Kazan Patlamasında Ölü Sayısı 3'e Yükseldi
Antalya Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir fabrikada dün meydana gelen buhar kazanı patlamasında ölenlerin sayısı 3'e yükseldi.
Antalya Organize Sanayi Bölgesi'ndeki bir fabrikada dün meydana gelen buhar kazanı patlamasında ölenlerin sayısı 3'e yükseldi. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde tedavisi süren 27 yaşındaki Ali Cin, dün gece yaşamını yitirdi.
Fabrikadaki kazan patlamasına da bir dizi ihmallerin neden olduğu ortaya çıktı. Makine Mühendisleri Odası'nın hazırladığı raporda kazanın bir sundurma altına, patlama duvarı ve emniyet mesafelerine uyulmadan monte edildiği ve kazan dairesinin hemen yakınında çay ocağı olmasının, ölü sayısının artmasına neden olduğu belirtildi.
Antalya'da dün sabah saatlerinde Organize Sanayi Bölgesi'ndeki tekstil yıkama fabrikasındaki buhar kazanda meydana gelen patlama sonucu 2 kadın işçi hayatını kaybederken, 7'si ayakta tedavi edilen 17 kişi de yaralandı. Yaralılardan 6'sı kadın 10 kişi ise çeşitli hastanelerde tedaviye alındı. Patlamada yaralanan Döndü Atik, Saniye Beyaz, Murat Koçer, Ayşe Güneş, Ayşe Erbil, Yaşar Kapar, Can Ercan, Ayşe Koçtürk ve Fatma Aksoy'un çeşitli hastanelerdeki tedavileri devam ediyor.
Yaralılardan Ali Cin ise tedavi gördüğü Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'nde dün gece hayatını kaybetti. Akdeniz Üniversitesi Hastanesi'ndeki yaralılardan Ayşe Güneş ve Yaşar Kapar'ın ise hayati tehlikesinin devam ettiği, yoğun bakımda tutulduğu öğrenildi. Patlama ölen 45 yaşındaki Nurten Uyar ve aynı yaştaki Mediha Ünsal ise Büyükşehir Belediye Mezarlığı'nda toprağa verildi. Patlama ölen 3'üncü işçi Ali Cin'in ise cenazesi toprağa verilmek üzere Burdur'un Bucak İlçesi'ne gönderilecek.
PATLAMA NEDENİ İHMALLER DİZİSİ
Antalya'da 5 yıldızlı otellerin plaj havlusu, nevresim takımı gibi tekstil yıkama işlerini yapan Beyazz Laundry yıkama fabrikasındaki patlamaya ilişkin Makine Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, raporunu tamamladı. Odanın hazırladığı raporda patlamanın buhar kazanının susuz kalmasından kaynaklandığı belirtildi. Raporda, vardiya değişimi için gelen kazan operatörünün kazan besi suyu sistemini çalıştırdıktan sonra kazan dairesinden ayrılarak çay içemeye gitmesi ve bu sırada aşırı ısınmış kazana soğuk su verilmesi sonucu, suyun ani buharlaşması, basıncın aşırı artması sonucunda kazanın patladığı dile getirildi.
KAZAN 300 METRE İLERİYE FIRLADI
Bu durum karşısında yapılması gerekenin kazana su beslemesi yapılmadan kapakların açılarak kendi halinde soğumaya bırakılması olduğunun belirtildiği raporda, şu ifadelere yer verildi:
"Patlama sonucu kazanın, dönerek başka bir fabrika sahasına da zarar vererek yaklaşık 300 metre ilerideki tarlaya düştüğü tespit edilmiştir. Kazan bacası ise patlama etkisi ile tam ters yöne doğru 100 metre ileriye düşmüştür. Ayrıca bu yaşanan olayda, kazanın fabrika binası dışında yapılan bir sundurma altına monte edildiği, patlama duvarı ve emniyet mesafelerine riayet edilmeden monte edilmesi, kazan dairesinin hemen yakınında çay ocağı olması ölü sayısının artmasına sebep olmuştur."
EĞİTİMLİ PERSONELİN ÖNEMİ
Oda Şube Başkanı Ümit Büyükeşmeli, patlamaya ihmal ve bilgisizliğin neden olduğunu belirterek, "Böylesi bir durumda yapılacak şey çok basitti, kazanı kapatmak. Bu yaşanan elim kaza bir kere daha eğitimli personel çalıştırılması zorunluluğunun önemini ortaya çıkarmıştır. Kazan dairelerinde mutlak 'kazancı operatör' belgesine sahip kazancılar çalıştırılması zorunludur" dedi.
Sertifikalı kazan operatörünün benzer yaşanacak tehlikeli durumlarda nasıl davranılması gerektiği bilen personel olduğunun altını çizen Büyükeşmeli, "İşletmede sertifikalı operatör olup olmadığı tam olarak öğrenilemedi. Bir operatörün olduğu söylendi fakat belgeye sahip olup olmadığı, adını öğrenme şansımız olmadı" değerlendirmesini yaptı.
Oda olarak Ocak ayında kazanın periyodik kontrolünü gerçekleştirdiklerini kaydeden Büyükeşmeli, o kontrolde tespit ettikleri eksikliklerin giderildiğine ilişkin donanımlara rastlamadıklarını söyledi. Büyükeşmeli, "Kazan içindeki suyun seviyesinin kontrolüne ilişkin ve yine kazan içinde basınç yükseldiğinde fabrika içinde ikaz veren iki sistemin eksikliğini rapor haline getirmiştik. Kazan üzerinde bu donanımları göremedik" diye konuştu.
Odanın periyodik bakımda belirlediği eksiklere ilişkin takibi yapma zorunluluğu ve yükümlülüğü olmadığını belirten Ümit Büyükeşmeli, şunları söyledi:
"Bu noktada sorumluluk işletme ve fabrikanın İş Sağlığı ve İş Güvenliği Uzmanı'na ait. Eksiklikler giderildikten sonra bizi tekrar çağırmazlarsa, kendileri bu eksikleri giderip tutanağını tutmakla yükümlüdür. Ama bu durum bir sorun olarak ortaya çıkıyor. İş Sağlığı ve İş Güvenliği Uzmanı sonuçta fabrikanın bir çalışanı. Söyledikleri, yapılması gerekenler karşılanmayabiliyor. O açıdan kamusal denetim olmalı diyoruz."
Şube Başkanı Büyükeşmeli, olay yerinde kazanın emniyet ventilotomasyon sisteminin çalışmadığına ilişkin de tespitler olduğunu belirterek, "Buna katılmıyoruz. Kazan üzerinde iki emniyet ventili var. Kazan çok yeni bir kazan. Ocak ayında baktığımızda 4 aylıktı" dedi. - Antalya