İsrail-Türkiye Anlaşması'na Doğru

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ :

Görüşmeden görüntüler

İsrail Milletvekili Svetlova'nın açıklamaları

Emekli Büyükelçi Çelikkol'un açıklamaları - İsrail Milletvekili Svetlova:

"Ortadoğu'daki istikrarsızlıklarla birlikte iki demokratik ve istikrarlı ülekin ilişkilerinin normalleşmesi çok olumlu. İleride iki ülke arasında işbirliği de sağlanacak ve bu çok önemli"

(Mavi Marmara konusu) "Biliyorsunuz özür konusu vardı, bununla ilgili özür dilendi. Geri kalan tazminat konusu ise görüşmelerde devam ediyor"

Emekli Büyükelçi Çelikkol:

"Pazar günü önemli bir toplantının olacağını anlıyoruz. Bu toplantıda bir anlaşma çıktığı takdirde Türkiye-İsrail ilişkileri normalleşme ihtimali ortaya çıkacak"

"Normalleşme demek yeni bir Büyükelçi'nin atanması demek. Ama ben tabi biliyorsunuz Türk Dışişleri Bakanlığında bir yaş limiti var. O yaş limitini doldurduğum için emekli oldum. O bakımdan tabi inşallah genç bir arkadaşımız normalleşmeyle birlikte gidecektir"

İsrail İstanbul Başkonsolosu Cohen:

"Son bir kaç yıldır bu anlaşmanın altyapısını oluşturmaya çalışıyoruz. Ticari, kültürel ve ekonomik olarak çalışmalarımız devam ediyor"

"İsrail Güvenlik Kabinesi'nin anlaşma için toplanacağı, anlaşmayı onaylayacağı vs buna dair yapılan haberler spekülasyon, resmi bir bilgi değildir"

İstanbul Kültür Üniversitesi (İKÜ) çatışı altında faaliyet gösteren Küresel Siyasalar Eğilimler Merkezinin "Siyasal Diyalog Projesi" kapsamında 7'ncisi düzenlenen yuvarlak masa toplantısı "İsrail- Türkiye Anlaşmasına Doğru" başlığıyla gerçekleştirildi.

Toplantıya, Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi Başkanı Doç. Dr. Mesut Özcan, İsrail Milletvekili Ksenia Svetlova, İsrail'in İstanbul Başkonsolosu Shai Cohen, Friedrich-Ebert-Stiftung (FES) Türkiye Daimi Temsilcisi Felix Schmidt, Emekli Büyükelçi ve İKÜ Öğretim Görevlisi Dr. Oğuz Çelikkol, MİTVİM Enstitüsü Başkanı Nimrod Goren katıldı.

Türkiye-İsrail arasında yapılacak anlaşma ile iglili konuşan İsrail Milletvekili Ksenia Svetlova, "Ortadoğu'daki istikrarsızlıklarla birlikte iki demokratik ve istikrarlı ülekin ilişkilerinin normalleşmesi çok olumlu. İleride iki ülke arasında işbirliği de sağlanacak ve bu çok önemli" dedi.

Şuan herhangi somut bir anlaşmanın bulunmadığını belirten Svetlova, Gazze konusu hakkında şunları kaydetti:

"Duyduklarıma göre Gazze meselesi tabi ki konuşuluyor ve Türkiye'nin insani yardımlarınI Gazze'ye ulaştırılması için bir avantaj sağlanıyor. Bunu önemli olarak görüyoruz. Çünkü bu sadece Filistinlilerin hayatını iyileştirmek için değil, iki ülkenin ortak bir anlayış, işbirliği alanı yaratmak açısından önemli. Hem Filistinlilerin güvenliği için önemli bu. Çünkü Filistinlilerin güvenliği İsrail'in güvenli anlamına geliyor."

İsrail parlementer Svetlova, Mavi Marmara konusunda ise İsrail'in saldırıdan dolayı Türkiye'den özür dilediğini hatırlatarak, "Biliyorsunuz özür konusu vardı, bununla ilgili özür dilendi. Geri kalan tazminat konusu ise görüşmelerde devam ediyor. Burada Türkiye'ye de iş düşüyor. Hayatını kaybedenlerin ailelerine ödenecek tazminatla ilgili bunu koordine etmekle ilgili. İleride bu sorunun daha da ateşlenmemesi için tekrar yaşanmaması için umut ediyorum. Özür ve tazminatın gerekleşmesi önemli. İki ülke gelecek için birlikte hareket etmeli." ifadelerini kullandı.

Daha önce İsrail Büyükelçiliği de yapmış Emekli Büyükelçi ve İKÜ Öğretim Görevlisi Dr. Oğuz Çelikkol ise, "Pazar günü önemli bir toplantının olacağını anlıyoruz. Bu toplantıda bir anlaşma çıktığı takdirde Trükiye-İsrail ilişkileri normalleşme ihtimali ortaya çıkacak." dedi.

