İsrail'in İran'a Saldırısı... İran Dışişleri Bakanı Arakçi, Çok Sayıda Mevkidaşı ile Telefonda Görüştü

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, İsrail'in İran'a saldırılarının ardından aralarında Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani'nin bulunduğu çok sayıda mevkidaşı ve yetkiliyle telefon görüşmeleri yaptı.

(ANKARA) - İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, İsrail'in İran'a saldırılarının ardından aralarında Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Fransa Dışişleri Bakanı Jean- Noel Barrot, Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani'nin bulunduğu çok sayıda mevkidaşı ve yetkiliyle telefon görüşmeleri yaptı.

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, İsrail'in İran'a saldırılarının ardından Suudi Arabistan Dışişleri Bakanı Faysal bin Ferhan, Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, İtalya Dışişleri Bakanı Antonio Tajani, Kuveyt Dışişleri Bakanı Abdullah Ali El Yahya, Basra Körfezi İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri Jassim Mohammad al-Budaiwi, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, Irak Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres ve Katar Dışişleri Bakanı Muhammed bin Abdurrahman Al Sani ile telefon görüşmeleri gerçekleştirdi.

"ABD'nin onayı olmadan bu saldırı mümkün olmazdı"

İran Dışişleri Bakanlığı'nın resmi sosyal medya hesabından yapılan paylaşımda, Arakçi'nin Ferhan ile görüşmesine ilişkin, "İran Dışişleri Bakanı, Siyonist rejimin İran'a yönelik saldırganlığını kınayan Suudi Arabistan'ın tutumunu ve çağrıyı takdir ettiğini ifade ederek, 'ABD'nin koordinasyonu ve onayı olmadan bu saldırı mümkün olmazdı' dedi. Arakçi ayrıca, 'Siyonist rejimin başlıca destekçisi olan ABD hükümeti bu hamlenin tehlikeli sonuçlarından sorumludur' dedi. Nükleer tesislere ve yerleşim bölgelerine yönelik saldırıları açık bir saldırganlık olarak nitelendiren Arakçi, 'BM Şartı'nın 51. maddesine göre, saldırıya karşılık vermek İran'ın yasal hakkıdır ve İran İslam Cumhuriyeti Silahlı Kuvvetleri halkın egemenliğini savunacaktır' dedi. İran İslam Cumhuriyeti'nin Nükleer Silahların Yayılmasını Önlenmesi Antlaşması'nın bir üyesi olduğunu kaydeden Arakçi, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Genel Müdürü'nden net bir tutum sergilemesini ve Siyonist rejimin saldırgan eylemini kınamasını istedi" bilgileri yer aldı.

Arakçi-Safadi görüşmesine ilişkin, "Görüşme sırasında Safadi, İran'a yönelik saldırıları BM üyesi bir ülkenin egemenliğinin ağır ihlali ve uluslararası hukuk ile BM Tüzüğü'nün bariz bir ihlali olarak şiddetle kınadı. Arakçi Ürdün'e Siyonist rejimin saldırganlığını kınadığı için teşekkür etti. Arakçi ayrıca İran İslam Cumhuriyeti'nin egemenliğini korumak, halkını ve ulusal güvenliğini korumak amacıyla Siyonist rejimin yasadışı ve korkakça saldırılarına kesin bir kararlılıkla karşılık vereceğini vurguladı" açıklaması yapıldı.

"Tajani, İtalya'nın barış ve istikrarın yeniden tesisi için diyalog sürecini canlandırmaya hazır olduğunu söyledi"

Arakçi'nin İtalya Dışişleri Bakanı Tajani ile yaptığı telefon görüşmesine ilişkin açıklamada şunlar kaydedildi:

"İran Dışişleri Bakanı Seyid Abbas Arakçi, İtalyan mevkidaşı Antonio Tajani ile yaptığı görüşmede, İsrail rejiminin nükleer tesislere yönelik saldırısını ve üniversite profesörlerinin, üst düzey askeri yetkililerin ve masum İranlı kadın ve çocukların şehit edilmesine yol açan yerleşim bölgelerine yönelik saldırılarını uluslararası hukukun açık bir ihlali olarak nitelendirdi. Arakçi, İran hükümeti ve halkının başta Avrupa Birliği olmak üzere uluslararası toplumdan bu canice saldırıları kınamasını beklediğini vurguladı. İran Dışişleri Bakanı, İsrail rejiminin saldırganlığına karşı İran'ın cevabının kesin ve kararlı olacağını söyledi.

