Kadınların Aşkı Semayı Sardı

Bursa'da kadın semazen olduğunu biliyor muydunuz?
"Sema"nın Kadın Hali
Semazenleri bilirsiniz. Peki, kadın semazenleri hiç gördünüz mü?
Osmangazi Belediyesi'nce restore edilen ve yılın her günü sema gösterisi yapılan dünyanın tek merkezi olan Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'nin kadın semazenleri "aşk" için dönüyor…
Osmangazi Belediyesi'ne bağlı Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'nde eğitim gören dünyanın sayılı kadın semazenleri, Şeb-i Aruz etkinlikleri için hazırlanıyor. Rengârenk tennureleriyle Karabaş-i Veli'nin yüzlerce yıllık tarihi dokusu içinde aşk ile dönen semazenler, Türkiye'nin daha önce hiç de alışık olmadığı bir sema gösterisine imza atıyor. Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'nde 4 yıl önce başlayan sema eğitimleri bugün 44 kadın semazenle devam ediyor. Semazenlerin en küçüğü 8, en büyüğü ise 56 yaşında. Çoğu lise ve üniversite öğrencisi olan kadın semazenlerin arasında öğretmenler, muhasebeciler, hemşireler, finans uzmanları ve ev hanımları yer alıyor. Yaşamları farklı olsa da hepsi ortak bir duyguyla Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'nde buluşuyor.
Türkiye'de Bir İlk
Karabaş-i Veli Kültür Merkezi, tasavvuf çatısı altında ilk kez kadınlara ücretsiz olarak verilen sema eğitimine ev sahipliği yapıyor. Osmangazi Belediyesi'ne bağlı Karabaş-i Veli Kültür Merkezi kadın semazenleri ile de alanında fark yaratıyor. Tarih kokan 400 yıllık bu mekânda, Mevlana Celaleddin Rumi'nin "gel ne olursan ol yine gel" çağrısına günümüz kadınları da sema ederek cevap veriyor.
Her Kadın Bir Hikâye
Tasavvufun merkezi haline dönüşen ve dünyada her akşam sema gösterisinin yapıldığı tek merkez olan Karabaş-i Veli Kültür Merkezi kadın semazenleriyle mesneviliğin derinlerine iniyor. "Biz burada sadece sema etmeyi değil, tasavvuf kültürünü de yakından tanıma fırsatı buluyoruz" diyen semazen kadınlar, büyük bir disiplin içinde gönüllerini ortaya koyuyor. Semazenbaşı ve eğitmeni olan Gülşah Köprü, semazen olmaya bakın nasıl karar vermiş. Kocaeli Üniversitesi Yerel Yönetimler Mezunu olan Köprü, üç yıl önce akrabalarının vasıtasıyla tanıdığı Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'ni "bir kez geldim, bir daha çıkmadım" sözleriyle anlatıyor.
Tek Aşaması Var Oda Sevmek
Semazenbaşı, "Sema sadece dönmek değil, aynı zamanda o yolda yoğrulmak, derinlere inmek. Bu yol hayli meşakkatli ancak tek bir aşaması var oda sevmek. Öncelikle tasavvufu öğrenmek gerekiyor, sema Mevleviliğin sadece bir kolu. Burada eğitim süresi yok, bir yerden başlıyorsun ancak bütün hayatın boyunca öğrenmeye devam ediyorsun" dedi.
Kimi Rüyadan Kimi Şans Eseri
Diğer kadın semazenlerin birçoğunun Karabaş-i Veli'ye gelme sebepleri de aynı aslında, tesadüfler onları bu merkeze getirmiş. Kimi rüyasında görmüş kimi şans eseri uğramış… Ancak görünen o ki hepsi ortak bir amaç için burada, Allah'ı zikretmek. Sema yapmaya hazırlanırken en önemli noktanın konsantrasyon olduğuna dikkati çeken Semazenbaşı Gülşah Köprü, "Sema öncesi dualarımızı yaparız ve etrafımızla alakamızı kesmeye özen göstererek konsantre oluruz. Bizler oraya Allah'ı zikre çıkıyoruz. Sadece onu düşünmeliyiz. Semazenin dışı değil, içte ne düşündüğü neler hissettiği önemli" dedi.
Şeb-İ Aruz Heyecanı
Mevlevi Üstadı Mustafa Özbağ'ın kendilerine büyük destek olduğunu da sözlerine ekleyen Semazen Köprü "Bizim için en büyük nimet, üstadımız ve böylesine önemli bir tarihi mekânda bizlere olanak sağlayan Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar" dedi. Kadın semazenlerin şimdiki en büyük heyecanları yaklaşan Şeb-i Aruz etkinlikleri. Kadın semazenleri izlemek ve bu manevi havayı solumak isteyenler 18 Aralık'ta Atatürk Spor Salonu'nda yapılacak sema coşkusunda buluşacak. Sadece kadınların konuk olarak kabul edildiği kadın semazenlerin sema programı ise Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'nde her ayın ilk Pazartesi günü öğlen saatlerinde yapılıyor. Herkese kapılarının açık olduğunu söyleyen Semazenbaşı Gülşah Köprü, tüm dünyanın merakla takip ettiği Mevleviliği böyle bir imkân varken Bursalı kadınları da yakından tanımaya davet etti.
Aç Giren Tok Çıkar
Osmangazi Belediyesi'nin dünyaya mal olmuş önemli tesislerinden biri olan Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'nin tarihi zenginliğinin yanı sıra tasavvuf açısından da büyük bir merkez olduğuna dikkati çeken Osmangazi Belediye Başkanı Mustafa Dündar, 7'den 70'e erkek ve kadın semazenlerden, gönüllü dervişlere kadar birçok kişiye kucak açan Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'nin Bursa'nın göz bebeği olduğunu söyledi. "Aç girenin tok çıktığı bu merkez geçmişten gelen değerlerimizin günümüze bir yansıması" diyen Başkan Dündar "Osmangazi Belediyesi olarak kente değer katacak yatırımızın yanı sıra manevi değerlerimize de sahip çıkıyoruz. Bu noktada birçok tesisimiz Bursa'nın kültür ve manevi yaşantısına katkı sağlıyor. İşte Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'de değeri bilinmesi gereken ve mutlaka gelip görülmesi gereken bir merkez" dedi. Kültür Merkezi'nin sadece Türkiye'den değil, dünyanın dört bir yanından turistleri ağırladığına da dikkati çeken Başkan Dündar, sayıları çok az olan kadın semazenlerin Osmangazi'de yetişmelerinin de kendileri için büyük önem taşıdığını söyledi. Başkan Dündar, herkesi Osmangazi Belediyesi'ne bağlı Karabaş-i Veli Kültür Merkezi'ni keşfe davet etti.