İsveç Uetd'den "Terörle Mücadelede Kadın" Konferansı - Stockholm
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan, "Yüz yıldır Suriye'de Kürtlere bir kimlik bile verilmedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan, "Yüz yıldır Suriye'de Kürtlere bir kimlik bile verilmedi. Peki buna ses çıkaran bir Batı ülkesi duydunuz mu?" dedi.
İsveç'in başkenti Stockholm'de Avrupalı Türk Demokratlar Birliği (UETD) İsveç kadın teşkilatınca "Terörle mücadelede kadın" başlıklı konferans düzenlendi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan'ın konuşmacı olarak katıldığı konferansa, Türkiye'nin İsveç Büyükelçisi Emre Yunt, UETD İsveç Başkanı Özer Eken, UETD İsveç Kadınlar Teşkilatı Başkanı Sevim Erdoğan, İsveç Maarif Derneği Başkan Yardımcısı Ahmed Tursun ve çok sayıda davetli katıldı.
Kuran'ı Kerim tilaveti ve İstiklal Marşı ile başlayan konferansta konuşan Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Gülşen Orhan, yüz yıldır Kürtlere Suriye'de kimlik verilmediğini belirterek, bu duruma Batı devletlerinin de bu zamana kadar ses çıkaramadığını söyledi.
"AK Parti Hükümeti yasakları kaldırdı"
AK Parti hükümeti göreve geldiğinden bu yana Kürtlerin dilleriyle ve kültürleriyle ilgili her türlü yasağı kaldırdığına ve yeni yasalar çıkardığını hatırlatan Orhan, "Yıllardır Suriye'de Kürtlere bir kimlik bile verilmedi. Peki buna ses çıkaran bir Batı ülkesi duydunuz mu? Afrin'de kimlik verilmeyen Kürtler için ses çıkartan bir Batı ülkesi duydunuz mu? Hakkari ve Diyarbakır'da JİTEM halka zulüm yapıyordu. Batı'dan hiç tepki oldu mu? Diyarbakır cezaevinde Kürtlere 90'lı yıllarda işkence yapılıyordu. AB ülkelerinden hiç bu konuda söylem duydunuz mu? İşte biz bunları yapanları yargılıyoruz. JİTEM'den o gün o işleri yapanların tamamı yargılanıyor. Hiçbir tane HDP'li milletvekili o davalardan birini takip etmedi ve açıklamada bulunmadı." dedi.
Zeytin Dalı Harekatı Zeytin Dalı Harekatı'nın Batı tarafından eleştirilmesine de tepki gösteren Orhan, Afrin'de Kürtler, Türkmenler ve Arapların da bulunduğuna dikkati çekerek PYD ve PKK'nın bölgede tasfiye ettiği muhalif Kürt siyasetçileri hatırlattı.
Terör örgütü PKK ve PYD'nin, Afrin, Menbiç, Cerablus, El Bab'ın bulunduğu coğrafyaya gitmeden önce bölgede Kürtlerin kurduğu parti, dernek ve oluşumlar bulunduğuna işaret eden Orhan şunları kaydetti:
"O oluşumların tamamıyla Türkiye Cumhuriyeti Devleti görüştü. Onlarla birlikte, onların oluşturacağı savaş yanlısı olmayan, siyaset yanlısı olan her türlü oluşumla birlikte olacağını ifade etti. Salih Müslim o dönemde İstanbul'a geldi. Ankara'ya geldi. Görüşmeler gerçekleşti ama PKK, işin içine girdiğinde oradaki bütün muhalif gurupları darmadağın etti. Bir kısmını hapse attı, bir kısmını kurşuna dizdi ve ses çıkaranlardan 250 bin kişiyi bizim sınırımızdan Türkiye'ye sürgün etti. İşte o zaman Salih Müslim muhatap alınmadı ve görüşmeler kesildi. Dananın kuyruğu burada koptu. Maalesef Batı bu durumu görmedi, görmemeye de devam ediyor."
PYD'nin amacının devlet kurmak olmadığını kaydeden Orhan, PYD'nin Amerika'ya koridor bir uydu devlet olmak için çabaladığını sözlerine ekledi.