İzmir Devrim Şehidi Kubilay, Tarkışmaların Gölgesinde Törenle Anıldı
İzmir'in Menemen İlçesi'nde 85 yıl önce gericiler tarafından katledilen Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Yıldıztepe'deki şehitlikte, törenle anıldı.
İzmir'in Menemen İlçesi'nde 85 yıl önce gericiler tarafından katledilen Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay, Yıldıztepe'deki şehitlikte, törenle anıldı. Bu yıl, Belediye Başkanı Tahir Şahin'e konuşma izni verilmemesi, son anda iptal edilen çekim için sadece Anadolu Ajansı ile TRT'ye izin verilmek istenmesi tartışmalarının gölgesinde yapılan anma töreninde, 'Hepimiz Tahir'iz, susturmakla bitmeyiz', sloganları atıldı. İzmir Valisi Mustafa Toprak da bu yılki anma törenlerine ilk kez katıldı.
Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay'ı anma programı, bu yıl Belediye Başkanı Tahir Şahin'e konuşma izni verilmemesi ve Genelkurmay'ın törenleri sadece Anadolu Ajansı ve TRT'nin izleyeceği kararının tartışmalarıyla başladı. Genelkurmay, basına uygulanan yasağı bir gün önce kaldırdığını duyurdu.
Anma töreni, resmi programdan önce, vatandaşlar tarafından başlatıldı. Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP milletvekilleri Musa Çam, Tacettin Bayır, Atilla Sertel, Kamil Okyay Sındır, İzmir Barosu Başkanı Aydın Özcan, Menemen Belediye Başkanı CHP'li Tahir Şahin'in yanı sıra çok sayıda ilçe belediye başkanının da katılımıyla, Belediyesi Bandosu eşliğinde, Menemen Tren Garı'ndan, Yıldıztepe Şehitliği arasındaki bir kilometrelik yolda, 'Demokrasi ve Laiklik Yürüyüşü' yapıldı.
Yürüyüşe, Türkiye'nin çeşitli yerlerinden gelen Atatürkçü Düşünce Derneği, sendika ve sivil toplum örgütü üyeleri ile vatandaşlar da büyük ilgi gösterdi. Yürüyüşte Atatürk ve Şehit Asteğmen Mustafa Fehmi Kubilay'ın fotoğrafları taşındı, 'İzmir Marşı', 'Çanakkale Türküsü' söyledi. Yürüyüşün en önünde, Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nun davetiyle, gaziler yer aldı.
"HEPİMİZ TAHİR'İZ SUSTURMAKLA BİTMEYİZ"
Yürüyüşün tamamlanmasının ardından saat 10.30'da da resmi törene geçildi. Tören alanına katılımcılar aranarak alındı. Bir TOMA ve akrep aracı da önlem amacıyla yakınlarda bulunduruldu.
Anma törenlerine geçen yıllarda katılmadığı için eleştiri alan İzmir Valisi Mustafa Toprak, yanında Ege Ordu Komutanı Orgeneral Abdullah Recep ve Menemen Kaymakamı Gülihsan Yiğit ile birlikte geldi.
Resmi törenin başlama anonsunun yapılmasıyla birlikte tören alanını dolduran vatandaşlar, Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin'in konuşmasının önceki yılların aksine tören programından çıkarılmasını 'Hepimiz Tahir'iz, susturmakla bitmeyiz', 'Özgür basın susturulamaz' sloganlarıyla protesto etti. Bu sırada törenleri sunan görevli ise, 'Şehitlerimize saygı duyalım' anonsuyle kalabalığın sakinleşmesini istedi. Bunun üzerine, vatandaşlardan 'Devrim şehitleri ölümsüzdür' sloganları yükseldi. Kubilay Anıtı'na çelenk koyma töreni sırasında da Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin'in ismi anons edildiği zaman, yine 'Hepimiz Tahir'iz, susturmakla bitmeyiz' sloganlarını attı. Anıta Kubilay'ın torunları da, çelenk bıraktı.
PANKARTA POLİS MÜDAHALESİ
Çelenk bırakma töreni sonrasındaki saygı duruşu sırasında, törene katılan bir grup üzerinde, 'Yolsuzlukla üşüyen halk, tezekle ısınmaz' yazılı pankartı açtı. Pankart polisin müdahalesiyle toplandı. Bu sırada kısa süreli bir arbede oldu, 7 kişi gözaltına alındı.
