İzmir'de Yangında Hayatını Kaybeden Çocuklar İçin Protesto
İzmir'in Selçuk ilçesinde çıkan yangında yaşamını yitiren 5 çocuğun anısına Halkevleri üyeleri Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde protesto yürüyüşü düzenledi. Eylemde yoksulluk ve çocuk istismarı konularına dikkat çekildi.
(İZMİR)- İzmir'de Halkevleri üyeleri Selçuk'ta bir evde çıkan yangında 5 çocuğun yaşamını yitirmesini Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde protesto etti.
İzmir'in Selçuk ilçesinde 11 Kasım'da annenin evde olmadığı sırada çıkan yangında yaşları küçük beş kardeşin yaşamını yitirmesine ilişkin Halkevleri üyeleri Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önünde basın açıklamasında bulundu.
Halkevi üyeleri adına basın açıklamasını yapan Emine Akbaba, yaşları birle beş arasında değişen beş çocuğun devrilen soba sonucunda çıkan yangından etkilenerek yaşamını kaybettiğini belirterek "Bu ülkede her dört çocuktan biri okul aç gidiyor. Bu ülkede çocuklar yatağa aç giriyor. AKP Grup Sözcüsü Özlem Zengin utanmadan da diyor ki; 18 kez evlerine gittik, çocukları yurda almak istedik ancak annesi izin vermedi. Kendi sorumsuzluklarını anneye atarak çocukların ölümünden anneyi sorumlu tutanlardan hesap sormak için bugün Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü önündeyiz" dedi.
"Bu ülkede 172 bin çocuk yatağa aç giriyor"
Son bir yılda MESEM adı altında çalıştırılan dokuz çocuğun hayatını kaybetmesi üzerinden sözlerini sürdüren Akbaba, şunları kaydetti:
"Bu ülkede MESEM projesi adı altında son bir yılda dokuz çocuk hayatını kaybetti. Narin'in faillerini bulmayanlar, çocuk istismarına atlayanlar, yoksulluğun da faturasını bizlere çıkartmaya çalışıyor. Bu ülkede birileri servetlerine servet katarken, birileri saraylarında konforlu hayatlarını sürerken bu ülkede açlık sınırı 20 bin lira. Yoksulluk sınırı ise 70 bin lirayken asgari ücret sadece 17 bin lira. Bu ülkenin yüzde 98'i açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Bu ülkede her gün çocuklar, kadınlar katlediliyor. Sorumlusu sizin yoksullaştırma politikalarınızdır. Sorumlusu yenidoğan çetesiyle çocukları katleden iktidarınızdır. Bu ülkede 172 bin çocuk yatağa aç giriyor. 2012 yılından beri bu sayı tam beş kart arttı. Bu ülke kayıp çocuklar ülkesine dönüştürüldü. Bu ülke açlık sınırında yoksullukla mücadele etmeye çalışan halkın ülkesine dönüştürüldü. Birileri servetlerine servet katarken bir gece yarısı tüm vergi borçları silinirken bizleri 17 bin lirayla açlık sınırında yaşamaya mecbur bırakanlardan hesap sormak için buradayız."
"Katledilen çocukların kanı bu iktidarın elindedir"
"'ihmal' diyerek anneyi suçlayan Özlem Zengin'den hesap sormak için buradayız" diyerek açıklamalarını sürdüren Emine Akbaba şunları söyledi:
"Bu ülkede kamusal kreşler olsaydı Melisa Akcan çocuklarını her gün oraya bırakabilirdi. İstihdamını sağlasaydınız bir gece yarısı hurda toplamak için çocukları evde yalnız bırakmak zorunda kalmayacaktı. Sorumlusu Melisa Akcan anneliği değil sizin yoksullaştırma politikalarınızdır. Sorumlusu servete servet katan iktidarınızdır. Sorumlusu saray iktidarınızdır. Sorumlusu bizleri açlığa, yoksulluğa mahkum bırakan, çocukları MESEM'lerde katleden iktidarınızdır. İzmir Halk Evleri olarak bir kez daha söylüyoruz. İnsanca bir yaşam için hep birlikte örgütlenmeye çağırıyoruz. Kadın, çocuk, hayvan mezarlığına çevirdiğiniz bu ülkeye insanca bir yaşama çevirmek için hep birlikte mücadele edelim. Yoksulluk politikalarına karşı dayanışmamızda yan yana gelelim. Katledilen çocukların kanı bu iktidarın elindedir. Saray iktidarı çocukların failidir. Buradan bir kez daha söylüyoruz; hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği, katledilmediği, istismara uğramadığı bir ülkeyi birlikte kuracağız. Hayatı elinden alınan kaybolan tüm çocuklar için buradan söz veriyoruz. İzmir Halk Evleri olarak insanca bir yaşamı korumak için buradayız."