Haberler
Bahçeli'nin çağrısı sonrası DEM Parti Öcalan'la görüşmek için yazılı başvuru yaptı

Bahçeli'nin "İmralı ile yüz yüze temas olmalı" çağrısına DEM Parti'den jet yanıt

Ankara'da görüşme hareketliliği! Bahçeli ve Ahmet Türk'ten art arda açıklamalar

Bahçeli "Ağaların kapısı açık olur" dedi, Ahmet Türk'ten yanıt gecikmedi

Yenidoğan Çetesi davasında kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Sanık hemşireden kan donduran sözler: Kötü bir bebekti

Milyonların gözü bu toplantıda: Bakan asgari ücret için tarih verdi

Bakan Işıkhan asgari ücret için tarih verdi: İşte masadaki rakamlar

İstanbul Üniversitesi'nin Tarihi Rektörlük Binası Restor Ediliyor

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

1865-1866 yılları arasında yapımı tamamlanan ve 1923 yılında İstanbul Üniversitesi'ne tahsis edilen 147 yıllık tarihi bina büyük bir onarımdan geçecek.

1865-1866 yılları arasında yapımı tamamlanan ve 1923 yılında İstanbul Üniversitesi'ne tahsis edilen 147 yıllık tarihi bina büyük bir onarımdan geçecek.

İstanbul İl Özel İdaresi'nin, İstanbul Üniversitesi'nin Beyazıt'taki tarihi Rektörlük Binası'nın restorasyonu için açtığı ihaleyi 8 milyon 185 bin TL bedelle Emir Restorasyon Limited Şirketi üstlendi.

İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet'in "İstanbul Üniversitesi Yenileme ve Restorasyon Projeleri"nden biri olan Rektörlük Binası'nın restorasyonu için çalışmalar 2009 yılında başladı. Öncelikle binanın rolöve, restitüsyon, restorasyon, inşaat (statik-güçlendirme), mekanik ve elektrik tesisat projeleri hazırlandı. Daha sonra bu çalışmalar Yenileme Kurulu tarafından kabul edildi. Prof. Dr. Yunus Söylet'in görüşmeleri sonunda İstanbul İl Özel İdaresi İstanbul Üniversitesi Rektörlük Binası'nın restorasyon ve onarım çalışmalarını üstlendi. Prof. Dr. Yunus Söylet, "558 yıllık bir tarihe sahip olan İstanbul Üniversitesi, aynı zamanda Türkiye'nin ilk üniversitesi. Üniversitemize ait tarihi mekanları hem depreme karşı güçlendirme hem de restorasyonlarını yaptırmak için 2009 yılından bu yana aralıksız çalışıyoruz. Bizlere emanet edilen tarihi binalarımızı onarmak ve restorasyonlarını yaptırmak zorundayız. Çünkü bu binalar hem üniversitemiz, hem ülkemiz hem de dünya için bir kültür mirası" dedi.

İstanbul Üniversitesi Rektörlük Binası Fransız Mimar Bourgeois tarafından yapıldı. İstanbul'da 1894 yılında meydana gelen depremde büyük zarar gören bina, İtalyan mimar Raimondo d'Aranco tarafından, daha sonra da 1950'de Mimar Ekrem Hakkı Ayverdi tarafından onarıldı. Binanın cephe ve mermer temizliği ise 1998'de yapıldı.

İstanbul Üniversitesi'nin Merkez Yerleşkesi ve Rektörlük Binası'nın bulunduğu alan, Fatih Sultan Mehmet'in 1453'te İstanbul'u fethinden sonra inşaa ettirdiği ilk sarayın olduğu yerdir. İnşaatı 1458'de tamamlanan Eski Saray, Harem Dairesi ve çeşitli köşklerden oluşmaktaydı. Fatih Sultan Mehmet, Topkapı Sarayı'nı yaptırdıktan sonra Topkapı Sarayı'na taşınılmış ancak Eski Saray da kullanılmaya devam edilmiştir. 16. ve 17. yüzyılda birer yangın geçirmiş ve her yangından sonra tekrar onarıldı.

1826'da 2. Mahmut Dönemi'nde geleneksel Osmanlı askeri teşkilatı Yeniçeri Ocağı kaldırıldıktan sonra modern ordu kuruldu. Bu bina daha sonra "Bab-ı Seraski" ya da "Serasker Kapısı"

olarak adlandırıldı. Seraskerlik olunca ahşap köşk yaptırıldı. Askeri birimlerden oluşan bir kompleks haline geldi. 1864 yılında yıkıldı. 1865-1866 yılında bugün İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü olarak kullanılan bina inşa edildi. Bu bina Fransız Mimar Bourgeis tarafından yapıldı. Bu bina ile birlikte Profesörler Evi, Eski Rektörlük Binası, Ana Kapı, Mercan Kapısı beraber inşa edildi. Süleymaniye Kapısı ise daha eskidir.

Bu bina 1879 yılında Harbiye Nezareti olarak kullanılmaya başlandı. 1923 yılında Cumhuriyet'in ilanıyla, diğer bakanlıklar gibi Harbiye Nezareti de Ankara'ya taşınınca bu bina Darülfünun'a verildi.

Rektörlük Binası, birden çok üslubun bir araya geldiği eklektik üslupta inşa edildi. Simetrik ve sade bir yapısı bulunuyor. Binanın dikkat çeken özelliklerinden biri de tavan süslemeleri. Tavanlarda yer alan manzara resimleri ise 17. ve 18. yüzyılda başlayan tavan ve duvar geleneğinden kaynaklanıyor. Bu resimler yağlı boya ile tuval üzerine yapılmış ve yerine yerleştirilmiştir. Doktora Salonu'nun yan odasında bulunan kütüphane ise Sultan Abdülhamit tarafından yaptırıldı. Bu kütüphane, İzmir Sanat Mektebi'nin cephesi örnek alınarak uygulanmıştır. - İSTANBUL

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title