Haberler
İsrail ve Lübnan, savaşın bitmesi için bazı konularda anlaştı

İki ülke anlaştı! Aylardır devam eden savaşın bitmesi artık an meselesi

Meclis Başkanlığı'na sunuldu! 2 milyar TL'lik Genel Sağlık Sigortası borcu silinecek

Meclis Başkanlığı'na sunuldu! 400 bin kişinin borcu siliniyor

NATO Genel Sekreteri Rutte, Türkiye'nin savunma sanayisini öve öve bitiremedi

NATO Genel Sekreteri Rutte, Türkiye'yi bir konuda öve öve bitiremedi

7 kişiyi katleden berberin dükkan camındaki yazı dikkat çekti

7 kişiyi katleden berberin dükkan camındaki yazı dikkat çekti

İtiraflarını Reddeden Eski Pilottan "Uçmadım" Savunması

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Kara Havacılık Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 152'si asker, 3'ü sivil 155 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi sırasında Kara Havacılık Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 152'si asker, 3'ü sivil 155 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Ankara 17. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumlarındaki salonda görülen duruşmaya, sanıklar, müştekiler ve taraf avukatları katıldı.

Sanıkların savunmalarıyla devam edilen duruşmada konuşan eski astsubay Ertan Derin, darbe girişiminden önce Kara Kuvvetleri Komutanlıgˆı Tayin Daire Bas¸kanlıgˆı Kara Havacılık Kısmında kısım astsubayı olarak go¨rev yaptığını dile getirdi.

Olay gününden bir gün önce amiri olan Mehmet Şamcı'nın yapılacak uçuşta kendisinin de hazır bulunması emri doğrultusunda 15 Temmuz'da Kara Havacılık Komutanlığı'na gittiğini anlatan sanık Derin, bir süre sonra uçuş emri verildiğini, Muzaffer Kartopu ve Yücel Ersüren'in kullandığı helikopter ile uçuş yaptığını beyan etti.

Uçuşla ilgili kendisine bir bilgi verilmediğini ve olay akşamı uçuş yasağından haberdar olmadığını savunan Derin, 15 dakikalık uçuştan sonra Akıncı Üssü'ne iniş yaptıklarını kaydetti.

Burada bir süre sonra savaş uçaklarının uçmaya başladığını belirten sanık Derin, eşinin kendisini arayarak boğaz köprülerinin kapatılması haberlerini aktardığını, bunun üzerine internetten haberlere bakarak "askeri kalkışma" olduğunu öğrendiğini bildirdi.

Bundan sonra olaylara karışmamak için kaçmayı düşündüğünü ancak bu fırsatı sabah saatlerinde yakalayabildiğini beyan eden Derin, gece boyunca hiçbir kanunsuz olaya karışmadığını savundu.

Üzerine atılı darbe girişiminde bulunmak ve FETÖ üyesi olmak suçlamasını kabul etmediğini belirten sanık Derin, mahkeme heyetinden tahliye ve beraat talebinde bulundu.

İtiraflarını reddetti

Sanık eski binbaşı Ali Ercan, soruşturma aşamasında verdiği ifadeleri reddettiğini belirterek savunmasına başladı.

Ercan, sanık eski yarbay Özcan Karacan'ın çağırması üzerine 15 Temmuz akşamı Kara Havacılık Komutanlığı'na gittiğini, Karacan ile görüşememesi üzerine bir faaliyette bulunmadığını savundu.

Soruşturma aşamasındaki FETÖ'ye ilişkin itiraflarını reddettiğini bildiren sanık Ercan, olay gecesi uçuş yapmadığını iddia etti.

Sanıklardan Fırat Darende'nin sanık Ercan hakkında, 10606 kuyruk numaralı helikopterle uçuştan geldikten sonra kendisine, "Lazer cihazında sorun var, bir bakın." dediğini aktarması üzerine Ercan, olay gecesi uçuş yapmadığını ileri sürdü.

İddianamedeki beyanlar

Ercan'ın iddianamede de yer alan itiraf niteliğindeki beyanlarında, FETÖ yapılanması ile 1993'te Balıkesir'de tanıştığını, askeri okullar döneminde de örgüt üyeleriyle görüşmelere devam ettiğini bildirmişti.

Önceki beyanlarında tanıdığı FETÖ mensuplarının isimlerini de veren sanık Ercan, 2013'te yaptığı evliliği de örgütün sağladığını aktarmıştı.

Sanık Ercan, darbe girişimi akşamına ilişkin beyanlarında ise yu¨zbas¸ı Cebrail Sert ile 10606 kuyruk numaralı Su¨per Kobra helikopteri ile uçuş yaptığını ve talimatları sanık eski yarbay Özcan Karacan'dan aldığını ifade ederek, şöyle demişti:

"Biz kalktıgˆımızda ben kullanıcı, Cebrail ise silahc¸ı koltugˆundaydı. Biz kalkarken kuleden bazen yarbay O¨zcan Karacan bazen de kendisini tanımadıgˆım kulecinin talimatları gelmeye bas¸ladı. Kalkarken bize, Go¨lbas¸ı'nda bulunan O¨zel Kuvvetler Komutanlıgˆı'na gitmemiz ve hic¸bir aracın oraya yaklas¸tırılmaması talimatı verildi. Bunun u¨zerine Go¨lbas¸ı'na gidip O¨zel Kuvvetler'in u¨zerinde beklemeye bas¸ladık. Bir su¨re sonra do¨rt tane sivil aracın nizamiyeye dogˆru yaklas¸tıgˆını go¨rdu¨m. Durumu kuleye bildirdigˆimde arac¸ların yaklas¸tırılmaması talimatı verildi. Biz de arac¸ların yaklas¸maması ic¸in Cebrail Sert atıs¸ yaptı ancak kac¸ kez atıs¸ yaptı, hatırlamıyorum."

Bundan sonra ikmal yaptıklarını, ikinci sefer havalandıklarını anlatan Ercan, sözlerini şöyle sürdürmüştü:

"I·kmal yapıldıktan sonra tekrar havalanmamız, Genelkurmay Bas¸kanlıgˆı u¨zerine gitmemiz talimatı geldi. Havalandık ve Genelkurmay'ın u¨zerine giderek beklemeye bas¸ladık. Yine kuleden O¨zcan Karacan, Genelkurmay o¨nu¨nde toplanan sivil kalabalıgˆın operasyona engel oldugˆunu ve onların oradan uzaklas¸tırılması gerektigˆini so¨yledi. Çok kalabalık oldugˆunu, nasıl uzaklas¸tıracagˆımızı sordugˆumuzda Karacan, 'Gerekirse vurarak uzaklas¸tırın' diye talimat verdi. Bunun u¨zerine Cebrail Sert'in kalabalıgˆın uzagˆına yol ortasına emniyetli bir bo¨lgeye atıs¸ yaptıgˆını go¨rdu¨m."

Kaynak: AA / Güncel
title