Bölgemizde çok önemli gelişmelerin meydana geldiğini söyleyen Çelikkol, şöyle konuştu:

"İki komşumuzda çok büyük bir iç savaş yaşanıyor. Bu iç savaş bölgedeki tüm dengeleri değiştirecek sonuçlar doğurabilir. Böyle bir aşamada Türk-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi önemli. Çünkü Türkiye'nin baştan beri üç şartı vardı. Bu anlaşmanın üçüncü şartıda yani Gazze'ye Türkiye'nin yeraltı, elektrik, su gibi yardımların yapılması da beraberinde getiriyor. Bu anlaşma Filistin sorunun çözümü için hemen bir etkisi olmaz ama Türkiye'nin ilerki dönemlerde Filistin sorununda daha iyi bir rol oynayabilmesi için önemli. Sadece Filistin sorunu değil, Filistin içi Hamas'la El Fetih arasındaki sorunların çözümünde de daha fazla rol oynayabilme imkanı tanıyabilir."

Çelikkol, Türkiye'nin İsrail'deki son büyük elçisi olduğunu hatırlatarak, "Normalleşme demek yeni bir Büyükelçi'nin atanması demek. Ama ben tabi biliyorsunuz Türk Dışişleri Bakanlığında bir yaş limiti var. O yaş limitini doldurduğum için emekli oldum. O bakımdan tabi inşallah genç bir arkadaşımız normalleşmeyle birlikte gidecektir." dedi.

Türkiye-İsrail arasında varılacak anlaşma ile ilgili AA muhabirine konuşan, İsrail İstanbul Başkonsolosu Shai Cohen, son bir kaç yıldır bu anlaşmanın altyapısını oluşturmaya çalıştıklarını vurgulayarak, ticari, kültürel ve ekonomik olarak çalışmalarının devam ettiğini söyledi.

İsrail'de yayın yapan Haaretz gazetesi, Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleşmesi için yürütülen ve pazar günü karara bağlanması beklenen görüşmeden anlaşma çıkması halinde, İsrail Güvenlik Kabinesi'nin Çarşamba günü anlaşmayı görüşmek için toplanacağını yazmıştı.

Başkonsolos Cohen, bu haber hakında, "İsrail Güvenlik Kabinesi'nin anlaşma için toplanacağı, anlaşmayı onaylayacağı vs buna dair yapılan haberler spekülasyon, resmi bir bilgi değildir." ifadelerini kullandı.

Cohen, Türkiye-İsrail arasında yapılacak olan anlaşmada İran'ın birinci veya ikinci amaçları arasında yer almadığını belirterek, İran'ın bölge politikası hakında, "İran'ın bölgede gerçekleştirdiği hamleler gizli hamle değil. İran'ın 5+1 ülkeleri ile yaptığı anlaşma çerçevesinde hareket edip anlaşmayı göz önünde bulundurması gerekiyor." değerlendirmesini yaptı.

"Gazze'nin yapımında biz İsrail olarak yer alıyoruz ve Gazze'nin yeniden inşaa edilmesi konusunda Türkiye'nin de önemli bir aktör olduğunun farkındayız, bilincindeyiz" diyen Cohen, Suriye'deki durumla ilgili ise şunları kaydetti:

"Bizim Suriye'de bir kaç kırmızı çizgimiz var. Golan tepelerindeki terörle mücadele, orada terör olmayacak. Suriye'den İsrail'e bir terör saldırısı olmayacak yani sınırlarımızın güvenli olması. Suriye tarafından Hizbullah ve öbür güçlere silah dağıtımının olmaması. ve kimyasal silahların dağıtımının önlenmesi. Bu çizgiler dışında Suriye'nin içişlerine karışmıyoruz. Biz Esad'ın karşısında veya yanında diye olaya bakmıyoruz."

T.C. Dışişleri Bakanlığı Diplomasi Akademisi Başkanı Doç. Dr. Mesut Özcan da, "Suriye'deki durum hem İsrail hem de Türkiye için tehdit oluşturuyor. Türkiye için şuan daha açık bir tehdit oluşturuyor. Bundan dolayı anlaşmadan sonra bu meseleyle ilgili bir yansıması olacaktır ama öncelik bu mesele olmayacaktır." dedi.

Özcan şöyle konuştu:

"Türkiye-İsrail ilişkilerinin normalleştirilmesi ile ilgili biz dizi süren görüşme vardı. Pazar günü yapılacak görüşme ile anlaşma sağlanabilirse bir sonuç alınmış olacak. Türkiye-israil ilişkileri normalleşmesi Türkiye'nin bölgesel ilişkilerini etkileyen unsurlardan birisi. Bölgede Arap baharından sonra çok ciddi bir alt-üst yaşanıyor. Bu ortaya çıkan bir dizi güvenlik sorunu var. İki tarafından güvenlik endişesinden dolayı birbirine yakınlaştığını görüyoruz. İki ülkenin güvenlik endişesinden dolayı birlikte hareket etmesi gündeme gelecektir."