İzmir'de Kişiye Özel Kanser Tedavisi
İzmir'de kişiye özel kanser tedavisiİzmir'deki Kent Sağlık Grubu ile Amerika'nın önde gelen kanser merkezlerinden Houston Methodist Hospital'ın (HMH) iş birliğinde kapsamlı bir kanser merkezi açıldı.
İzmir'de kişiye özel kanser tedavisi
İzmir'deki Kent Sağlık Grubu ile Amerika'nın önde gelen kanser merkezlerinden Houston Methodist Hospital'ın (HMH) iş birliğinde kapsamlı bir kanser merkezi açıldı.Merkezde tanı ve tedavide yol haritalarının tümör konseylerince belirlendiği, kişiye özel tedaviler verilecek.
Çiğli'de Kent Hastanesi bitişiğinde 20 bin metrekare kapalı alana sahip, 350 milyon liraya mal olan Kent Onkoloji Merkezi'nin resmi açılışı HMH yönetici ve hekimlerinin de katıldığı bir basın toplantısıyla gerçekleştirildi. Kent Onkoloji Merkezi Koordinatörü Prof. Dr. Rüçhan Uslu, HMH Global İş Geliştirme Başkan Yardımcısı José F. Núñez ve HMH Radyasyon Onkolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Brian Butler'in katıldığı toplantıda Kent Sağlık Grubu CEO'su Dr. Yıldırım, merkez ve afiliasyon hakkında bilgi verdi. Grubun CEO'su Dr. Ruşen Yıldırım, Kent Onkoloji Merkezi'nde tanı ve tedavide yol haritalarının tümör konseylerince belirlendiği, kişiye özel tedavilerin yanında her türlü destek uygulamalarının tek çatı altında sunulduğu kapsamlı bir modeli hayata geçirdiklerini ifade etti. Yıldırım, HMH ile bir sağlık hattı kurarak kanser tedavisinde odağında hastanın olduğu bir model sunduklarını anlattı. Bugün Türkiye'de 400 binin üzerinde tanısı konulmuş kanser hastası bulunduğunu belirten Yıldırım, Kanser ciddi ve tehlikeli bir hastalık. Çevresel faktörler nedeniyle hasta sayısı her geçen gün artıyor. Yaşam süresi uzayınca bu hastalığa maruz kalma ihtimali artıyor. Çözüm için medikal teknolojiler ilerledi. Bilişim teknolojileri de elimizdeki bilgileri çok iyi bir şekilde işlememize yarıyor. Kanser, tanısı erken konulan ve tedavi edilen bir hastalık oldu. Ama maliyetli bir iş ve pahalı yatırımlar gerekiyor. Kent Onkoloji Merkezi'ni kurduğumuzda dünya standartlarında bir model oluşturmak istedik. Tedavi süreçlerinde hastayı merkeze oturttuk. Şablon tedaviler yerine tümör konseylerini aktive ettik dedi. Hastane bünyesinde dünyada kullanılan en ileri teknolojileri kullanmaya başladıklarını anlatan Dr. Ruşen Yıldırım, nükleer tıp departmanındaki ileri tedavilerin aynı çatı altında verileceğini dile getirdi. Bu süreci iyi yönetebilmek için hastanın hakkını savunan, onkoloji konusunda deneyimli hemşirelerin olduğu navigasyon sistemi kurduklarını belirten Dr. Yıldırım şöyle konuştu
Hastaların 7- 24 erişiminde olan ve ihtiyaçlarını giderebilecekleri temas noktaları oldu. Klasik tıp tedavilerinin yanı sıra beslenmeleri için diyetisyenleri olacak. Psikologlar onlarla yakından ilgilenecek. Yoga, nefes tedavisi ve akupunktur ile desteklenen bir program sunuldu. Türkiye'deki sayılı merkezlerden biri olmak için yola çıktık. HMH yöneticileri ile 5 yıllık bir işbirliği anlaşması imzaladık. Gerek medikal gerek kurumsal tecrübelerinden faydalanacağız. Eğitim çalışmalarını arttıracak ve tedavide kalite boyutunu yukarı çıkaracağız. Ayda iki defa vaka tartışması yapacağız. Hastalarımız meslektaşlarımızdan alternatif görüş alabilecek. Hem tıbbi hem ticari anlamda uzun ve geniş tabanlı bir işbirliği yaptık.
