Haberler
Lübnan-İsrail arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan-İsrail arasındaki ateşkes için saat veren Biden'dan dikkat çeken Türkiye açıklaması

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Lübnan Başbakanı'ndan ateşkes sonrası kritik çağrı: Derhal uygulayın

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı: İran tehdidine odaklanmak

Netanyahu ateşkesin ardında yatan sebebi açıkladı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

BAE'de öldürülen İsrailli hahamın katilleri Türkiye'de yakalandı

İstanbul'un 50 Yıllık Geçmişi Ve 50 Yıl Sonrası Tartışılıyor.

İstanbul'un 50 Yıllık Geçmişi Ve 50 Yıl Sonrası Tartışılıyor.
Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İstanbul'un Yüzyılı (1960 – 2060 ) Sempozyumu Çok Geniş Bir Katılımla Başladı.

Fatih Belediyesi ve Türk Alman Sağlık Vakfı tarafından Aya İrini Müzesi'nde düzenlenen "İstanbul'un Yüzyılı (1960-2060) Sempozyumu" yurt içinden ve yurt dışından birçok bilim insanının sunduğu tebliğlerle başladı. Açılışta konuşan Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, "Bugünün yerel yöneticileri olarak bizlerin şu anda attığı adımlar, 50 yıl sonrasını nasıl etkileyecektir? İşte tüm bunların toplumsal boyutunun da ele alınacağı bu sempozyum, Fatih'in düne olduğu kadar bugüne ait soruların da cevaplarını verecektir."dedi.

Toplantıya katılan Kültür ve Turizm Bakanlığı Müsteşarı İsmet Yılmaz, "Bakanlık olarak çok kültürlülük esas amacımızdır. Şiddet içermeyen her fikrin verilecek bir cevabı vardır" dedi. Dünya başkenti olmasının özelliğinin herkesin kendisini yabancı hissetmeyeceği bir şehir olmasından geldiğini anlatan Yılmaz, bunun çok kültürlülükle sağlandığını belirtti.

İstanbul ile gurur duydukları en önemli özelliğin ise çok kültürlülük olduğunu belirten Yılmaz, "Sadece İstanbul değil, bu topraklar çok kültürlü. Kapadokya'da da bir tarafta Hacıbektaş Veli, Aşık Paşa, Ahi Evran, Yunus Emre, diğer tarafta kiliseler, cami ve medreseler, külliyeler. Hepsi bir arada yaşamıştır. Bu çok kültürleri Mardin'e giderken ve Hatay'da da görürsünüz. Bu ülkenin sadece doğusunda değil, batısında İzmir'de de görürsünüz. Ancak bazı dönemlerde bugün dahi farklı sesler, çok kültürlü aykırı sesler her toplumda çıkabilir.

Bakanlık olarak çok kültürlülük esas amacımızdır. Şiddet içermeyen her fikrin verilecek bir cevabı vardır. Dolayısıyla da her ne söylerse söylesin, hoş geldi, sefa geldi, her söze verilecek mutlaka bir cevap vardır. Yıllardır bu topraklarda kardeşçe bir arada yaşayan insanlar bundan sonra da bir arada yaşayacak." dedi.

İsmet Yılmaz, 10 bin yıllık tarihi olan bir başkentin yüzde 1'lik bölümü olan 50 yıl geçmişi ve 50 yıl gelecekteki dönemlerinin bu sempozyumunda değerlendirileceğini belirterek, "Ümit ederim, geçmişte 50 yılda yapılan hatalardan ders alarak, gelecek 50 yılımız dünden daha aydınlık, daha güzel olacaktır.

Bu şehir üzerine çok güzel şeyler söylenmiştir. Bunlardan bazıları bu şehir İstanbul ki bir taşına bin acem fedadır. Sadece bir semtini sevmek bile bir ömre bedel. İstanbul'u sevmeyen aşkı bilmez. Güleni şöyle dursun, ağlayanı bahtiyar. Belki binlerce daha söz bulunabilir ama bilin ki İstanbul üzerine söylenen en güzel söz ve eylem, henüz söylenmemiş ve yapılmamış olandır.

Bundan sonraki süreçte de işte o en güzel sözler söylenecek ve en güzel eylemler yapılacak." şeklinde konuştu.

Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir, İstanbul'un binlerce yıllık tarihi içinde son 50 yıllık sürecin önemli bir yer tuttuğunu ifade etti. İstanbul'un yoğun göç aldığını, tarlalar, bağlar, bahçeler ve gecekondularla tanıştığını ifade eden Demir, Fatih gibi köklü ve eski semtlerin dahi bundan nasibini aldığını anlattı.

