İsrail'in Gazze'deki Şifa Hastanesine saldırıları ve Filistinlilerin dramı
İsrail'in, 18 Mart'tan bu yana Gazze'nin kuzeyindeki Şifa Hastanesine ve çevresine düzenlediği saldırılar ve kuşatmadan kaçan Filistinlilerin anlattıkları, yaşadıkları dramın büyüklüğünü gözler önüne serdi.
İsrail'in, 18 Mart'tan bu yana Gazze'nin kuzeyindeki Şifa Hastanesine ve çevresine düzenlediği saldırılar ve kuşatmadan kaçan Filistinlilerin anlattıkları, yaşadıkları dramın büyüklüğünü gözler önüne serdi.
İsrail ordusu, çoğunluğu kadın ve çocuklardan oluşan yüzlerce Filistinliyi hastane ve çevresini terk ederek Gazze Şeridi'nin güneyine göçe zorladı.
Şifa Hastanesinden aç ve bitap bir şekilde yola düşen onlarca kadın, erkek ve çocuk, Gazze'nin orta ve güney kesimlerine gitmek için sahil şeridi boyunca uzanan Er-Reşid Caddesi'nin yolunu tuttu.
AA'nın mikrofon uzattığı Filistinliler, Şifa Hastanesi ve çevresinde yaşananlara dair korkunç tanıklıklarda bulundu.
Üçüzleri yetersiz beslenme nedeniyle ancak 2'şer kilo geliyor
Şifa Hastanesi çevresinde yaşayan ancak İsrail'in bölgeyi terk etmelerini istemesi üzerine üçüzleriyle güneye göç etmek zorunda kalan Nüzhe Avde, Gazze'nin kuzeyinde yaşanan kıtlığın tasavvur bile edilemeyeceğini söyledi.
Avde, İsrail askerlerinin, evlerini kuşattığını, erkekleri ve gençleri çıplak bir şekilde dışarı çıkmaya zorladığını, kadınlardan ise derhal güneye gitmelerini istediğini belirtti.
Filistinli kadın, "Kuzeyde yiyecek yok, içecek yok. 3 çocuğumun yiyeceğe, suya ve bakıma ihtiyacı var. Her biri ancak 2 kilo geliyor, 8 aylık olduklarına kimse inanmıyor, 2-3 aylık gibi duruyorlar." dedi.
İsrail ordusu, Şifa Hastanesine büyük zarar verdi
Yol boyunca en az 15 tank gördüğünü söyleyen üçüz annesi kadın, doğuya gitmek isteyenlere ateş açıldığını ve güneye gitmek zorunda bırakıldıklarını, yolda ölü ve yaralılar gördüğünü kaydetti.
Avde, Şifa Hastanesindeki toplu mezarların tankların saldırısına uğradığını, buldozerlerle de cesetlerin dışarı çıkarıldığını aktardı.
Şifa Hastanesinin ameliyathane binasının, morg ile gasilhane binasının bir kısmının buldozerlerle yıkıldığını, İsrail tanklarının ise acil servis önünde beklediğini kaydeden Avde, "Şifa Hastanesinde kuşatma altında olduğumuz 4 gün boyunca yemek yemedik, sadece tuzlu su içiyorduk." diye konuştu.
"Ölümü 100 defa gördük"
Hastane çevresindeki evini bırakıp güneye gelenlerden adını vermeyen bir diğer kadın da 4 gündür yiyecek, içecek ve elektriksiz olduklarını, evden dışarı her çıktıklarında topçu ateşine maruz kaldıklarını anlattı.
Bu durum nedeniyle güneye göç etmeye karar verdiklerini söyleyen kadın, "İsrail askerleri yarım saat kadar bizi durdurdu ve yanımızdaki erkekleri alıkoydu. Korku dolu anlar yaşadık. Durum çok kötü, ölümü 100 defa gördük." dedi.
"Çocuklarım için güneye geldim"
Güney bölgesine 3 çocuğuyla gelen bir diğer Filistinli kadın, İsrail ordusunun her yeri bombaladığını ve yerle bir ettiğini söyledi.
Bombardımandan kaçmak için değil çocuklarına yiyecek bulmak için güneye geldiğini söyleyen Filistinli anne, şöyle devam etti:
"Çocuklarıma yedirecek bir şey bulamaz oldum. İnsanlar insani yardımlara ulaşamıyor. Bunlara ulaşmak isteyenler ya öldürülüyor ya yaralanıyor. Komşular olarak birbirimize yardım ederek geçiniyorduk. Biz büyükler dayanıyoruz ama çocuklarımızın ihtiyaçlarını en basitinden de olsa karşılamamız gerekiyor."
Şifa Hastanesinde büyük yıkım olduğunu anlatan kadın, "Şifa Hastanesi toparlanmaya çalıştıkça onu tekrar yıkıyorlar." dedi.
"5 aydır insan gibi yemek yemedim"
Göç edenlerden bir diğer kadın ise Şifa Hastanesi çevresinden çıkışlarının bir mucize olduğunu söyledi.
"Kaçmayı nasıl başardık bilmiyorum. Korkuyla koşuyorduk. İsrail keskin nişancılarının ateşi altında bölgeyi terk ettik." diyen kadın, Şifa Hastanesi ve çevresindeki durumun tam bir yıkım olduğunu dile getirdi.
Filistinli kadın, "5 aydır, insan gibi yemek yiyemedim. Çocuklarıma küçük bir lokma ekmek veremedim. Gazze'de hayat kalmadı." diye konuştu.