İzmit Körfezi'nde Deniz Kirliliği Kayıt Altına Alındı

Kocaeli'nin Gölcük ilçesinde dalış eğitmeni Murat Kulakaç ile su altı fotoğrafçısı Mehtap Akbaş Çiftci, otomobil lastiklerinden iş eldivenlerine, inşaat malzemelerinden ambalajlara atıkların deniz tabanında oluşturduğu kirliliği kayıt altına aldı.

Değirmendere Sualtı Topluluğu (DESSAT) Başkanı ve eğitmen Kulakaç ile su altı fotoğrafçısı Çiftci, yoğun yerleşim alanlarıyla çevrili kapalı koy statüsündeki İzmit Körfezi'nde Dünya Çevre Günü dolayısıyla dalış gerçekleştirdi.

Değirmendere mevkisinde 45 dakika süren dalışta, otomobil lastiklerinden iş eldivenlerine, inşaat malzemelerinden ambalaj atıklarına kadar denizi kirleten çok sayıda obje görüntüledi.

Kulakaç, AA muhabirine, dalış yapılan maksimum derinliğin 18 metre olduğunu ve çok sayıda objeye rastladıklarını, çöplerin su altındaki canlı yaşam için büyük tehdit oluşturduğunu ifade etti.

İzmit Körfezi'nin barındırdığı türler nedeniyle çok hassas ve özel bir öneme sahip olduğunu vurgulayan Kulakaç, her dalışta çok sayıda çöple karşılaştıklarını, taşıyabildiklerini kıyıya çıkardıklarını anlattı.

Kulakaç, denizlerin çok ciddi anlamda kirlendiğine işaret ederek, "İnsan baskısı ve lodosla gelmiş yüzlerce malzeme, obje var. Her dalışımızda temizleyip, çıkarmaya çalışıyoruz. Ama insanlarımızdan ricamız artık denizlerimize sahip çıkalım. Denizimizi temizlemek için elimizden gelen her türlü gayreti gösterelim." diye konuştu.

"Denizde olmaması gereken eşya su altındaydı"

Su altı fotoğrafçısı Çiftci de denizlere ait olmayan pek çok atığın, rüzgar ve dalgalarla sürüklenip yer değiştirdiğini anlatarak, dalışta gördüğü manzara karşısında üzüntü duyduğunu dile getirdi.

İzmit Körfezi'nin önemine değinen Çiftci, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Dalış esnasında su altında inanın görmediğimiz malzeme kalmadı diyebilirim. İş elbiselerinden eldivenlere, inşaat malzemelerine, naylon poşetlere, meşrubat kutularına kadar çok sayıda, denizde olmaması gereken eşya su altındaydı. Lodosla, su altındaki tüm pislikler belli noktaya yığılıyor. İnsan baskısı ve doğa olayları sebebiyle de istenmeyen sonuçlar yaşanıyor denizlerimizde. Bize düşen görev, denizlerimizi korumak için daha fazla hassasiyet taşımak."