İtalya Dışişleri Bakanı da İsrailli yetkililere bu eylemin kabul edilemez olduğunu ve durdurulması gerektiğini söylediğini vurguladı. Antonio Tajani itidal çağrısında bulunarak İtalya'nın bölgede barış ve istikrarın yeniden tesis edilmesi için diyalog sürecini canlandırmaya hazır olduğunu söyledi."

Arakçi-El Yahya görüşmesine ilişkin, "Kuveyt Dışişleri Bakanı Abdullah Ali Al-Yahya, İranlı mevkidaşı Seyid Abbas Araghchi ile yaptığı telefon görüşmesinde Siyonist rejimin İran'a yönelik saldırısını, İran'ın egemenliğinin ağır bir ihlali ve tüm bölgede istikrar ve güvenliği tehlikeye atan uluslararası hukuk ve BM Şartı'nın açık bir ihlali olarak şiddetle kınadı" açıklaması yapıldı.

Arakçi'nin Basra Körfezi İşbirliği Konseyi Genel Sekreteri al-Budaiwi ile yaptığı görüşmeye ilişkin açıklamada, "Bakan Seyid Abbas Arakçi, grup tarafından yayınlanan bildiriye atıfta bulunarak İsrail rejiminin İran'a yönelik saldırılarını kınadı. Budaiwi saldırıları bölgesel gerilimi tehlikeli bir şekilde tırmandıran, uluslararası hukukun ve BM Şartı'nın açık bir ihlali ve bölgesel ve uluslararası barış ve istikrara yönelik açık bir tehdit olarak nitelendirdi. Uluslararası toplum ve BM Güvenlik Konseyi'nin bu tür saldırganlık eylemlerini acilen durdurma ve kınama sorumluluğunu üstlenmesi gerektiğinin altını çizdi" ifadelerine yer verildi.

"Barrot, BM Güvenlik Konseyi'ndeki görüşmelerin durumu yatıştırmaya yardımcı olacağını umduğunu söyledi"

Fransa Dışişleri Bakanı Barrot ile Arakçi'nin telefon görüşmesine ilişkin şu açıklama yapıldı:

"Görüşme sırasında Arakçi, İsrail rejiminin İran'ın ulusal egemenliği ve toprak bütünlüğünü ihlal etmesini, İran'ın nükleer tesislerine ve yerleşim alanlarına yönelik saldırılarını kınadı. Bu saldırılar sonucu birçok üniversite profesörü, üst düzey askeri yetkili ile masum kadın ve çocukların şehit olduğunu belirtti. Bu eylemleri uluslararası hukukun açık bir ihlali olarak nitelendiren Arakçi, tüm hükümetleri bu suçu tereddütsüz şekilde kınamaya çağırdı.

Arakçi ayrıca bazı Avrupa ülkelerinin konuya ilişkin gerekçesiz ve kışkırtıcı tutumunu ve İran'ın barışçıl nükleer programına karşı Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı Yönetim Kurulu tarafından kabul edilen karara verdikleri desteği eleştirdi. Bu kararın, İsrail rejiminin İran'ın nükleer tesislerine saldırısı için bir bahane oluşturduğunu ifade etti. Arakçi, barışçıl nükleer tesislere yönelik her türlü saldırının uluslararası hukuk tarafından kesin bir şekilde yasaklandığını vurgulayarak, Siyonist rejimin bu yasa dışılıktan dolayı sorumlu tutulması ve kınanması gerektiğini belirtti. İran Dışişleri Bakanı, İsrail rejiminin maceraperestliğinin oluşturduğu tehlikeler konusunda küresel farkındalık yaratmak için İran'ın yürüttüğü diplomatik ve uluslararası çabalardan da bahsetti. BM Güvenlik Konseyi üyelerinden, özellikle daimi üyelerden sorumlu bir tutum sergilemelerini istedi ve İsrail'in saldırganlığını güçlü şekilde kınamaya ve hesap vermesini sağlamaya çağırdı.

Fransa Dışişleri Bakanı ise bölgedeki gerilimin artmasından duyduğu üzüntüyü dile getirerek, BM Güvenlik Konseyi'ndeki görüşmelerin durumu yatıştırmaya yardımcı olacağını umduğunu ifade etti."

