İstanbul'daki İki Mafya Cinayetinin Arkasından Hollanda Mafyası Çıktı
İstanbul'da öldürülen iki mafya babası Ali Akgün ve Vedat Şahin cinayetlerinin arkasından Hollanda mafyası çıktı. Olayın nedeni ise Hollanda mafyasının intikam hırsı.
İstanbul Sarıyer'de öldürülen uyuşturucu baronu Ali Ekber Akgün ile Nişantaşı'nda öldürülen Vedat Şahin cinayetlerinin perde arkası aralandı.
Olayın arkasında Hollanda mafyasının olduğu belirlendi. Ali Ekber Akgün, Hollanda mafyası ile yaşadığ sorunu çözmek için para karşılığında Vedat Şahin'den yardım istedi. Hollanda mafyası Vedat Şahin'i de liste aldı ve iki isim de hayata veda etti. Akgün cinayetinde Kürt mafyası, Şahin cinayetinde Saral grubu isimleri öne çıktı
EMİR HOLLANDA'DAN
Uzun yıllar Hollanda'da uyuşturucu işi yapıp Türkiye'ye dönen Ali Ekber Akgün, İstinye'de arabasının içinde; 9 saat sonra Sedat Şahin'in kardeşi Vedat Şahin ise sokak ortasında kurşunlanarak öldürülmüştü.
PARA KARŞILIĞI KORUMA
Hollandalı mafya babası Dino Soerel, eski ortağı Ali Ekber Akgün hakkında 'itirafçı olup kendisini hapse gönderdiği için 'ölüm emri' verdi. Akgün, öldürüleceğini duyunca 7 milyon euro karşılığında Vedat Şahin'den koruma istedi.
Hollandalı baron, bu anlaşmayı duydu. Vedat Şahin'i de listeye ekledi. Akgün arabasının içinde 'Kürt mafyası' diye bilinen bir grup tarafından infaz edildi. Şahin ise can düşmanı 'Saral Grubu' tarafından öldürüldü.
ORGANİZE CİNAYETLER
Vatan'ın haberine göre Mafya hesaplaşmasında yeni detaylar ortaya çıktı. Vedat Şahin'in Hollandalı uyuşturucu baronunun parasını alıp Türkiye'ye kaçan Ali Ekber Akgün'ü koruduğu için öldürüldüğü belirlendi.
İstanbul'da geçen ay uyuşturucu hesaplaşması nedeniyle peş peşe iki saldırı yaşandı. Uzun yıllar Hollanda'da uyuşturucu işi yaptıktan sonra Türkiye'ye dönen Ali Ekber Akgün 24 Aralık'ta 13.00 sıralarında İstinye'de arabasının içerisinde kurşunlanarak öldürüldü. Bu cinayetten 9 saat sonraysa yeraltı dünyasından Sedat Şahin'in kardeşi Vedat Şahin ve bir adamı Nişantaşı'nda kurşunların hedefi oldu. İki olayın bağlantısı araştırılırken, cinayetlerin Hollanda'daki uyuşturucu çeteleri arasındaki hesaplaşmanın devamı olduğu ortaya çıktı. İddiaya göre Akgün Hollanda'daki uyuşturucu mafyası lideri Dino Soerel'le bir dönem uyuşturucu işi yaptı, bir süre ikisi aynı davada yargılandı. Soerel'in tutukluluğu devam ederken, Akgün serbest bırakıldı. Soerel de 'itirafçılardan' oluşan 30 kişilik bir infaz listesi hazırladı ve Akgün'ün adını da bu listeye ekledi.
İKİ AYRI İNFAZ GRUBU
Soerel'e ait yüklü miktarda parayı da hesabına geçirip Türkiye'ye gelen Ali Ekber Akgün, öldürülme korkusu nedeniyle 7 milyon Euro para vererek Vedat Şahin'den kendisini korumasını istedi. Ve yine iddialara göre Vedat Şahin, koruma talebini kabul edince Soerel'in ölüm listesine eklendi. Soerel'in en yakın adamı İstanbul'a geldi ve iki ayrı infaz grubuyla anlaştı. Akgün'ün 'Kürt mafyası' olduğu belirtilen kişilerce, Vedat Şahin'in ise yıllardır hesaplaşma içerisinde olduğu Yakup Saral grubu tarafından öldürüldüğü belirtildi.
