Kadın çiftçi serasında yetiştirdiği ürünlerle ekonomiye katkı sağlıyor
İstanbul'dan 14 yıl önce memleketi Zonguldak'a dönen Ziyneti Mantar, yaklaşık 525 metrekarelik serasında yetiştirdiği ürünlerle aile bütçesine katkıda bulunuyor.
İstanbul'dan 14 yıl önce memleketi Zonguldak'a dönen Ziyneti Mantar, yaklaşık 525 metrekarelik serasında yetiştirdiği ürünlerle aile bütçesine katkıda bulunuyor.
Şehir yaşamından sıkılan ve köy hayatına özlem duyan 3 çocuk annesi 37 yaşındaki Mantar, yaşamını köyünde sürdürmeye karar verdi.
Kaleoğlu köyüne yerleştikten sonra 2 yıl önce Tarım ve Orman Bakanlığının "Genç Çiftçi Projesi" projesine müracaat eden Mantar, ilk müracaatının kabul edilmemesinin ardından tekrar başvuru yaptı.
İkinci başvurusu 2018'de kabul edilerek destek almaya hak kazanan Mantar, evinin alt kısmına kurulan yaklaşık 525 metrekarelik serasında ve bahçesinde yetiştirdiği ürünleri haftada 2 gün hafif ticari araçlarıyla gittiği mahallelerde satarak ev ekonomisine destek oluyor.
Organik ürünleri beğenilen Mantar, oluşturduğu sipariş hattıyla sipariş verenlerin ihtiyaçlarını da karşılıyor.
"Sabahın erken saatlerinden gece yarılarına kadar çalışıyorum"
Ziyneti Mantar, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaklaşık 14 yıl İstanbul'dan memleketlerine döndüklerini belirterek, eşinin özel sektörde işe girdiğini, kendisinin de boş zamanlarında bahçe işleriyle uğraştığını söyledi.
Mantar, eşinin 3 yıl önce Tarım ve Orman Bakanlığının "Genç Çiftçi Projesi" projesinden haberdar olmasıyla başvuruda bulunduğunu anlatarak, "İlk yıl müracaatımız kabul edilmeyince ikinci yıl tekrar başvurduk. İkinci başvurumuz kabul edildi ve yaklaşık 525 metrekarelik bir sera yapıldı. 3 çocuğum var, okula gidiyorlar. Çocuklarımın eğitimine destek olmak ve rızkımızı helalinden kazanmak için sabahın erken saatlerinden gece yarılarına kadar çalışıyorum." diye konuştu.
İşinin zorluklarından bahseden Mantar, şöyle devam etti:
"Solucandan, kurbağadan korkardım ama şimdi bunlarla haşır neşirim. Zorlukları var ama 3 çocuğum var, onlar için. Bizim işimizin hiç tatili yok. Ne bayramımız, ne hafta sonumuz ve ne özel günlerde iznimiz var. Küçük bir çocuğa nasıl bakıyorsanız bu sebzelere de öyle bakmak zorundasınız. Bunlar da hastalanıyor, çok meşakatli iş. Uzaktan göründüğü gibi kolay bir şey değil. Şu bir gerçek; insan ben hiçbir şeyi yapamam edemem dememeli. İnsanın başına gelince ve istedikten sonra yapamayacağı bir şey yok. Yeter ki sağlık ve azim olsun."
Mantar, yetiştirdikleri ürünleri eşinin aracıyla mahalle aralarında satmaya başladıklarını dile getirerek, "İlk başta biraz zorlandık. Bazen ürünlerimizi sattık, bazen de satamadan eve getirdik. Daha sonra Kozlu ilçesi Kavaklık mevkisinde satış yapmaya başlayınca çok güzel bir müşteri kapasitem oldu. Sipariş hattı kurdum, yaklaşık 40-50 kişi var. Belli bir yerde durmuyorum. Bazen gitmediğim zaman müşterilerim beni arıyorlar, sipariş veriyorlar. Şu an ürün yetiştiremiyorum. Kendi ürünüm yetmediği zaman da köyümdeki komşularımın ürünlerinden alarak satıyorum. Böylece onlara da yardımcı olmaya çalışıyorum." ifadelerini kullandı.