Kadın Katılımı Olmadan Tek Kanatlı Uçamayız"
Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla "Toplum olarak kadınların yaşamın her alanına eşit katılımı olmadan, tek kanatlı kuş misali, uçamayız.
Boyner Grup Yönetim Kurulu Üyesi Ümit Boyner, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla "Toplum olarak kadınların yaşamın her alanına eşit katılımı olmadan, tek kanatlı kuş misali, uçamayız." ifadelerini kullandı
Boyner, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye'nin bu yıl, 18 yaşından küçük yüzlerce çocuğun hamile bırakılması, zorla evlendirilmesi haberleriyle sarsıldığını belirtti.
Kadınların hayatları ve bedenleri üzerinde kurulan baskı yetmezmiş gibi bir de çocukların bedenlerine ulaşan taciz ve tecavüz haberlerinin toplumu derinden yaraladığını aktaran Boyner, 2009 yılından bu yana her yıl kamuoyunda farkındalık yaratacak bir Kadınlar Günü kampanyasına imza atan Boyner Grup'un bu yıl, "kadına yönelik ayrımcılık" ve "kız çocuklarının büyüme hakkı"na dikkati çektiğini vurguladı.
Kadın-erkek eşitliğinin tesisi
Ümit Boyner, eğitimde, ekonomide, istihdamda, siyasette ve hayatın tüm alanlarındaki karar süreçlerinde nüfusunun yarısına diğer yarısından farklı haklar ve uygulamalar sunan bir toplumun gelişme ve ilerlemesinden bahsetmenin mümkün olmadığını dile getirerek, "Toplum olarak kadınların yaşamın her alanına eşit katılımı olmadan, tek kanatlı kuş misali, uçamayız. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü yaklaşırken toplumsal cinsiyet eşitliği meselesi ülkemizin demokrasi, adalet ve haklar alanındaki ana sorun maddelerinden biri olmayı sürdürüyor. Toplumda refahın tabana yayılmasının, kapsayıcı bir ekonomik büyüme ve toplumsal gelişimin gerçekleşebilmesi için hayatın her alanında kadın-erkek eşitliğini tesis etmenin bir zorunluluk olduğuna inanıyorum." ifadelerini kullandı.
"15 yaşından küçük herkes çocuktur"
Hastanelere ulaşan hamile veya doğum yapan kız çocuğu sayısının ulaştığı boyutun ve bu durum karşısındaki kayıtsızlığın son derece sarsıcı ve korkutucu olduğunu belirten Boyner, "İnsanların evrensel haklarından hareketle, toplum olarak 'tartışılmaz' kabul etmemiz gereken konular olduğuna inanıyoruz. 18 yaşından küçük herkes çocuktur. Çocukların büyüme hakkı vardır ve çocukların büyüme hakkı tıpkı bedenleri gibi kutsal ve dokunulmazdır. Her çocuğun oyunla, eğitimle, bilimle, sporla, kültürle ve sanatla büyümeye hakkı vardır. Biz büyüklerin görevi ise dokunulmaz ve kutsal olan bu hakkı ne pahasına olursa olsun korumak, bu hakkı çocuklarımıza verebilmektir." açıklamasında bulundu.
Türkiye'de 18 yaşından küçük çocuklara taciz ve tecavüz vakalarında verilecek cezalardaki yaş düzenlemesi, 18 yaşından küçük çocukların evlendirilebilmesi ve bunun açık bir suç teşkil etmesi gibi konuların hala tartışıldığına işaret eden Boyner, "Tüm çocuklar hayallerini, masumiyetlerini ve çocukluklarını koruyarak büyüyebilmeli. Bu konuların bilhassa kız çocukları özelinde toplumsal cinsiyet eşitliğinin başlangıcı, kimi durumlarda ise kaybedildiği nokta olduğunu düşünüyorum." yorumunu yaptı.