Demir, "Bugün nüfusu 12 milyona dayanmış şehir, daha ne kadar değişebilir, ne yönde değişebilir ve daha ne kadar nüfusu besleyebilir? Tarihi ve kültürel değerler gelecek kuşaklara nasıl korunarak aktarılabilir? Öte yandan bugünün yerel yöneticileri olarak bizlerin bugün attığı adımlar, 50 yıl sonrasını nasıl etkileyecektir? İşte tüm bunların toplumsal boyutunun da ele alınacağı bu sempozyum, Fatih'in düne olduğu kadar bugüne ait soruların da cevaplarını verecektir. Asıl sorulması gereken sorular, geçmişten aldığımız derslerle yarına ait olanlardır." dedi.

Türk Alman Sağlık Vakfı Başkanı Dr. Yaşar Bilgin de İstanbul ve Türkiye denildiğinde daha çok dünyaya katkısı olmayan bir toplum olarak göze alınır,ama tarihe bakıldığında doğudan gelen akımlar, fikirler ve bilhassa İstanbul'un yerinden kaynaklanan nedenlerle, doğunun her zaman Avrupa'ya akımlar kaldırdığı ve bu akımlar sayesinde Avrupa'nın kimliğinin ortaya çıktığını belirtti.

İstanbul gibi dünyada başka bir şehir olmadığını söyleyen Bilgin, "İstanbul üç dinin var olduğu, hayat bulduğu ve asimile olmadığı bir yerdir. İstanbul'u gezerken bütün dinlerin izlerini görebilirsiniz. Bugün toplantıyı yaptığımız yer de bu izlerden biridir. İstanbul, global hale gelmiştir. Dünya artık yuvarlak değil, düz olmuştur. Global olunca artık fikirler çalışıyor ve ortaya bir sentez çıkıyor. Bu insanlık için çok zor bir iş. Bu global dünyada nerede, nasıl bir iş başaracağız?

Bana göre İstanbul örnek bir şehir. İstanbul, iki kıtayı birleştiriyor, ayırıyor. Bundan dolayı İstanbul bizim için, gelecek için iyi bir örnek olabilir. Tabii ki eksiği vardır. Desteğe ihtiyacı, kritiğe ihtiyacı vardır. Bu sempozyumun gayesi de bunları konuşmaktır." dedi.

Başkanlığını, Fatih Belediye Başkanı Mustafa Demir'in yaptığı sempozyumun birinci oturumda, Topkapı Sarayı Müzesi Başkanı Prof. Dr. İlber Ortaylı, "2060'a Doğru İstanbul" tebliğini, şair – yazar Prof. Dr. Hilmi Yavuz "İstanbul 2060: Lirik Tahayyülün Sonu" konulu tebliğlerini sundu.

Verilen öğle arasının ardından başkanlığını Büyükelçi Halil Akıncı'nın yaptığı ikinci oturumda, Prof. Dr. Fuat Keyman, "İstanbul'u Düşünmek, Küreselleşme, Birlikte Yaşamak, Gelenek" tebliğini, Prof. Dr. Udo Steinbach, "İstanbul`un doğu-batı ilişkilerinde geçmişte ve gelecekteki etkinliği ve önemi" tebliğini, Prof. Dr. Sema Erder, "Yerlisi yok, sahibi çok İstanbul" tebliğini sundu.

Günün üçüncü oturumumun başkanlığını Prof. Dr. İlber Ortaylı yaptı. Bu oturumda Büyükelçi Halil Akıncı, "İstanbul'un Avrasya'daki Yeri"ni, Dr. Gerd Andres ve Ismail Tipi, "Avrupa Birliği için Türkiye neden önemli olabilir?", Prof. Dr. Cem Behar da "İstanbul'un Nüfusu Daha Ne Kadar Büyüyebilir?" tebliğlerini sundular.

28 Kasım günü sona erecek sempozyumda, Türk ve Alman bilim insanlarınca İstanbul'un 50 yıllık geçmişi ve gelecek 50 yılı tartışılmasına devam edilecek, öneriler sunulacak. Sempozyumun ilk gününde onur konuğu olarak katılan ve ikinci günündede konuşmacı olarak katılacak, Almanya'nın Hessen eyaletinin Başşehri Wiesbaden'nin Belediye Başkanı Dr. Helmut Müler, "Fatih – Wiesbaden kardeş şehir projesi. Karşılıklı kültürel zenginliğin değiş tokuşu" ile ilgili konularda konuşacak.

Kaynak: Bültenler / Güncel
title