Kazıklı Voyvoda Kimdir? Tokat Kalesi'nde Ne Zaman Ve Niye Esir Tutuldu?
Kazıklı Voyvoda ismi, Yeni Zelanda teröristinin, III. Vlad'ın 4 yıl esir tutulduğu Tokat Kalesi'ni ziyaret ettiği ortaya çıkması ile gündem oldu. Peki Kazıklı Voyvoda kimdir? İnsanların kanını gerçekten içiyor muydu? Kont Dracula ismi neden verildi? Kazıklı Voyvoda hangi tarihlerde yaşadı? İşte Kazıklı Voyvoda hakkında merak edilenler…
Kazıklı Voyvoda yani III. Vlad, Fatih sultan Mehmet ile aynı dönemde yaşamış Eflak Beyliği'nin prensidir. Yeni Zelanda'daki katliamı gerçekleştiren teröristin, Kazıklı Voyvoda'nın dört yıl esir olarak tutulduğu Tokat Kalesi'ni ziyaret ettiği ortaya çıktı. Bundan sonrasında ise Drakula olarak adlandırılan Kazıklı Voyvoda merak edilip araştırılmaya başlandı. Peki Kazıklı Voyvoda kimdir? Hangi yıllarda yaşadı? Türklere düşmanlığı neyden kaynaklanıyor? Vampir gibi düşmanlarının kanını içtiği doğru mu?
KAZIKLI VOYVODA KİMDİR?
Kazıklı Voyvoda ya da Voyvoda III. Vlad Tepeş, 1431 yılında Macaristan Krallığı'nda yer alan Segeşvar'da doğduğu, 1476 yılında Bükreş yakınları, Eflak Prensliği'nde öldüğü tahmin ediliyor. Kont Drakula ya da Kazıklı Voyvoda, 1448, 1456-1462 yılları arası ve 1476 yıllarında Eflak beyliğinin voyvodası yani prensi idi.
Tarihsel kayıtlara göre Dracula, kardeşi Radul ile birlikte 1442 yılında Eflak tarafından Osmanlılara rehin verilmişti. Osmanlılara rehin verildiğinde on iki yaşında olan Vlad, Edirne sarayında tutuluyordu. Burada Şehzade Mehmet (Fatih Sultan Mehmet) ile birlikte Molla Gürani'nin derslerine katıldı. Fatih Sultan Mehmet, kendisi ile iyi ilişkiler içerisindeki Vlad'ı 1456'da Eflak prensliğine atadı. Fatih tarafından Eflak'a gönderilen Niğbolu sancakbeyi Hamza Bey, burada Vlad tarafından kazığa oturtularak öldürüldü. Daha sonra kellesi Fatih'in emri ile Mihaloğlu akıncıları tarafından Aralık 1476'da Balteni'de kesilerek Fatih'e gönderildi. Kazıklı voyvodanın hikayeleri, işlediği vahşet ve düşmanının kanını içme özelliği ile Dracula ve vampir tanımlamalarıyla anlatılır.
Erdel beyi János Hunyadi ("Hunyadi Yanoş") 1456'da Belgrad şehrini Osmanlı kuşatmasına karşı savunmaya giderken Vlad'ın komutasına güney Erdel'in savunmasını sağlamak için bir ordu verdi. Bu durumdan faydalanan Vlad, Eflak'a bir sefer düzenledi ve II. Vladislav'ı öldürerek III. Vlad adıyla Eflak voyvodası oldu.
Bu görevi 1456'dan 1462'ye değin sürdürdü. Bu tarihler arasında rakiplerini çeşitli yöntemlerle cezalandırdı ve idam etti; bu yöntemler arasında en ünlüsü olan "kazığa geçirme", ölümünden sonra kendisine "Kazıklı Vlad" (Vlad Tepeş) adının verilmesine neden olacaktı. Kazığa geçirilenlerin kanlarını fıçılarda toplatıp şarap gibi içtiğine dair söylentiler daha sonra onun bir vampir olduğu efsanesine neden oldu.
1462 yılında III. Vlad'ın ordularının yenilmesiyle Eflak yeniden Osmanlı Devleti'ne bağlanmıştı. Vlad Macaristan'a bağlı bir beylik olan Erdel'e kaçarak Macaristan kralı Matthias Corvinus'tan yardım istedi. Ancak Eflak'taki Osmanlı İmparatorluğu'na bağlı yeni yönetimi tanımış olan Macaristan, yardım talebini kabul etmedi. Vlad Matthias Corvinus'un emriyle 1462 yılında tutuklandı ve Budin'e getirildi. Önce hapsedilen Vlad, daha sonra kral ve ailesiyle iyi ilişkiler kurdu. 1474 yılında sürgün dönemi sona erdi. Bu tarihten itibaren Eflak'ı yeniden ele geçirme planları yaptı. 1476 yılında kuzeni Stefan Cel Mare (Büyük Stefan) ile birlikte Eflak'a döndü ve voyvoda ilan edildi. Aynı yıl 300 askeriyle birlikte yeniden Osmanlı ordularına yenildi. Öldürülen III. Vlad'ın kesilen başı öldürüldüğünü ispat etmek için İstanbul'a II. Mehmet'e gönderildi. Vlad'ın bir vampir olduğu rivayeti Almanya, Macaristan ve Rusya'da yayıldı. Buna rağmen Romen halkı onu bir kahraman olarak görmeye devam etti.
Voyvoda III. Vlad düşmanlarını (özellikle esir aldığı Osmanlı askerlerini) kazıklara çakarak işkenceyle öldürmesiyle tarihe geçmiştir. Sonradan Bram Stoker'ın Drakula romanına ve Drakula filmlerine konu olmuştur.
TOKAT KALESİ'DEN 4. YIL ESİR HAYATI YAŞADI
Fatih Sultan Mehmet ile Edirne'de Osmanlı Sarayı'nda beraber büyüyen Romanya Prensi, Fatih tahta çıktıktan sonra çeşitli yanlış ilişkilere girdiği için Osmanlı Devleti onu Tokat'a sürgün olarak gönderiyor. Zaman zaman kale zindanlarında tutulduğu söyleniyor. Kazıklı Voyvoda, 4 yıl kadar Tokat Kalesi'nde kalıyor. Sonra buradan Kütahya Emet'e gönderiliyor. Kütahya Emet'ten kaçarak Romanya'ya kendi ülkesine dönüyor ve o zaman Voyvoda oluyor.