ÇETİN DOĞAN DA PROTOKOLDE OTURDU
Şehit Asteğmen Kubilay'ı anma törenlerine, protokol üyeleri ve milletvekillerinin yanı sıra Balyoz davasından tutuklu yargılanıp beraat eden emekli Orgeneral Çetin Doğan da katıldı. Protokolde oturan Çetin Doğan'a, milletvekilleri ve vatandaşlar ilgi gösterdi, sohbet etti.
ASKER ADINA ÜSTEĞMEN VOLKAN BÖLÜKBAŞ KONUŞTU
Törenlerde asker adına Topçu Üsteğmen Volkan Bölükbaş, konuştu. Üsteğmen Bölükbaş, "Zaferle sonuçlanan milli mücadeleden yorgun ve gururlu çıkmış Türkiye Cumhuriyeti bir yandan uygarlık yolunda önemli adımlar atarken, diğer yandan Atatürk devrimlerinden rahatsızlık duyan ve cumhuriyeti içinde sindiremeyen çeşitli gruplarla da mücadele etmiştir. Şehit Kubilay, kalbi vatana sevgisiyle dolu bir idealistti. Onlar, cumhuriyeti koruma ve yaşatmaya inanandılar. Dövüştüler ve öldüler. Şehit Kubilay ve arkadaşları rahat uyusunlar" dedi.
TBMM BAŞKANININ MESAJI OKUNDU
Bu arada, başbakan ve hükümet üyelerinden gelen mesajların okunması sırasında törene katılanlarca yuhalanması nedeniyle geçen yıl başlayan mesaj göndermeme uygulaması, bu yıl da devam etti. Bir tek TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ın gönderdiği mesaj okundu. Ayrıca Ak Parti ve CHP milletvekillerinden gelen mesajlar ise, okunmadı sadece gönderenlerin isimleri anons edildi.
Anma töreni öncesinde İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen, 9'uncu Cumhuriyet Şehitleri Ulusal Koşusu'nda dereceye girenleri ödülleri dağıtıldı. Törenlerde ayrıca lise öğrencileri de birer şiir okudu.
ŞEHİT MEZARLARINA ÇİÇEK
Tören sonunda, Anıt Şeref Defteri'nin imzalayan, protokol üyeleri, daha sonra Şehit Kubilay'ın aile üyeleriyle hatıra fotoğrafı çektirdikten sonra şehitlerin mezarlarına karanfil bıraktı.
Tören öncesinde ve sırasında da polisin, güvenlik önlemlerini arttırdığı gözlendi. Bazı vatandaşlarda bu duruma "Böyle tören olmaz" sözleriyle tepki gösterdi. Protokol üyeleri, daha sonra tören alanından ayrıldı.
SENEYE KONUŞMAK İSTİYORUZ
Bu arada konuşma yapması bu yıl izin verilmeyen Menemen Belediye Başkanı CHP'li Tahir Şahin, törenler öncesinde kendisine yöneltilen soruları cevaplandırdı. Bugün bu kürsüde konuşmayacak olmasının çok yanlış bir karar olduğunu savunan Tahir Şahin, "Üzüntülü olduğumu söylüyorum. Bu kürsü demek Atatürk demek. Bu kürsü demek Atatürkçü düşünce demek. Bu kürsü demek bayrak, millet demek. Demokrasiye vurulmuş bir darbe olarak görüyorum. En azından basına konan yasak kalktı. En azından sizin adınıza sevindik. Basın özgürlüğü adına sevindim. İnşallah o özgürlüğü biz de seneye devlet büyüklerimizden Menemen halkı adına istiyoruz. Bu özgürlüğümüzü tekrar tekrar geri istiyoruz" dedi. Olayın ideolojik olduğunu da anlatan Tahir Şahin, şunları söyledi:
"Benim konuşmalarımın çok ideolojik olduğunu söylediler, ama böyle açıklamıyorlar. Çok ideolojik konuştuğumuz için yasaklandığı söylendi ama sözlü söylendi, yazılı bir şey yok. Ben de ondan yasaklandığını düşünüyorum. Olay iki vatandaşı birbirini öldürmesi meselesi değildir. Bu olay cumhuriyete yapılan bir saldırılardan birisidir. Şeh Sait isyanından sonra. Olayın kendisini ideolojiktir, cumhuriyete saldırıdır. Elbette seçilmiş bir insan olarak milletin iradesini burada yansıtmayacağım da, nerede ideolojik konuşacağım.