Kaçarak Evlenen Çiftten, 29 Yıl Sonra Dillere Destan Düğün
ANTALYA'da kaçarak evlenen, ancak parasızlık nedeniyle düğün yapamayan Ahmet ve Fadime Çoban çifti, 29 yıl sonra damatlık ve gelinlik giydi, davullu zurnalı düğünle 1000 kişiyi ağırladı.
ANTALYA'da kaçarak evlenen, ancak parasızlık nedeniyle düğün yapamayan Ahmet ve Fadime Çoban çifti, 29 yıl sonra damatlık ve gelinlik giydi, davullu zurnalı düğünle 1000 kişiyi ağırladı. 18 yaşında kızları olan Çoban çifti, tarihi antik kent Perge'de düğün fotoğraflarını çektirdi. Gelin arabası ise '29 yıllık evliyiz ama ilk gün gibi mutluyuz' yazısıyla süslendi.
Aksu İlçesi'nde çiftçilik yapan 51 yaşındaki Ahmet ve 47 yaşındaki Fadime Çoban, 29 yıl önce kaçarak evlendi. Maddi imkansızlık nedeniyle düğün yapamayan Çoban çifti, gelinlikli fotoğraf çektirmek istedi. Çoban çifti eksikliğini hissettikleri düğünü, geçen hafta gerçekleştirdi. 18 yaşında bir kızları olan çift, gelinlik ve damatlık giyip davullu zurnalı düğün yaptı. Eşini gelinlikli gören Ahmet Çoban, çok heyecanlandı. İki gün süren düğüne 1000 kişi katıldı. Düğün öncesi büyük heyecan yaşayan çift, günlerce uyuyamadı. 51 yıllık hayatında ilk kez kravat takan Ahmet Çoban, sabahın ilk saatlerinde eşinin saçlarını yaptırmak için kuaförün yolunu tuttu. Gelin arabasının arkasına ise '29 yıllık evliyiz ama ilk gün gibi mutluyuz' yazısı süsledi.
'GELİNLİKLİĞİ MEZARIMA KOYARSIN'
Eşiyle bir tanıdıklarının düğününde kaçtıklarını belirten Ahmet Çoban şunları anlattı:
"Annem ve babam beni başka birisiyle evlendirmek istiyordu. Biz de kaçarak evlendik ama düğün yapamadık. Ailelerimiz de elimizden tutmadı. Eşim gelinlik giyemediği için çok üzülmüştü. 'Bir gelinlik al, fotoğraf çektirelim. Ölünce o fotoğrafı mezarıma koyarsın' sözü canımı çok sıktı. Günlerce uyuyamadım, ağladım. Sonra gidip gelinlik aldım. Aldığımız gelinlikle fotoğraf çektirmek istedik. Fotoğrafçı 'Madem bunları giyeceksiniz düğün de yapın' deyince böyle bir fikir aklımıza geldi."
'DUVAĞI AÇINCA ÇOK HEYECANLANDIM'
Düğün için hazırlık yaptıklarını ve davetiye bastırdıklarını kaydeden Ahmet Çoban sözlerini şöyle sürdürdü:
"Eşim ilk başta utandı, düğün yapmak istemedi. İkna ettikten sonra düğün hazırlıklarına başladık. Tanıdıklarımıza telefon ettik. Düğün cumartesi kına gecesiyle başladı. Pazar günü yemekli ev düğünü yaptık. Gelini evimizden çıkarıp konvoy yaptık. Sonra tekrar eve gelip eşimin duvağını açtım. O duvağı açtığım heyecanı henüz unutamıyorum. Takı töreni hariç bir düğünde olması gereken her şeyi gerçekleştirdik. Hayatımda ilk defa kravat taktım. Damat tıraşı bile oldum."
'YENİ EVLENEN ÇİFTLERİ GÖRÜNCE AĞLIYORDUM'
Kendisini yeni gelin gibi hissettiğini söyleyen Fadime Çoban da duygularını şöyle dile getirdi:
"Evlenmeden önce gelinlik giymeyi çok istiyordum ama düğün yapamadık. Tarihi Perge Antik Kenti'nde el işi ürünler satıyorum. Oraya yeni evlenen çiftler fotoğraf çekimi için geliyor. Onları görünce ağlıyordum. Vitrinde gelinliği, hatta birisinin üzerinde beyaz kıyafeti görünce üzülüyordum. Eşime 'Bana bir gelinlik al cep telefonuyla da olsa bir fotoğrafımız olsun. Ölünce de mezarıma koyarsın' dedim. Sonra bana sürpriz yaptı. Kına gecesini hazırlamış, davetiyeleri bastırmış. Gelinliği giyince yeni evleniyormuşum gibi oldum. 18 yaşındaki kızımı bile unuttum. 29 yıl sonra da olsa o gelinliği giydim."