Arakçi'nin Irak Dışişleri Bakanı Hüseyin görüşmesinde, Hüseyin'in İsrail'in İran'a yönelik saldırısını en güçlü şekilde kınadığı ve taziyelerini sunduğu aktarılarak, "Hüseyin, İsrail rejiminin İran'a yönelik saldırısının Irak kamuoyu ve siyasi çevrelerinin yanı sıra ülkedeki din alimleri ve üst düzey din adamları tarafından da yaygın bir şekilde kınandığına atıfta bulunarak, saldırıları İran'ın egemenliğinin açık bir ihlali, uluslararası hukukun ve BM Şartı'nın bariz bir ihlali ve tüm bölgenin istikrar ve güvenliğine yönelik ciddi bir tehdit olarak nitelendirdi" açıklaması yapıldı.

"BM Genel Sekreteri, müzakerelerin sürdüğü bir dönemde İran'ın nükleer tesislerine saldırıları kınadı"

İran Dışişleri Bakanı Arakçi'nin BM Genel Sekreteri ile yaptığı görüşmeye ilişkin yapılan açıklamada şunlar kaydedildi:

"Görüşme sırasında İran Dışişleri Bakanı, İsrail rejiminin İran'daki birçok noktayı hedef alan askeri saldırganlığının boyutlarından bahsetti. Bu saldırılar arasında askeri üsler, nükleer tesisler ve konut binaları yer aldı; saldırılar sonucunda bazı askeri komutanlar, akademik seçkinler ile masum İranlı kadın ve çocuklar şehit oldu veya yaralandı. Arakçi, BM'nin uluslararası barış ve güvenliği sağlama konusundaki sorumluluğunu yerine getirmesi için acil harekete geçmesi çağrısında bulundu. İran'ın, İsrail rejiminin saldırganlığı ve savaş kışkırtıcılığına karşı BM'nin derhal harekete geçmesi gerektiğini vurgulayan resmi mektupları hem BM Güvenlik Konseyi Başkanı'na hem de BM Genel Sekreteri'ne gönderdiğini belirtti. Arakçi, bu saldırıların, BM'ye üye bağımsız bir devlet olan İran İslam Cumhuriyeti'nin egemenliği ve toprak bütünlüğünün açık bir ihlali olduğunu ve açık bir saldırı eylemi teşkil ettiğini vurguladı.

Dışişleri Bakanı, İran'ın kendini savunma hakkını BM Şartı'nın 51. maddesi çerçevesinde kullanma kararlılığını yineledi ve Güvenlik Konseyi ile BM Genel Sekreteri'ni bu saldırganlığı kuvvetli şekilde kınamaya ve İsrail rejiminin hesap vermesini sağlamak için derhal somut adımlar atmaya çağırdı.

BM Genel Sekreteri ise İsrail'in saldırganlığından duyduğu üzüntüyü dile getirerek, özellikle İran ile ABD arasındaki müzakerelerin sürdüğü bir dönemde İran'ın nükleer tesislerine yönelik saldırıları kınadı. Genel Sekreter, BM mekanizmalarını kullanarak gerginliği azaltma ve bölgede barış ile istikrarı yeniden sağlama konusunda kararlı olduğunu vurguladı."

Arakçi'nin Katar Dışişleri Bakanı Al Sani ile yaptığı telefon görüşmesinde Al Sani'nin İsrail'in İran'a saldırılarını şiddetli kınadığı aktarılarak, "İsrail saldırısında çok sayıda üst düzey askeri komutan, bilim adamı, üniversite profesörü ve masum sivilin şehit olması nedeniyle Katar Emiri ve Hükümeti'nin İran Hükümeti ve halkının yanı sıra İranlı mevkidaşına derin taziye ve başsağlığı dileklerini iletti. Katar hükümetinin bu hassas ve kritik dönemde İran hükümeti ve halkının yanında olduğunu vurguladı. İsrail rejiminin İran'a yönelik saldırılarını İran'ın egemenliğinin ve toprak bütünlüğünün açık bir ihlali, uluslararası hukukun ve BM Tüzüğü'nün bariz bir ihlali ve tüm bölgenin istikrar ve güvenliğine yönelik ciddi bir tehdit olarak nitelendirdi" açıklaması yapıldı.

Kaynak: ANKA / Güncel
title