HASTA TEDAVİ PROTOKOLLERİNDEN FAYDALANILACAK
Kent Onkoloji Merkezi'ni planlarken mevcut uygulamalardaki eksiklikleri belirleyip böyle bir model fikrini oluşturduklarını vurgulayan Dr. Yıldırım, HMH ile iş birliğini anlattı. Yıldırım sözlerini şöyle sürdürdü
Bu modelin en iyi örnekleri neresidir diye baktığımızda iyilerden bir tanesinin HMH'de uygulandığını gördük. HMH 100 yılı aşmış geçmişe sahip. Amerika'da en başarılı hastaneler sıralamasında çeşitli branşlarda ilk 5, ilk 10'da yer alan bir kurum. Kanser tedavilerinde ciddi araştırma ve geliştirme kaynakları olan bir hastane. Ancak hiçbir şeyi karbon kopya alıp taklit edemezsiniz. Mutlaka kendinize uygun hale dönüştürmek zorundasınız. Bizim kültürümüz, insanımız farklı, beklentiler farklı, sosyal güvenlik uygulamaları, ödeme koşulları farklı bunlar mutlaka ince ayarlama gerektiriyor. Houston'ın özellikle hasta tedavi protokolleri önemlidir ki işin omurgasını oluşturan da budur. Biz HMH'in hasta tedavi protokollerindeki o deneyimlerinden yararlanmayı bir de aklımıza gelmeyen, düşünmediğimiz ama gördüğümüz zaman hastalarımız için yararlı olacak uygulamaları transfer etmeyi istedik. HMH ile iş birliğimizde hastalarımıza sunacağımız önemli hizmetler var.
SAĞLIK HİZMETLERİNİN KALİTESİNDE ARTIŞ
HMH Global İş Geliştirme Başkan Yardımcısı José F. Núñez, Houston Methodist'in İspanya, Hollanda, Bosna, Meksika, Şangay ve Dubai'den sonra Türkiye'de de Kent Sağlık Grubu işbirliği ile Türk hastalara hizmet vereceklerini söyledi. Nunez, Kent Onkoloji Merkezi, HMH iş birliği ile Türk hastalara bilgi ve deneyimlerimizden, hizmetlerimizden yararlanma imkanı sunuyor. Son 30 yıldır Türkiye sağlıkta hep iyiye gitti, sağlık altyapısını sürekli geliştirdi. Kent ile yaptığımız işbirliği kapsamında biz nasıl bilgi aktaracaksak onlar da bizlerle karşılıklı deneyimlerini paylaşacak, birbirimizi besleyeceğiz. Bunların hepsi hastalara yarayacak. Bu ortaklık çok uyumlu. Farklı branşlardan hekimler hemşireler İzmir'e gelecek, buradan Houston'a gelecekler. Hem Türkiye'de hem ABD'de kanser tedavilerini ileri biçimde sunacağız dedi. Kanserle mücadele için geliştirilen aşılarla ilgili bir değerlendirme yapan Nunez, şöyle konuştu
Aşıların kansere yol açan virüseri önlemesi hedefleniyor.Bu aşılar hastaların kendi kanser hücreleri kullanılarak üretiliyor. Bizim amacımız o tarz ajanlar uygulayacağız ki kanser hücrelerini tanımlanmalarına yardımcı olabiliyor. Hastanın böylece kendi kendi hücrelerinden aşı oluşturmak istiyoruz. Bu aşı hastaların sonsuza dek korunmasını sağlayacak. Bunun daha başlagıç aşamasındayız. Hastaların kendi hücrelerini kullanarak aşıların oluşturulaması prostat kanserinde denendi. Zaman içinde bu konuda uzmanlaşacağız. Bir şekilde artık tümörlerin tanınmasını ve sürekli korunma sağlanmasını amaçlıyoruz. Koruyucu aşılardan ziyade kanseri olan hastalara verilecek aşılar bence heyecan verici bir gelişme olacak. Bunun da oldukça benzersiz bir dönemi işaret edeceğini düşünüyorum.
