Karnı ağrıyan çocuk apandisit olabilir!
Çocuklarda karın ağrısının sağ alt tarafta hissedilmesi, apandisit belirtisi olabilir. Ailelerin belirtiler konusunda dikkatli olması gerektiğini söyleyen Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Güngör, "Hasta öyküsü iyi anlaşılmalı" dedi.
Karın boşluğunun sağ alt kısmındaki 'apendiks' bölgesinde iltihaplanma olarak ortaya çıkan apandisit, hem çocukların hem de ebeveynlerinin kabusu olabiliyor. Apandisit belirtilerinin iyi anlaşılması, tedavi sürecini de kolaylaştırıyor. Hastalık konusunda bilgi veren VM Medical Park Bursa Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Güngör, çocuk polikliniğine başvuran her 4 hastadan birinin karın ağrısı şikayetinin olduğunu vurguladı.
Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Güngör, "Çocuklarda gözlenen karın ağrısının çok çeşitli nedenleri olabilir. İlk etapta dahili ve cerrahi nedenler olarak kısaca ayırmak gerekmektedir. Ağrının ne zaman başladığı, şiddeti, kusmanın eşlik edip etmemesi, kilo kaybı ve iştahsızlık gibi bir takım bulguların çok iyi değerlendirilmesi gerekir. Karın ağrısı yapan en sık dahili nedenler arasında gaz sancısı, kabızlık, idrar yolu enfeksiyonu, kas ağrıları, reflü ve gastrit, bağırsak enfeksiyonlarına bağlı ishal gibi birçok hastalığı sayabiliriz. Karın ağrısı olan bir çocuk, öncelikle tuvalete götürülüp idrar ve dışkısını yapması sağlanmalı. Buna rağmen ağrı devam ederse veya şiddetlenirse o zaman mutlaka bir hekime başvurulmalı ve ayrıntılı muayene yapılması gerekmektedir" diye konuştu.
KUSMA VE İŞTAHSIZLIĞA DİKKAT
Apandisitin çocuklarda cerrahi karın ağrısı nedenleri arasında en sık görülen olduğunu da kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Güngör, şunları söyledi: Çocukta karın ağrısı, göbek çevresinde başlayıp sonrasında sağ alt tarafa doğru yer değiştirmişse ve beraberinde kusma ve iştahsızlık da eşlik ediyorsa; sağ tarafını tutup o tarafa doğru eğilerek yürümeye başlamışsa apandisitten şüphelenilerek mutlaka çocuk cerrahisine başvurulması gerekir. Hastanın hikayesi ile birlikte yapılan fizik muayene bulgularına göre apandisit ile uyumlu olması halinde kesin tanı konulabilmektedir. Hikaye ve fizik muayene bulguları, kesin tanı için yeterli olur. Bazen muayene uyumlu olmazsa ve şüphede kalınırsa kan ve idrar tahlili, ultrason, karın filmi ve gerekirse de karın tomografisi çekilebilir.