İzmir'deki Fetö/pdy Davalarında Karar
İzmir'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) üye oldukları gerekçesiyle haklarında dava açılan 2 eski öğretmen ile bir eski üniversite çalışanı, hapisle cezalandırıldı.
İzmir'de Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) üye oldukları gerekçesiyle haklarında dava açılan 2 eski öğretmen ile bir eski üniversite çalışanı, hapisle cezalandırıldı.
İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen üç davada FETÖ üyeliği suçlamasıyla yargılanan sanıklar hakkında karar açıklandı.
Eski öğretmen tutuklu sanık İbrahim Durmaz'ın yargılandığı davada iddia makamı, sanığın 2008-2016 yılları arasında Milli Eğitim Bakanlığına bağlı okullarda öğretmenlik yaptığı, KHK ile mesleğinden ihraç edildiği, örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'tan 174 kez bağlantı kurduğu, FETÖ'nün sendikal yapılanması içerisinde bulunduğunu belirterek, "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçundan cezalandırılması yönünde mütalaa verdi.
Tutuklu sanık Durmaz ise hakkında suçlamayı kabul etmediğini belirterek, "Darbe gecesi okul müdürü beni aradı. Okulun yağmalanmasına ve talan edilmesine karşı okula gitmemiz gerektiğini söyledi. Gece 02.00'ye kadar okul müdürüyle birlikte devletin okulunu koruduk. 15,5 aydır tutukluyum. ByLock kullanmadım." dedi.
Sanığın 8 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar veren mahkeme heyeti, heyetin sorularına dürüstçe cevap verdiği gerekçesiyle cezayı 7 yıl 1 aya düşürerek sanığın tahliyesine karar verdi.
"Bir şekilde bulaşıyorsunuz"
Eski öğretmen tutuklu sanık Kudret Badalı hakkında açılan davanın karar duruşmasında ise ByLock'tan 13 bin 319 kez bağlantı kurulduğu tespit edilen sanık, savunma yaptı.
Badalı, FETÖ iltisaklı Aktif Eğitim-Sen sendikasına 17/25 Aralık sürecinden önce girdiğini, darbe girişiminden sonra ayrıldığını belirterek, Bank Asya'ya ev aldığı müteahhidin hesabının bu bankada olması nedeniyle para yatırdığını öne sürdü.
Örgütün eğitim gönüllüsü olduğunu düşündüğü için oğlunu örgütle iltisaklı bir okula yazdırdığını anlatan Badalı, "Çocuğumu bu okula yazdırarak esasen kurdu kuzuya teslim etmiş oldum. 15 Temmuz'daki durum, hiç kimse için öngörülebilir bir durum değildi. Sıradan bir vatandaş olarak bu örgütün bu şekilde yapılanmaya gittiğinden haberim yoktu. Legal boyutunda kandırılmış biriyim. İster istemez ya okuluna ya bankasına ya sendikasına bir şekilde bulaşıyorsunuz." diye konuştu.
Mahkeme heyeti, sanığın "terör örgütü üyesi" olduğuna karar vererek 9 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırılması ve tutukluluk halinin devamına hükmetti.
Eski Gediz Üniversitesi personeline 10 yıl hapis cezası
FETÖ/PDY üyesi olduğu suçlamasıyla yargılanan tutuklu sanık eski Gediz Üniversitesi idari personeli Hakan Mustafa'ya yönelik açılan davanın karar duruşmasında da sanık, son savunmasını yaptı.
ByLock kullanmadığını, bu yolla gelen içeriklerin kendisine ait olmadığını ileri süren Mustafa, öğrencilerin kendisinden habersiz olarak internet bağlantısı üzerinden ByLock'a girmiş olabileceğini iddia etti.
Mustafa'nın avukatı Vural Tunç, müvekkilinin Gediz Üniversitesinde idari personel olarak çalıştığını, üniversitede çalışmış olmasının aleyhte bir delil olarak kullanılamayacağını savundu.
Mahkeme heyeti tarafından son savunması sorulan sanık Mustafa, "Gediz Üniversitesinin örgütün olduğunu bilmeksizin burada çalıştım. 2015 yılına kadar aktif personeldim. Burada çalıştığım için pişmanım. Bundan sonra herhangi bir tarikatın veya cemaatin yanından bile geçmeyeceğim." dedi.
Mahkeme heyeti, sanığın FETÖ/PDY terör örgütü üyesi olduğu sabit görülerek 10 yıl hapis cezasına çarptırılmasına ve tutukluluk halinin devamına karar verdi.