İstanbul'un Kültür ve Turizm Elçileri: Misafir Öğrenciler"
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Politikaları Kurulu Başkanvekili İskender Pala, "Geçmişe yönelik bir kültür algımız olduğu gibi geleceğe yönelik bir kültür vizyonumuzun olması da çok tabii." dedi.
Cumhurbaşkanlığı Kültür Sanat Politikaları Kurulu Başkanvekili İskender Pala, "Geçmişe yönelik bir kültür algımız olduğu gibi geleceğe yönelik bir kültür vizyonumuzun olması da çok tabii." dedi.
İstanbul İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünce, İstanbul Üniversitesi (İÜ) Rektörlük Binası Doktora Salonunda düzenlenen "İstanbul'un Kültür ve Turizm Elçileri: Misafir Öğrenciler" programda konuşan Pala, dünyada kültürün var olması eskiden olduğu gibi anlaşılabilecek, sığ ve basit bir bakış açısıyla anlamlandırılabilecek bir noktayı çoktan aştığını söyledi.
Dünyanın neresinde olursa olsun insanların kültürlerini sorguladıkları ve kendi kimliklerine dair bir iz aradıkları çağda yaşandığına işaret eden Pala, "İnsanların 'Ben kimim' sorusunun arkasından, 'Hangi topluma aitim' yani medeniyet sorusu geliyor. Bunu anlayabilmek için 2 göstergeye bakıyor; tarih ve kültür. Tarihi programların, filmlerin ve dizilerin çoğalmasının, tarihe ilişkin meselelerin gündeme gelmesinin sebeplerinden birisi globalleştiğini söylediğimiz dünyanın aslında kimlik olarak ayrışmaya başladığının göstergesi. Bunun ikinci göstergesi, sizin sahip olduğunuz kültürün, dünyaya kültürüne ne katabildiği ya da ondan ne alabildiğiyle alakalı." diye konuştu.
Kültür turizminden, endüstrisinden, diplomasisinden ve kültüre ait pek çok alandan bahsedilen bir çağda yaşandığını belirten Pala, bundan 50 sene önce kültürü dünyanın her yerine gönderecek bir anlayışın henüz oluşmadığını ifade etti.
İskender Pala, dünyada kültürün öneminin arttığını vurgulayarak, şu değerlendirmede bulundu:
"Geçmişe yönelik bir kültür algımız olduğu gibi geleceğe yönelik bir kültür vizyonumuzun olması da çok tabii. İstanbul'da misafir olan öğrencilerimizin her birinin kendi geçmişlerinden getirdikleri kültürel zenginliği bu şehir sahiplenebilir. İkincisi, bu şehrin altında yer alan kültürü, yine misafir arkadaşlarımız vasıtasıyla dünyaya kültür elçileri olarak servis edilebilir. 'Misafir öğrencilerimizin kültüre bakış açılarıyla bu şehrin kültürünü dünyaya bu öğrencilerimiz vasıtasıyla nasıl gönderebiliriz?' sorusunun arkasında durmak gerekiyor."
"145 ülkeden 8 bin uluslararası öğrencimiz bulunmakta"
İÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Ak da İstanbul'da bir kısmı devlet bir kısmı özel olmak üzere 56 üniversite bulunduğunu ifade etti.
Bu üniversitelerde dünyanın farklı yerlerinden misafir öğrencileri ağırladıklarını dile getiren Ak, sözlerini şöyle sürdürdü:
"İstanbul Üniversitesinde 766 bin devamlı öğrencimiz var. Üniversitemizde 145 ülkeden 8 bin uluslararası öğrencimiz bulunmakta. İstanbul'da 35 bin, ülkemizde de 140 bin civarında uluslararası öğrenci var. Misafir öğrencilerimizin içindeki önemli bir grup Suriyeli. Yaklaşık 4 bin Suriyeli öğrencinin bin 400'ü İstanbul Üniversitesinde eğitim almaktadır. Bunların her biri birçok sorunla boğuşan bölgemizin geleceğini planlama adına görevlerini ifa edeceklerdir. Burada okuyan misafir öğrenciler, kendi ülkelerine döndüklerinde karar mekanizmalarında yer alan kıymetli mezunlarımız olmaktadır. "
Ak, uluslararası öğrencilerin rahat edebilmeleri ve İstanbul'u tanıyabilmeleri için oryantasyon programları, tanıtım gezileri, uluslararası futbol turnuvaları, Türkçe destek programı gibi faaliyetler düzenlediklerini anlattı.
