"Kahraman Mahmud"un oturduğu bina da hasar görmüş
KEREM KOCALAR/MEHMET AKİF PARLAK - Elazığ depreminde elleriyle kazıdığı enkazın arasından yaralıları kurtaran Suriyeli Mahmud, depremde hasar gören binadaki öğrenci evinde kalmayı sürdürüyor.
KEREM KOCALAR/MEHMET AKİF PARLAK - Elazığ depreminde elleriyle kazıdığı enkazın arasından yaralıları kurtaran Suriyeli Mahmud, depremde hasar gören binadaki öğrenci evinde kalmayı sürdürüyor.
Çok sayıda duygusal ana sahne olan 6,8 büyüklüğündeki Elazığ depreminde, Sürsürü Mahallesi'ndeki enkazı elleri kan içinde kalmasına kazımaya devam edip yaralı Aydın ailesine ulaşan Mahmud el Osman, bir anda Türkiye'nin gündemi oldu.
Zaman zaman kendisini gören Elazığlıların, "Depremdeki kahraman sen misin" diye sorduğu Mahmud, Sürsürü Mahallesi'ndeki evinde yaşamına devam ediyor.
Suriyeli 3 üniversite öğrencisiyle beraber aynı evi paylaşan Mahmud'un yaşadığı 4 katlı bina da çevredeki bazı evler gibi hasar görmüş durumda.
Birinci dereceden hasarlı olduğu belirtilen binanın girişinde çatlağın oluştuğu dairede kalan Suriyeli Mahmud'a, kendisiyle ilgili çıkan haberlerin ardından Türkiye'nin birçok yerinden yardım talebi geldi.
"Ben Allah rızası için yaptım" diyerek bu talepleri geri çeviren Mahmud el Osman, evinde AA ekibine yaptığı açıklamada deprem anındaki yaşadıklarını "insanlık görevi" olarak nitelendirdi.
Hakkında çıkan haberlerin ardından çok sayıda kişinin kendisine ulaştığını dile getiren Mahmud, şöyle konuştu:
"Ben meşhur olmak veya yardım almak gibi bir düşüncem yoktu. Tek derdim insanlık görevi ve Allah rızasıydı. Ben Allah rızası için yaptım. İnşallah hayırlı şeyler yapmışımdır. Depremde bizim evimiz de zarar görmüştü. Ama gidecek başka yerim yok, burada kalmaya bir süre daha devam edeceğim. Aslında taşınmak istemiyorum ama daha sonra taşınmak zorunda kalırım."
"Türk vatandaşlığı bana şeref verir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın vatandaşlık müjdesinin ise kendisine gurur verdiğini ifade eden Mahmud, şöyle devam etti:
"Bu, benim ve ailem için büyük bir gurur. Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür ediyorum. Türk vatandaşlığı bana şeref verir. Sıkıntım çözülecek belki ama Suriye'de geride kalan çok sayıda yardıma ihtiyacı olan var. Benim Türkiye'den bir isteğim var. O da Suriye'de ilaç bulmakta zorluk çeken vatandaşlar var. Onlara bu konuda yardımcı olunursa çok sevinirim. Suriye'den çok sayıda kişi ilaç için bana ulaşmaya çalıştı. İnşallah onlar için de büyük Türk milleti bir çare üretebilir."
Mahmud, Türk Kızılay'ın başlattığı ailesiyle buluşturma gayretini kendisi için en büyük mutluluk kaynağı olduğunu, bunun gerçekleşmesini dilediğini kaydetti.
Ailesiyle kavuşma umudunun kendisini heyecanlandırdığına dikkati çeken Mahmud, "Ailemle buluşmak için çok sabırsızlanıyorum. Çünkü oradaki yaşam her geçen gün zorlaşıyor. Bugünlerde yine göç etmek zorunda kaldılar. İnşallah kısa zamanda onlarla da buluşurum." ifadelerini kullandı.
Son iki gündür ailesine ulaşamadığını belirten Mahmud, "Çünkü bu sürede telefonum kayıptı. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu bana telefon hediye ettikten sonra aileme ulaştım ve göç etmek zorunda kaldıklarını öğrendim. İdlib'e bağlı bir köydelerdi. Esed rejimi köyümüzü bombaladıktan sonra taşındılar." diye konuştu.