İstanbul Rumeli Üniversitesi'nde 'Türk Toplumunda Yardımlaşma ve Dayanışma Kültürü' konuşuldu
Türk Toplumunda Yardımlaşma ve Dayanışma Kültürü sempozyumunda konuşan sanatçı Haluk Levent, toplumda yardımlaşma ve dayanışma bilincinin gelişimine katkı sunmak için çalıştıklarına dikkat çekerek, "Tamamı gönüllülerden oluşmuş yüzbinlerce genç ihtiyaç sahiplerini buluyor, araştırıyor, soruşturuyor.
Türk Toplumunda Yardımlaşma ve Dayanışma Kültürü sempozyumunda konuşan sanatçı Haluk Levent, toplumda yardımlaşma ve dayanışma bilincinin gelişimine katkı sunmak için çalıştıklarına dikkat çekerek, "Tamamı gönüllülerden oluşmuş yüzbinlerce genç ihtiyaç sahiplerini buluyor, araştırıyor, soruşturuyor. Yardımlar direkt hayırseverlerden ihtiyaç sahiplerine gidiyor" dedi.
İstanbul Rumeli Üniversitesi 1. Meslek Yüksekokulu Sempozyumu 'Türk Toplumunda Yardımlaşma ve Dayanışma Kültürü' başlığı ile geçtiğimiz günlerde gerçekleştirildi. Düzenlenen sempozyuma akademisyenlerin yanı sıra 'Umudum Olur musun? Derneği' Başkanı Erdoğan Uludağ ve 'Ahbap Derneği' Başkanı Haluk Levent de katıldı. Açılış konuşmasını İstanbul Rumeli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Kara'nın yaptığı sempozyumda davetli konuşmacı olarak Erdoğan Uludağ ve Haluk Levent konuşmalar yaptı. Pandemi nedeniyle online ortamda gerçekleştirilen sempozyuma öğrenciler, akademisyenler ve STK'lar yoğun ilgi gösterdi.
"YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE HEP VAR OLMUŞTUR"
İstanbul Rumeli Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Kara açılış konuşmasında "Türk toplumunun ayrılmaz bir parçası olan yardımlaşma, dayanışma ve benzer kültürler insanlık tarihinin ve Türk toplumunun var olduğu tarihten günümüze kadar yaşatılmıştır ve yaşatılmaktadır. Türk toplumu olarak, eski çağlardan beri her toplumda her dar gelirli veya yardıma muhtaç olan veya kimsesiz kalan birçok insana yardımda bulunulmuştur. Bu yaşlı, kimsesiz, çalışmaya ihtiyacı olan, iş göremeyen insanlar hem devlet hem de kişiler ve özel vakıflar tarafından desteklenmişlerdir. Hatta Orhun Yazıtlarında bile yoksul olan halka Türk Hakanlarının başlıca görevidir. Nedir bu görev? O insanlara yardım etmek" ifadeleriyle Türk toplumunda yardımlaşma ve dayanışma kültürünün tarihsel süreç içerisindeki önemine vurgu yaptı.
"PARA İŞLERİ HAYIRSEVER VE İHTİYAÇ SAHİPLERİ ARASINDA YAPILIYOR"
Ahbap Derneği ve Ahbap Platformu hakkında bilgiler paylaşan dernek başkanı Haluk Levent, toplumda yardımlaşma ve dayanışma bilincinin gelişimine sundukları katkıyı katılımcılar ile paylaştı. Levent, "Dernek olarak afet ve salgın zamanları derneğe yapılan bağışları halkımıza dağıtıyor, ihtiyacı olanlara burs veriyoruz. Faaliyetlerimiz yüzde 99 oranında Ahbap Platformu olarak gerçekleştiriliyor. Tamamı gönüllülerden oluşmuş yüzbinlerce genç ihtiyaç sahiplerini buluyor, araştırıyor, soruşturuyor, belgelerini topluyor bizlerde twittter üzerinden ihtiyaç sahiplerine yardım topluyoruz. Bu yardımlar direkt hayırseverden ihtiyaç sahibine gidiyor. Çok fazla hayırseverimiz var, bizde para işleri sadece ihtiyaç sahipleri ile hayırseverler arasında oluyor. Biz Ahbap Platformu olarak yardım alan ve yardım verenlerin ortasında bir konumdayız" diye konuştu.
"ÖZELLİKLE PANDEMİ DÖNEMİNDE YARDIMLAŞMA ÇOK ÖNEMLİ"
Sempozyumun davetli konuşmacısı olarak yer alan 'Umudum Olur musun? Derneği' Başkanı Erdoğan Uludağ, dil din ırk ayrımı yapmadan vatana ihanet ve yüz kızartıcı suçu olmayan kişilere, aileler ve çocuklara bölge gözetmeksizin Edirne'den Diyarbakır'a katkılar sunmak üzere Umudum Olur musun? Derneğini kurduklarını söyledi.
Dernek olarak maske, erzak kolisi ve çocukların eğitim için tablet dağıttıklarını ve okula giden çocuklar için bot ve mont desteğinde bulunduklarını ifade eden Uludağ, "Dönem olarak birlik olmamız gereken bir kriz dönemindeyiz bu nedenle toplum olarak sırt sırta vermeliyiz" ifadeleriyle özellikle pandemi döneminde yardımlaşmanın ve dayanışmanın önemine vurgu yaptı.
13 BİLİM İNSANI SUNUM YAPTI
Sosyoloji, felsefe, psikoloji, hukuk, gastronomi, spor bilimleri ve tarih gibi pek çok farklı disiplindeki bildiri konuları ile üniversite bünyesinde ve diğer üniversitelerden olmak üzere 13 bilim insanı da sunumlarını gerçekleştirdi. Sempozyumun birinci oturumu İstanbul Rumeli Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Süleyman Özmen'in başkanlığında gerçekleşti. Oturumun birinci ayağında, Doç. Dr. Aydın Aktay, Dr. Mahmut Karaman, Dr. Canan Sarıyer Sezan, Dr. Halil Akkurt, Dr. Hüseyin Nergiz ve Dr. Görkem Turaç sunum yaptılar.
Sempozyumun ikinci oturumuna ise İstanbul Rumeli Üniversitesi Öğretim Görevlisi Görkem Turaç başkanlık yaptı. İkinci oturumda, Araştırma Görevlisi İmge Hazal Yılmaz, Araştırma Görevlisi Mürsel Tekin, Öğretim Görevlisi Mustafa Oğuzhan Ercan, Öğretim Görevlisi Haydar Şahin, Dr. Süleyman Yelocağı, Ahilik Vakfı Başkan Yardımcısı Süleyman Demir, Tuçe Binar ve Mustafa Fazıl Karaman sunumlarını paylaştılar.
Kapanış konuşmasını yapan sempozyum düzenleme kurulu üyesi ve İstanbul Rumeli Üniversitesi Öğretim Görevlisi Zeki Anıt ise sempozyum oturumlarında sunulan bildirileri değerlendirdi. Ayrıca sempozyuma emeği geçenlere ve destekleri için İstanbul Rumeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hazım Tamer Dodurka'ya teşekkürlerini iletti.