"Misafir öğrencilere ücretsiz müze ziyaretleri sağlamayı planlıyoruz
İl Kültür ve Turizm Müdürü Coşkun Yılmaz ise İstanbul'da okumanın uluslararası öğrenciler kadar bu ülkenin insanları için de bir ayrıcalık olduğunun altını çizdi.
İstanbul'da eğitim görmenin tarihi yapan ve yönlendiren medeniyetlerin, devletlerin, şahısların merkezinde hayatı sürdürmek ve pek çok kitapta ulaşılamayacak bilgiyi, belgeyi, mekanları görmek demek olduğunu dile getiren Yılmaz, "İstanbul'daki 35 bin misafir öğrenci hem Türkiye hem de onların kendi ülkeleri için büyük bir imkan. Bu imkanı hem misafir öğrencilerimiz hem de kendimiz lehine yeterince değerlendirebiliyor değiliz." dedi.
Yılmaz, üniversiteler ve devlet kurumlarıyla iş birliği yaparak, bu konuda daha akılcı ve etkili çözüm üretmek gerektiğinin altını çizerek, şunları kaydetti:
"Onları tarihi kodlarımızdan kopup gelen bir sorumluluk içerisinde ağırlamak durumundayız. Uyum toplantıları çerçevesinden şehir ve kültürü daha ayrıntılı tanıtmak gerekiyor. Tanımanın en güzel yöntemi gezmek. Bu doğrultuda biz Bakanlığımızla ve valiliğimizle bir görüşme yaptık. Hayata geçirmeye çalışacağımız uygulamaların başında, misafir öğrencilerimize ücretsiz müze ziyaretleri sağlamayı planlıyoruz. Uluslararası misafir öğrencilerimize İstanbul müzelerinde tematik bir gezi planı sağlamaya çalışacağız. Misafir öğrencilerimizin ihtiyaç ve taleplerine göre güzel bir güzergah hazırlayacağız. Bir de Üsküdar Belediyesi desteğiyle haftada 1-2 gün Boğaz turu yaptırmak istiyoruz. Ayrıca onlar için İstanbul'a dair bir el kitabı hazırlamak görevimiz."
"Yükseköğretim açısında Türkiye cazibe merkezi"
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürü Ahmet Emre Bilgili de şehrin tüm öğrenciler için kültürel potansiyele sahip bir mektep olduğunu ifade etti.
Türkiye'de misafir öğrencilerin sayısının gittikçe arttığını aktaran Bilgili, "Her şehirde üniversitelerimiz var. Eğitim kalitemiz yükseliyor. Yükseköğretim ve lisans üstü eğitim açısında Türkiye cazibe merkezi. Türkiye Maarif Vakfı dünyanın her tarafında okullar açıyor. Mezun ettiğimiz öğrencileri büyük ölçüde Türkiye'ye getirmek ve üniversite eğitimlerini burada almalarını sağlamak istiyoruz. Bu Türkiye'deki üniversitelerin misafir öğrenci sayısının artacağı anlamına geliyor. Misafir öğrencilerimiz 4-5 yılını burada geçiriyorlar. Biz bu alana müdahil olup hazırlık yaparsak, öğrenciler eğitimlerini en güzel şekilde aldıktan sonra İstanbul'un kültürel aidiyetini kazanacaklar, her yerini gezecekler ve İstanbul sevdalısı olarak bu şehirden ayrılıp, ülkelerine dönecekler. Bundan misafir öğrencimiz de kazanacak, biz de kazanacağız. Amacımız hem Türk hem de misafir öğrenciler için şehirlerimizi mektep haline getirmek ve bu mektepten mezun olmalarını sağlamak." şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından, misafir öğrenciler panelistlere sorularını yönlendirdi.