PERDE ARKASINDA SARAL
Polis tetikçi grubun 1.5 ay boyunca Şahin'i adım adım takip ettiğini tespit etti. Tetikçiler, Şahin'in Nişantaşı'nda oturduğu evin sokağında ev kiralamış, Şahin'in eve giriş çıkış saatlerini takibe almıştı. Teknik ve fiziki takibe başlayan polis, 'Saral Grubu'ndan Yakup Saral ismine ulaştı. Saral'ın olay saatlerinde Beyoğlu'nda bir otelde kaldığını ve tetikçilerle irtibatı bulunan M.Ş. isimli kişiyle sık sık telefonda görüştüğü saptandı. Polis, cinayetten sonra Saral'ın Kavacık üzerinden Sakarya'ya ardından da Karadeniz üzerinden Gürcistan'a geçtiği ihtimali üzerinde duruyor. M.Ş.'nin de Gürcistan'a kaçtığı belirlendi. Saldırıyla ilgili gözaltına alınan 14 kişiden 7'si dün tutuklanma talebiyle adliyeye sevk edildi. Polis Ali Ekber Akgün'e düzenlenen silahlı saldırının tetikçi ve perde arkasındaki isimler üzerine çalışıyor.
5 KİŞİ TUTUKLANDI
Nişantaşı'nda 24 Aralık 2014'te Vedat Şahin ve şoförü Ferdi Topal'ın öldürülmesi ile ilgili olarak mahkemeye sevk edilen 7 kişiden 5'i "Tasarlayarak iki kişiyi öldürme" suçundan tutuklandı. 2 kişi ise "yurtdışına çıkış yasağı" konularak mahkemece serbest bırakıldı. İstanbul Organize Suçlarla Mücadele Şubesi ile Asayiş Şube Müdürlüğü'nün ortaklaşa yürüttüğü operasyonlarla gözaltına alınan 15 kişiden 7'si emniyetteki işlemlerinin bitirilmesi ile bu Sabah saatlerinde Çağlayan'da bulunan İstanbul Adalet Sarayı'na sevk edildiler. Kalan 8 kişiden 4'ü polis tarafından, 4'ü de Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu Savcısı Önder Yaman'ın talimatıyla emniyetten serbest bırakıldı.
İNTİKAM YEMİNİ ETTİ
OLAY sırasında Almanya'da bulunan Sedat Şahin'in, kardeşinin öldürülmesinin ardından sahte pasaport ile Türkiye'ye geldiği ve Samsun Bafra'daki cenazeye de katıldığı tespit edildi. Kardeşinin ölümünün ardından Sedat Şahin'in 'intikam yemini' ettiği belirtilirken tetikçilere yönelik bir saldırı ihtimaline karşı polis olağanüstü güvenlik önlemleri aldı.
HESAPLAŞMADA 6 KİŞİ ÖLDÜ
Mafya örgütlerinin en şiddetli kavgalardan biri Sedat Şahin ve Hüseyin Saral grubu arasında yaşandı. Yıllar önce İstanbul'da başlayan hesaplaşma, İtalya'ya kadar uzandı. Çatışmalarda 6 kişi öldü, 1 kişi felç oldu, 3 kişi yaralandı, çok sayıda kişi gözaltına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü'ne göre hesaplaşma 2004 yılına dayanıyor. 4 Ekim 2004'te Kadıköy'deki bir döviz bürosunda Saral'ın adamı Mert Altan Sarıyıldız ile Sedat Şahin'in yeğeni Zekeriya Kocaman, silahlı çatışmaya girdi. Sarıyıldız'ın açtığı ateş sonucu Kocaman felç oldu. Sedat Şahin, yaşanan bu olaydan Hüseyin Saral'ı sorumlu tuttu. Hüseyin Saral tetikçi Sarıyıldız ile birlikte İtalya'ya gitti. İtalya'da 31 Ocak 2005'te öldürüldü. Ardından İstanbul Vatan Caddesi'nde bir galeri kana bulandı. Bir avukat, bürosunda vuruldu. Eski Beşiktaş Ülkü Ocağı Başkanı otomobilde öldürüldü.