'BAŞARI İHTİMALİMİZ ÇOK YÜKSEK'
HMH Radyasyon Onkolojisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Brian Butler de bünyesinde araştırma enstitüsüyle HMH'in 7 tam teşekküllü hastane ve uzun süreli akut bakım hastanesi ile hizmet verdiğini belirtti. HMH olarak sağlık profesyonellerine eğitim ve öğretim, kuruluşlara danışmanlık ve yönetim hizmetleri verdiklerini belirten Butler, Bu işbirliği ve bilgi aktarımı yoluyla dünya çapında sağlık hizmetlerinin kalitesini iyileştirmeyi amaçlıyoruz. Her yıl dünyanın 80'den fazla ülkesinden binlerce hastayı tedavi ediyoruz, bu önemli ve mutluluk verici ancak hastaların kendi ülkelerinde yüksek kaliteli seçeneklere sahip olmalarını tercih ediyoruz. Kent Onkoloji Merkezi de HMH ortaklığında Türk hastalara kendi ülkesinde dünya standartlarında hizmet vermeyi amaçlayan bir yapı oluşturduö diye konuştu. Bu işbirliğinin kendisini çok heyecanlandırdığını dile getiren Butler şöyle devam etti
Onkoloji açısından yeni bir paradigma başlıyor. Bu mükemmel bir zamanlama. Hastalara özel tedaviler sunarak kanseri tedavi edeceğiz. Yeni keşifler geliştirirken Kent ile çalışmak beni memnun ediyor. Kanseri çok iyi tedavi etmek için ekipman ve alt yapıya bakılmalı. Burada hekimlerin, fizik uzmanlarının, görüntüleme teknolojilerinin ve tarama cihazlarının iyi olduğunu tespit ettim. Başarı ihtimalimiz çok yüksek. Bu hastanedeki kalite ve kanser bakımına kendini adamışlık çok ortada.
TEDAVİDE MULTİDİSİPLİNER, BAKIMDA BÜTÜNCÜL YAKLAŞIM
Kent Onkoloji Merkezi Koordinatörü Prof. Dr. Rüçhan Uslu da kanser tedavisinde multidisipliner, hasta bakımında bütüncül yaklaşımın önemli ve zorunluluk haline geldiğini bir kez daha vurguladı. Kanserin yaklaşık 200 farklı türü olduğuna dikkat çeken Uslu, Her insan farklı, tümörü kendine özgü. Boyu, kilosu, vücut yapısı, organ fonksiyonları farklı. Şeker, tansiyon gibi yandaş başka hastalıkları olabilir. Tıptaki büyük gelişmeler ışığında artık kanseri standart yöntemlerle tedavi edemeyiz, etmemeliyiz. Kişiye özel hazırlanan tedavilere ihtiyaç var, yeni çağdaş tıp tedavileri bunu gerektiriyor. Her hastaya ve tümörüne uygun tedaviler yapılmak zorunda ama iş bununla da bitmiyor, hastanın beslenmesinden ağrı şikayetlerine kadar her türlü sorununa çözüm, sorusuna yanıt vermek zorundayız dedi. Kanser hastalarını tedavi eden bir doktor olarak dünyanın en zor mesleklerinden birini yaptıklarını anlatan Uslu konuşmasına şöyle devam etti
Hastayı bir kere görüp reçete yazmıyorsunuz. Bir doktor olarak en iyi tedaviyi vermelisiniz. Dünyadaki en gelişmiş en az yan etkiyle tedavi vermelisiniz. Kanser tedavisi artık çok kompleks. Akıllı ilaçlar, aşılar, hücresel tedavilerin yanı sıra teşhis aşamasında gen haritası çıkarılan bir hastalık. Her hekimin birlikte çalışması kaçınılmaz. Artık uluslararası birliktelik gerekiyor. 100 yılı aşan tecrübe ve önemli hekimler ile çalışmalardan faydalanabilecek olmamız bizim için şans.
Basın toplantısının sonunda Dr. Yıldırım ve José F. Núñez birbirlerine karşılıklı anı plaketi sundu. Yöneticiler toplantı sonrasında basın mensuplarıyla birlikte merkezi gezerek, bilgi verdi.