İzmir'deki Paralel Yapı Operasyonunda Bir Emniyet Müdür Yardımcısı Teslim Oldu

İzmir merkezli 13 ilde "yasa dışı dinleme" iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan 28 şüphelinin ifadelerinin alınmasına devam edilirken hakkında arama kararı olan eski Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Taner Aydın emniyete gelerek teslim oldu.

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının, "çeşitli kurumlarda çalışan kamu görevlilerinin telefonlarının yasa dışı dinlenildiği" yönünde başlattığı soruşturma çerçevesinde gözaltına alınan emniyet mensuplarının işlemleri, Bozyaka'daki Emniyet Müdürlüğü binasında devam ediyor.

Emniyet yetkilileri, 28 şüphelinin ifade vermeye başladığını, haklarında gözaltı kararı bulunan 4 emniyet mensubunun ise aranmasına devam edildiğini bildirdi. Bu sırada, sabah saatlerinde hakkında yakalama kararı bulunan, kamuoyunda liman operasyonu olarak bilinen operasyondan sonra açığa alınan eski Organize Suçlarla Mücadele Şube Müdür Yardımcısı Taner Aydın, Bozyaka Emniyet Müdürlüğü binasına gelerek teslim oldu.

Taner Aydın, sorgu için binaya girmeden önce açıklamalarda bulundu. Aydın, 4 aydır açıkta beklediğini belirterek, "Bugün bir operasyon kapsamında yakalama kararı çıkarılmış hakkımızda. Bunu öğrendim ve geldim. Kaçmamızı gerektirecek bir durum yok. Çünkü yaptığımız her şeyde Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına mahkeme kararlarına uygun hareket ettik. Hatta ola ki bir suç işlesek bile biz bu devletten kaçmayız, her zaman gelir devletimize teslim oluruz. Çünkü biz devletimize hukuka güveniyoruz. Her ne kadar Şu anda yaşanan bu süreç çok hukuki olmasa da yine de devletimize güveniyoruz. Hukuk topal da olabilir, kör de olabilir ama illaki sonunda doğruyu bulacaktır" dedi.

Gözaltına alınmadan önce sosyal medyada kendilerinin hedef gösterildiğini belirten Aydın, bu operasyonlar başlamadan önce bir gazetede emniyetteki operasyonların 3. dalgasının başlayacağının yazıldığını söyledi. Bunların bir algı operasyonu olduğu söyleyen Aydın, "Görüldüğü gibi bir algı operasyonu yapılmak isteniyor ki baştan haber yapılmak isteniyor bunlar. Bu operasyonda bahse konu listelerde görev almış personelin listesi çıkarılıyor, benim de içinde olduğum bir kısmına örgüt kurmak, örgüt yönetmek, örgüt adına her türlü faaliyeti göstermekten suçlanırken bir kısmına hiçbir işlem yapılmıyor. Burada bir çarpıklık var. İşlediğimizin suç olmadığını biliyorum çünkü suç olsaydı diğerlerini kayıramazlardı. Oradan listeden isimler çıkartılabiliyorsa demek ki ortada bir suç yok. İnsanları suçlamak için özel bir gayret gösterip, onun yaptığı bütün operasyonları inceleyip, bir şey bulamamalarına rağmen çok basit idari mevzulardan insanları örgüt kurmakla, casuslukla suçlamak çok ayıp bir şeydir. Bunlar hukuka sığmaz" diye konuştu. Mahkeme kararı olmaksızın hiçbir dinleme yapmadıklarını belirten Aydın, konuşmalarını şöyle sürdürdü:

"Biraz dosyayı inceledim her zaman gurur duyduğum emniyet teşkilatından dün akşam ilk defa utandım. Biz, mahkeme kararı alarak terör örgütlerini uyuşturucu kaçakçılarını dinledik. Bunların hepsini niçin dinledik. İzmir'de bir çocuk sokakta uyuşturucudan ölmesin diye dinledik. Biz terör örgütüne operasyon yaptık. Bir bomba yüklü araç patlamasın diye çalıştık, bu aracı bulduk patlamasına engel olduk. Belki bunlar bilinmiyor. Benim arkadaşlarım, dağ başlarında 2 gün yatıp bir terörist geçecek diye bunları yakalamaya çalıştı. İçerideki bu kahramanlar bunlardır. İllegal dinleme diyorlar. Mahkeme kararı olmaksızın yapılan dinlemeye illegal dinleme denir. Emniyet teşkilatında şu anki sistem itibariyle kimse illegal dinleme yapamaz. TİB denen bir kuruluş vardır. Bu kuruluşa mahkemeden aldığımız kararı göndeririz. Onlar hukuka uygunsa buna izin verirler." - İZMİR