İzmir Büyükşehir Davası Aym Sonucunu Bekliyor
İzmir'de, 397 yıl hapis cezasına çarptırılması istenen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Aziz Kocaoğlu'nun da aralarında bulunduğu, 129 tutuksuz sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi.
İzmir'de, 397 yıl hapis cezasına çarptırılması istenen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı CHP'li Aziz Kocaoğlu'nun da aralarında bulunduğu, 129 tutuksuz sanığın yargılandığı davanın görülmesine devam edildi. Duruşmada söz alan sanık Faik Ahmet Akıncı, "Ben bu davaya yoldan geçerken katılmış biriyim. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yerine bile bilmem. Ama İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nde çok yolsuzluk yaptım" dedi. Mahkeme heyeti duruşmayı, Anayasa Mahkemesi'nin vereceği kararın beklenmesi için 15 Temmuz 2016 tarihine erteledi.
İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik 2 Mayıs ve 22 Kasım 2011 tarihlerinde iki dalga halinde yapılan polis operasyonuyla başlatılan 'ihalelerde yolsuzluk, organize suç örgütü kurma' soruşturmasının 129 tutuksuz sanığının yargılandığı İzmir 7'nci Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın duruşmasına devam edildi. Davanın 26'ncı celsesine, hakkında toplam 397 yıl hapis istenen İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu ilk kez katılmazken, tutuksuz yargılanan diğer bürokratlar ve avukatları hazır bulundu. Yargılanan bürokratlara, Bornova Belediye Başkanı Olgun Atilla da destek verdi.
Mahkeme Başkanı Cengiz Çoban, Anayasa Mahkemesi (AYM) Genel Sekreterliği'nin verdiği cevapta, İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nin AYM'ye yaptığı başvurunun esastan devam ettiğinin bildirildiğini söyledi. Cumhuriyet Savcısı da iptal kararının beklenmesini talep etti.
Aziz Kocaoğlu ve bazı sanıkların avukatı Ercan Demir ise AYM'nin 7 Nisan tarihinde başvuruyu sonuçlandırdığını, ancak gerekçesi henüz yazılmadığı için başvuru sonucuyla ilgili açıklamanın yapılmadığını belirtti, kararın beklenmesini istedi.
'AYM'NİN KARARINI BEKLEMEYE GEREK YOKTUR'
Sanıklar Vayhettin Akyol ve Haydar Ballı'nın avukatı Mahmut Yılmaz ise "6526 Sayılı Kanun üzerinden 2 yıl 1 ay 13 gün geçmiştir. Bu süre içerisinde yedi duruşma yaptık. Bu süreçte AYM'nin kararını bekliyoruz. Oysa bu süreçte, Balyoz, Ergenekon, Kafes, Casusluk, Oda TV davaları sonuçlanmıştır. Sanıklar beraat etmişlerdir. Bizim davamızın bu davalardan bir farkı yoktur. Sadece bu dava ve İstanbul KCK davası AYM'nin sonucunu beklemektedir. Anayasa Mahkemesi kararı sanıklar lehine beklenebilir. Bu davada iptali istenen hüküm iptal edildiğinde ne değişecektir. Bizce AYM'nin kararını beklemeye gerek yoktur. Davaya kaldığı yerden devam edilsin. Bu dava yasak delillere dayanılırak oluşturulmuş bir davadır. Zehirli ağacın meyvesi de zehirli olur kuralı gereğince esasa girmeden sanıkların beraat etmeleri gerekir. Esasa girmek yapılan kumpasları meşru hale getirir. Ayrıca bu dava Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülmesi gereken bir davadır. Mahkemeniz görevli değildir. Dava yanlışlıkla bu mahkemeye gelmiştir. Görev itirazımızı tekrarlıyoruz" dedi.
YOLSUZLUK YAPTIĞI BELEDİYELERİ SÖYLEDİ
Duruşmada söz alan sanık Faik Ahmet Akıncı ise adeta söylediği sözlerle kendini ihbar etti. Akıncı, "Ben bu davaya yoldan geçerken katılmış birisiyim. Ben ne belediyede çalışıyorum ne ihaleye girdim, ne ihaleden dosya aldım, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin yerine bile bilmem. Ama İstanbul Büyükşehir, Küçükçekmece, Mamak, Kayseri ve Gaziantep Büyükşehir Belediyelerine ait dosyaları inceleyin, oralarda yolsuzluk yaptım. Fethullah Gülen'e ve Cumhurbaşkanına hakaret ettiğim için bu davaya dahil edildim. Ben bu davaya girdiğimde sendikada eğitim uzmanıydım ve 10 bin lira maaş alıyordum. Bu dava nedeniyle işimi ve eşimi kaybettim. Bu davadan çıkıralmamı istiyorum. Bu dava ile hiçbir ilgim yoktur" dedi.
Mahkeme başkanı, İstanbul 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nin Anayasa Mahkemesi'ne başvuru yaptığı taleple ilgili bir kararın henüz çıkmadığını, bu konuda da dosyaya herhangi bir yazı gelmediğini, bu taleple ilgili kararın AYM'den yıl sonuna kadar çıkma durumu olduğunu belirtip avukatlara taleplerini sordu. Başkan Kocaoğlu ve bazı sanıkların avukatı Ercan Demir, "Davanın özel mahkemeler zamanında açıldığı, oysa özel yetkili mahkemelerin kaldırılma sürecinde ikili bir durum oluştuğu, olağanüstü yöntemlerle, yani hukuksuz şekilde elde edilen delillerle açılan davalara devam edilmesinin ikili bir durum ve anayasaya aykırılık teşkil ettiği iddiasıyla İstanbul 3'üncü Ağır Ceza Mahkemesi, bu davaya benzer bir davayla ilgili Anayasa Mahkemesi'ne iptal başvurusu yaptı. Anayasa Mahkemesi'nin vereceği karar yargılamada usul yönünden önemli sonuçlar doğuracaktır" diyerek AYM'nin kararının beklenmesini istedi.
Mahkeme Başkanı Hakim Cengiz Çoban Anayasa Mahkemesi'nin vereceği kararın beklenmesi için duruşmayı 15 Temmuz 2016 tarihine erteledi.
- İzmir