Katar ile Bazı Arap Ülkeleri Arasındaki Kriz
Hamas eski Siyasi Büro Başkanı Halid Meşal, Katar'ın Filistin davasına ve abluka altındaki Gazze'ye verdiği destekten övgüyle söz etti.
Hamas eski Siyasi Büro Başkanı Halid Meşal, Katar'ın Filistin davasına ve abluka altındaki Gazze'ye verdiği destekten övgüyle söz etti.
Hamas'ın internet sitesinde açıklamalarına yer verilen Meşal ile Gazze'deki Nusayrat Mülteci Kampı'nda video konferans yöntemiyle bir görüşme gerçekleştirildi.
Görüşmede, " Katar'ın Filistin davasına verdiği desteği ve Filistin halkının yanında duruşunu takdir ediyoruz." ifadelerini kullanan Meşal, körfezin yine eskisi gibi olmasını, kardeşler arasındaki ayrılığın bitirilmesini umduğunu dile getirdi.
Meşal, "Arapların ve körfezin birliği, Filistin davasının, Hamas'ın, ümmetin ve bölge güvenliğinin çıkarınadır." dedi.
Gazze'deki zor insani duruma da işaret eden Meşal, "Gazze'ye boyun eğdirmek istiyorlar, şahsiyetinden vazgeçerek ablukanın bedelini ödesin istiyorlar. Ama ben, ilkeleriniz ve değerlerinizden ödün vermeden ablukayı kıracağınıza inanıyorum." diye konuştu.
Meşal, Hamas'ın İsrail işgaline ve ablukaya karşı direnişiyle "harika bir örnek" teşkil ettiğini belirtti.
Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Yemen, Mısır ve Bahreyn 5 Haziran'da yaptıkları açıklama ile Katar ile tüm diplomatik ilişkilerini kestiklerini duyurmuştu. Suudi Arabistan, BAE ve Bahreyn, ülkelerinin hava sahasını Katar'a kapatarak, Katarlı diplomatların 48 saat içinde ülkelerinden ayrılmasını istemişti. Katar'a karşı yapılan diplomatik ablukaya Maldiv Adaları ve uluslararası toplumca meşruiyeti olmayan darbeci general Halife Hafter destekçisi Libya Tobruk hükümeti de katılmıştı.
Katar'a abluka uygulayan Suudi Arabistan, BAE, Bahreyn ve Mısır'ın 13 maddeden oluştuğu ifade edilen taleplerinin Kuveyt aracılığıyla Doha yönetimine ulaştırıldığı uluslararası basına yansımıştı. Katar'da hükümete bağlı İletişim Ofisi Müdürü Şeyh Yusuf bin Ahmed bin Seyf Al Sani, ABD ve İngiltere dışişleri bakanlıklarının, "ambargo uygulayan ülkelerin Doha yönetimine yönelik taleplerinin uygulanabilir, mantıklı, dengeli ve gerçekçi talepler olması" konusundaki uyarılarına dikkati çekerek, söz konusu listenin bu kriterlere uymadığını kaydetmişti.