Kadıköy'de Vagon ile Peron Arasına Düşen Kadının Ölümü Davası
Bilirkişi raporunda, TCDD Genel Müdürlüğü ile kondüktör asli, makinist tali kusurlu, akademisyen Ilıcalı ise trende kapı arasına sıkışan cisimleri algılayan sistemin çalışmaması, tren ile peron rıhtımı arasındaki mesafelerin yolcu güvenliği açısından uygun olmaması ve yolcu güvenliğini sağlamakla görevli kişilerin görevlerini yapmadıkları gerekçesiyle kusursuz bulundu.
Kadıköy'de iki yıl önce akademisyen Ebru Gültekin Ilıcalı'nın çocuğunu trene bindirdikten sonra raylara düşerek hayatını kaybetmesine ilişkin hazırlanan bilirkişi raporunda TCDD Genel Müdürlüğü ile kondüktör asli, makinist tali kusurlu, Ilıcalı ise kusursuz bulundu.
Dava kapsamında üçüncü kez hazırlanan ve Anadolu Adalet Sarayı 30. Asliye Ceza Mahkemesi'ne sunulan bilirkişi raporunda, Ilıcalı'nın, 1 Temmuz 2012'de, 10072 sefer sayılı Haydarpaşa-Pendik banliyö trenine Feneryolu istasyonundan hareket ettikten sonra binmek isterken tren ve peron arasındaki boşluktan raylara düşerek hayatını kaybettiği anlatıldı.
Raporda, olayın meydana geldiği saatte, tren istasyonunda yolcu yoğunluğunun en az seviyede olduğunun turnike geçiş kayıtlarında mevcut bulunduğu belirtilerek, yolcuların da peronda kondüktörün görüşünü engelleyici bir durum yaratmadığı aktarıldı.
Tren peron rıhtımı açıklığının geniş olduğu ve dikkat edilmesi gerektiği yönünde bir ikazın gerek tren üzerinde, gerekse yolcuların görüş alanında bulunmadığı kaydedilen raporda, kondüktörün görev tanımında, yaşlılar, engelliler ve çocuklu bayanların trene güvenle binmelerine zaman tanıyacak süreci sağlamalarının yer aldığı vurgulandı.
Raporda, trenin kapı arasında, genişliği 3 santimetreden oldukça fazla olan bebek arabası varken hareket etmesinin, trenin kapılar kapanmadan hareket ettiğini gösterdiğine işaret edilerek, trende kapılar kapanmadan hareket etmeyi engelleyen bir sistem bulunduğu ve bu sistemin kontrolünün de bir gün önce yapıldığı ifade edildi.
Raporda, şunlar kaydedildi:
"Ancak, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Denetim Hizmetleri Başkan Vekili Münir Kaya Amanvermez tarafından 19 Nisan 2013'te hazırlanan raporda, 'İddia edildiği şekilde bebek arabasının en az üçte biri dışarıda kalacak şekilde kapı arasına sıkışarak 10 santimetreden daha büyük bir boşluk yaratmasına rağmen trenin hareket etmesinin ancak trenin yedek ikaz anahtarının devrede olması halinde söz konusu olabileceği, bu anahtar devrede ise kapılar kapalı olmadan trenin hareketini engelleyen sistemin iptal olduğu, dolayısıyla makinist kabinindeki yedek ikaz anahtarı çevrilmiş ise kapı arasında 30 milimetreden daha büyük bir cisim olsa kapılar kapalı sinyalinin alınamayacağı, buna karşın trenin hareket edebileceği' belirtilmiştir.
Ancak bu durum, makinistin 'kapılar kapalı sinyalini aldım' ifadesi dolayısıyla yedek ikaz anahtarı devre dışı şeklinde yorumlanmıştır. Ancak burada kapı arasına sıkışmış bebek arabası kolunun 3 santimetreden büyük olduğu yadsınamayacağına göre trenin kapılar kapanmadan hareket ettiği anlaşılmaktadır ve kazanın meydana gelmesine bu durum sebep olmuştur."
Ilıcalı kusursuz
Raporda, Ilıcalı'nın zamanında Feneryolu İstasyonu'na geldiği, telaşsız bir şekilde bebek arabasını katladığı ve jetonunu alarak turnikeden geçtiği anlatıldı.
Trende kapı arasına sıkışan cisimleri algılayan sistemin çalışmaması, tren ile peron rıhtımı arasındaki mesafelerin yolcu güvenliği açısından uygun olmaması ve yolcu güvenliğini sağlamakla görevli kişilerin görevlerini yapmamalarının Ilıcalı'nın ölümüne neden olduğu kaydedilen raporda, bu nedenle kazanın meydana gelmesinde Ilıcalı'nın kusuru bulunmadığı belirtildi.
TCDD Genel Müdürlüğü ve kondüktör asli kusurlu
Raporda, tüm bu hususların da TCDD'nin sorumluluk alanında bulunduğu, tren ve kapı basamağı ile peron rıhtımı arasındaki mesafelerin yolcular açısından tehlike yaratan kabul edilemez boyutlarda olduğu belirtilerek, "Diğer taraftan TCDD Genel Müdürlüğü'nce karma taşımacılık yapıldığı mazereti ile belirlenen standartlar bile sağlanmadan yolcu taşımacılığı yapılmaktadır. Yolcunun güvenliğinin ihmali olan bu durum bir işletme kusurudur" ifadelerine yer verildi.
Ilıcalı'nın zamanında Feneryolu İstasyonu'na geldiği, tanık ifadelerinden de trene son anda yetişme gibi bir durumu olmadığının anlaşıldığı aktarılan raporda, "Trenin yolcularını indirip, bekleyen yolcuları alırken, yolcu yoğunluğunun en az olduğu bu saatlerde kondüktörün kucağında bebek ve elinde bebek arabası olan birini fark etmemesi dikkatsizliğini ve görevini ihmal ettiğini göstermektedir" görüşü yer aldı.
Raporda, bu kapsamda TCDD Genel Müdürlüğü ve kondüktör Süleyman Uğur Özkoç'un asli kusurlu, makinist Abdullah Çiğdem'in ise tali kusurlu bulunduğu kaydedildi. - İstanbul