Haberler

Isparta Davasıyla İlgili Avukat Yüzer'den Açıklama: Mahkeme Sanki Trafik Kazası Gibi Karar Verdi

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Isparta'da 8 yıl önce, 57 kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazayla ilgili açılan dava dün sonuçlanırken, kazada yaşamını yitirenlerden Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Araştırma Görevlisi Özgen Berkol Doğan'ın ailesinin avukatı Şehnaz Doğan Yüzer, mahkemenin sanıklara sanki 'trafik kazası' gibi ceza verdiğini söyledi.

Isparta'da 8 yıl önce, 57 kişinin ölümüyle sonuçlanan uçak kazayla ilgili açılan dava dün sonuçlanırken, kazada yaşamını yitirenlerden Boğaziçi Üniversitesi Fizik Bölümü Araştırma Görevlisi Özgen Berkol Doğan'ın ailesinin avukatı Şehnaz Doğan Yüzer, mahkemenin sanıklara sanki 'trafik kazası' gibi ceza verdiğini söyledi.

Isparta Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın dün yapılan 29'uncu duruşmasında, 20 sanıktan 8 kişiye çeşitli hapis cezaları verildiği, 12 kişinin ise beraat ettiği kararı temyiz edeceklerini belirten Şehnaz Doğan Yüzer, "Bu kaza pek çok ihmalkar davranışların bir araya gelmesiyle olmuştur. Sıradan bir trafik kazası gibi değerlendirilerek verilen kararı Yargıtay'a taşıyacağız" dedi.

HUKUK HATALARINA RAĞMEN ÖNEMLİ

Avukat Şehnaz Doğan Yüzer'in, Isparta Ağır Ceza Mahkemesi'nin uçak kazası davasında verdiği kararla ilgili değerlendirmeleri şöyle:

"Bu karar Türkiye'de yaşanan uçak kazaları ile ilgili olarak açılan davada, eksik ve yanlışları, son derece hukuk hataları olmakla birlikte önemli bir karardır. Zira ülkemiz, Devlet Denetleme Kurulu Raporu'nda da belirtildiği gibi uçak kazaları açısından ön sıralarda yer almasına rağmen, bugüne kadar meydana gelen kazalar 'pilotaj hatası' denilip kapatılmış ya da vefat nedeniyle düşmüştür diye kararlar verilmiştir.

PİŞMANLIK YOK, BİLİNCİNDE DEĞİLLER

Bu açıdan bakıldığında bir karar verilmiş olması önemlidir. Yerel mahkemenin açıkladığı kısa kararda tek kabul edebileceğimiz husus, sanıkların pişmanlık göstermedikleri, olayın vahametinin bilincinde olmadıklarıdır. Diğer yönleri ile bu kararı biz de Yargıtay'a taşıyacağız. Zira yerel mahkeme bu kararı, adeta bir trafik kazası gibi değerlendirip hüküm kurmuştur. Oysa bu kaza pek çok ihmalkar ve umursamaz davranışların bir araya gelmesi ile olmuştur. Sıradan bir trafik kazası gibi düşünülmemesi gerekir.

MAHKEME BAZI SANIKLARI HİÇ GÖRMEDİ

Yerel mahkeme, 57 canın gittiği davada, kendiliğinden mahkemeye gelmeyen tüm sanıkların savunmalarını talimat yoluyla almış, kazayı dahi bilmeyen/hatırlamayan hakimlere iddianame göndererek sanık ifadesi almasını istemiş, mahkeme kapısına kadar gelen tanığı dinlememiş, talimat yazdırmıştır. Öyle ki düşen uçağı o gün kullanan ve 'yalancı tanık' olmaktan mahküm olan iki pilotu yerel mahkeme hiç görmemiştir. Üstelik bu dava çok zor açılmış, sürekli kovuşturmama kararlarına itirazlar sonucunda ek iddianamelerle yargılama sürmüştür. Bu iki pilot da asliye ceza mahkemesi ve ağır ceza mahkemesi arasında gidip geldikten sonra Yargıtay'ın ağır ceza mahkemesini görevlendirmesi ile dosyaya sanık olarak eklenebilmiştir.

YARGITAY BU KARARI BOZACAKTIR

Özetle, yerel mahkeme de maalesef bu vahim olayın bilincine varamamış, 5.5 yıl süren oyalayıcı bir yargılama ile kazayı unutturmaya çalışmıştır. Oysa yargılanan tüm sanıklar, eğitimli ve uzman kişilerdir. Yaptıkları ihmal ve hatanın nasıl sonuçlanacağını bilebilecek konumdadırlar. Uçağı kiralayan Atlasjet'in sahibi bile kendi şirketinin yetkilisi ile uçak sahibi World Focus Havayolları'nın kendilerini aldattığı söylemiş, 'Arızalı uçağı bize kiralamışlar' demiştir. Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü'nün (SHGM) kazadan önceki 2 yıl ve kazadan sonra yaptığı tüm denetlemelerde pek çok bulgu tespit etmesine, 'şirket yedek parça alamıyor, kazalara neden olabilir' demesine, 'bu şirket borçlarını ödeyemeyecek durumda' diye rapor vermesine rağmen hiç bir yaptırım uygulamamış olması, sürekli süre uzatması sonucunda bu kaza meydana gelmiştir. Üstelik ELT cihazı da olmayan bu alana ilk defa, üstelik gece giden merhum pilotların eğitimleri de eksiktir. Bu tespit de SHGM raporlarında vardır. Keza bu şirketlerin kayırıldığı, yaptırım uygulanmadığı DDK raporunda yer almıştır.

Bu kapsamda yerel mahkemenin, tamamen yanlı olarak hazırlanan, pek çok kapatma, gizleme içermesine karşın bazı gerçekleri kapatamayan Kaza Kırım Raporu'nu dahi dikkate almadan, olağan ve aniden gelişen bir trafik kazası gibi karar vermesi, bilinçli taksir hatta olası kast hükümlerini uygulamamış olması bize göre yanlıştır, eksiktir. Mevcut ceza yasamıza ve usül yasamıza aykırıdır. Bu kararın Yargıtay tarafından bozulacağına, adaletin tecelli edeceğine inanıyoruz." - Isparta

Kaynak: Demirören Haber Ajansı / Güncel
THY, İstanbul Havalimanı'ndan 38 seferini iptal etti

THY, İstanbul için 38 seferin iptalini duyurdu

İçişleri Bakanlığı tarafından Tunceli ve Ovacık Belediyelerine kayyum atandı

İçişleri Bakanlığı tarafından Tunceli ve Ovacık Belediyelerine kayyum atandı

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Görevden uzaklaştırılan başkandan provokatif açıklama

Tunceli ve Ovacık Belediyesi'ne kayyum atanmasının ardından belediye önünde protestolar başladı

Kayyum kararının ardından belediye önünde protestolar başladı

title