısım Nur Ekolü mensupları ‘Siyasal İslam’ anlayışına yaklaştı
Şimdi zaten bu dönemin en çok dikkat çekici ve üzerinde durulması gereken Nurcular acısından irdelenmesi gereken özelliği senelerce bu “Siyasal İslam” anlayışına uzak durmuş olan Nur Ekolu mensuplarının bir kısmı en azından AKP’yle beraber o metoda sıcak bakmaya artık devleti iktidarı önceleyen bir çizgiye kaymalarına sebep oldu.
Bir takım Nurcular devleti önceleyen tavra girdiler
Tabi ki… Yani bu yaptıkları şey yaptıkları tercih bunu gösteriyor. Çok acık şekilde bir takım Nur Grubu Cemaatleri böyle bir tavra girdiler. Kendi ekollerinin kendi prensiplerinin dışında bir şey var yani. İşte sanıyorum burada onların gözünü kamaştıran şey, bu iktidar döneminde ilk defa Diyanet İşaret’ül İcaz’ı basıyor felan...
Hükümet Risalelerin basım hakkını kendine yakın gruplara verecek
Değişmese bile mevcut iktidar şöyle bir yola giderse, “bana destek veren gruplara sadece bu yayın hakkını veririm, bana destek vermeyen gruplar basamazlar”.
Bunu deme ihtimali var mı?
Çok kuvvetle var… Böyle hesap olduğundan ciddi manada kuşku duyuyoruz. Bu evvela devlet tekeli ondan sonra devlet tekeli üzerinden belli grup üzerinden siyasi taraf kimlik ölçüsü kriterine göre belirlenen bazı gruplara bu tekeli devretme tarzında bir anlayışı ifade ediyor.