Kaya Tırmanış Bölgesi 'Geyikbayırı'na Maden Ruhstına Tepki
Antalya'da doğaseverler Türkiye'nin en önemli kaya tırmanış bölgesi Geyikbayırı bölgesinde verilen maden arama ruhsatını protesto için bir araya geldi.
Antalya'da doğaseverler Türkiye'nin en önemli kaya tırmanış bölgesi Geyikbayırı bölgesinde verilen maden arama ruhsatını protesto için bir araya geldi. Buluşmada İngilizce ve Türkçe olarak sadece 'Geyirbayırı'nı koruyalım' sloganı yer aldı.
Antalya'ya 30 kilometre uzaklıkta dünyaca ünlü kaya tırmanış bölgesi Geyikbayırı'nın, 4 Aralık 2014 tarihinde verilen izinle maden arama faaliyeti altında mermer ocağına dönüşecek olmasına karşı çevre derneklerinden bisiklet kulüplerine, doğa yürüyüşçülerinden, kaya tırmanışçılarına ve motosiklet birliklerine doğaseverler bölgede bir araya geldi.
İngilizce ve Türkçe tek bir sloganın olduğu ve ana tırmanış kayasına asılan 'Geyikbayarı'nı koruyalım' pankartının altında buluşan doğaseverler iznin derhal iptalini istedi. Buluşmada isteyenler bisikletleriyle bölgenin zor parkurlarında pedal bastı, dünyaca ünlü Geyirbayarı'nın kayalarına tırmandı, gerilen halatlarda akrobasi gösterisi yaptı, isteyen de doğa yürüyüşüne çıktı.
Geyikbayırı'nda toplanan gruplar adına İngilizce ve Türkçe yapılan açıklamada Geyikbayırı'ında ana kaya tırmanış bandında 67 hektar alanın için maden arama ruhsatı verildiği belirtildi. Açıklamada, "Maden arama işlemi bölgeye geri dönüşü mümkün olmayan zararlar verecektir. Doğal yaşam alanları, hayvancılık, tarım alanları, yaylacılık ve su kaynaklarını olumsuz etkileyecektir. Tırmanışa bağlı olarak da eko turizm zarar görecektir" ifadesine yer verildi.
Bölgede açılacak maden ocağının 2016 yılında Antalya'nın ev sahipliğinde 'çiçek ve çocuk' temasıyla gerçekleşecek botanik fuarı EXPO bağlamında Antalya imajının olumsuz etkileneceğinin vurgulandığı açıklamada maden arama ruhsatının iptal edilmesi istendi.
Arama Kurtarma Derneği (AKUT) Antalya Birim Sorumlusu Yılmaz Sevgül, Geyirbayarı'nın 1994 yılında kaya tırmanışları için keşfedildiğini dile getirdi. 2000 yılında, bir grup kaya tırmanışçısının rotalar açmaya başladığını ve hali hazırda bölgede 1200 tırmanış rotası bulunduğunu kaydeden Sevgül, "Zamanla dünya çapında bir yer oldu burası. Bölge 2.5 kilometre uzunluğunda dikey şekilde inen kaya bandına sahip" dedi.
Bölgenin Antalya kente merkezine çok yakın olması gibi bir avantaja da sahip olduğunu kaydeden Sevgül, "Yılda 20 bine yakın yabancı tırmanıcı buraya geliyor. Bu yüzden çok değerli. Bölgede tırmanış sayesinde yarattığı reel ekonomi var. Çok değerli bir kaynak" diye konuştu.
Bölgenin maden arama çalışmalarına açılmasını ise 'Kabus' olarak değerlendiren Sevgül, kendi aralarında şaka yollu dile getirdikleri bu ihtimalin gerçek olmasın inanılmaz olduğunu söyledi. Sevgül, şunları söyledi:
"Bunu kim yapıyorsa Geyikbayırı'nın bu yönünün farkında değildir ya da farkındaysa elde edeceği, kazanacağı parayı düşünerek böyle bir katliam yapacak. Bürokrasinin, siyasetin bu işe duyarlı davranması gerekiyor. Böylesine bir yerin bir bireyin katletmesini kimse kabul edemez. Değer mi?"
Eyleme destek veren Konyaaltı Belediye Başkanı CHP'li Muhittin Böcek ise bölgede Batı Akdeniz Kalkınma Ajansı (BAKA) ile sürdürülebilir ekoturizm çalışması yürütürken Geyikbayırı'nın maden arama sahası haline getirilmek istenmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi. Belediye olarak bölgede bugüne kadar bir tek taş ocağı ruhsatı vermediklerini belirten Başkan Böcek, kendisini de bölgeye çok yakın Çağlarca köyünden olduğunun altını çizdi ve "Burası ruhsatlandırılırken belediyemizden görüş dahi sorulmadı. Ama bu birliktelikten bir sonuç çıkacaktır. İzin iptal edilecektir" dedi.
Eyleme katılan Yoldaşlar Bisiklet Grubu'ndan Cemile Aksu, Geyikbayırı'nda taş ocağı istemediklerini belirterek bunun için tüm gurup üyeleri olarak eyleme destek vermek için geldiklerini söyledi.
Geyikbayarı'nda 6 dönem muhtarlık yapan ve yörenin en yaşlılarından Murat Yılmaz, bölgenin dağlarını karış karış bildiğini dile getirerek, "İnsanların sevdiği noktaları heder etmek hiç yerinde değil. Tek isteğim var burası ellenmeden bozulmadan yerinde durması" dedi.
1982 yılından bu yana gerek arkeolojik gerekse turistik amaçlı Antalya'nın dağlarında olduğunu belirten arkeolog Ümit Işın ise "Son 15 yıldır açılan maden ocakları gittiğimiz her yerin güzelliğini bozdu" dedi. - Antalya