Haberler
İstanbul'daki aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedeni bulundu

Aile katliamında 3 kişinin daha cansız bedenine ulaşıldı

Olay iddia: 7 kişiyi öldürüp intihar eden cani 'Karım beni aldatıyor' demiş

7 kişiyi öldüren cani tek bir cümle sarf edip silahına sarılmış

CHP'li Karabat'tan gündem yaratacak iddia: 200 TL'ye tüm kimlik bilgileriniz satılık

CHP'li isim video paylaşıp skandal bir iddiada bulundu

Görüntü Türkiye'den! Yolun ortasında donan at, kaskatı kesildi

At donduran soğuk

Isparta'daki Fetö/pdy Davası

Haberler
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Isparta'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik operasyon kapsamında haklarında dava açılan ve aralarında eski Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu ile bazı eski rektör yardımcılarının da bulunduğu 52'si tutuklu 130 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Isparta'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik operasyon kapsamında haklarında dava açılan ve aralarında eski Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Rektörü Prof. Dr. Hasan İbicioğlu ile bazı eski rektör yardımcılarının da bulunduğu 52'si tutuklu 130 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Isparta 1. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşma, sanık sayısının fazlalığı nedeniyle adliyenin konferans salonunda görüldü.

Duruşmaya, aralarında eski SDÜ Rektörü Prof. Dr. İbicoğlu, eski rektör yardımcıları Prof. Dr. Şakir Şahin, Prof. Dr. Süleyman Seydi, Prof. Dr. Talip Türcan, Prof. Dr. Hüseyin Akyıldız, eski Bilgi İşlem Dairesi Başkanı Halil Karakoç, eski Tıp Fakültesi Araştırma ve Uygulama Hastanesi Başhekimi Prof. Dr. Tuğrul Sezer, iş adamları Bedri Ayhan, Alper Bayhan, Özcan Pınarcı, örgütün sözde "Isparta Bölge İmamı" olduğu iddia edilen Osman Demirhan'ın da bulunduğu 52 tutuklu sanık ile 64 tutuksuz sanık katıldı. Tutuksuz sanıklardan eski Isparta Valisi Memduh Oğuz ise duruşmaya gelmedi.

2 hafta sürmesi planlanan duruşmaların ikinci gününde ilk savunmayı, üniversiteden, içinde 2011 seçimleri öncesi MHP'li bazı siyasilere ait cinsel içerikli görüntülerin olduğu hardiskler ile bazı belgeleri kaçırmaya çalışırken yakalanan eski SDÜ Bilgi İşlem Daire Başkanı Halik Karakoç yaptı.

Karakoç, savunmasında, iddianamede, operasyonda ele geçirilen bilgi, belge ve materyallerin SDÜ'ye ait olduğunun belirtildiğini ancak savcılık tarafından kendisine verilen yazıda bunların SDÜ'ye ait olmadığının yazıldığını, bu nedenle de iddianamede bu ifadelerin düzeltilmesini istedi.

Söz konusu materyalleri kurum dışına çıkarmadığını öne süren Karakoç, kendisine yönetilen suçlarla 130 kişinin zan altında bırakıldığını savundu.

Karakoç, Mahkeme Başkanı Mustafa Yazıcı'nın, hardisklerde ele geçirilen MHP'li siyasilere ait görüntülere ilişkin sorusuna ise "MHP'li siyasilerin video görüntülerinin benim tarafımdan kaydedildiği iddia ediliyor. Oysa bu videoların yayınlandığı tarihle benim bilgisayarımda bulunduğu iddia edilen tarih arasında fark var. Bana böyle bir suç atılmasını anlamış değilim." cevabını verdi.

Karakoç, iddianamede geçen diğer suçlamalara ilişkin savunmasını daha sonra yapacağını kaydetti.

Örgütün Isparta'daki sözde "mütevelli heyeti"nde üst düzey yönetici olduğu gerekçesiyle yargılanan tutuklu sanık iş adamı Ali İhsan Altınok da FETÖ'nün 15 Temmuz'da gerçekleştirdiği darbe girişimini kınadı.

Kendisine yöneltilen suçlamaları kabul etmeyen Altınok, "Benim yıllardır bu yapı karşısında olduğumu Isparta kamuoyu bilir. Ben evlerde toplantılara katılmadım. Esnaflığım boyunca hiç ilişkim olmadı. Mütevellinin ne olduğunu da iddianameden öğrendim. Ben üç katlı yurt yaptırdım. 8 yıl önce bu yurdu hafız yetiştiren Mekke Eğitim Vakfına verdim. Bu yapının içinde olsam onlara verirdim." diye konuştu.

Altınok, yaşlılık ve sağlık sorunlarını nedeniyle tahliyesini istedi.

Sağlık sorunları nedeniyle oturarak savunma yapan tutuklu sanık iş adamı Bedri Ayhan ise sözlerine "İlk olarak darbeyi düşünen, yapan, düğmeye basan her kimse Allah onun belasını versin. Paralel devlet yapısı kurmak isteyen her kimse, kim terör örgütü kurduysa Allah onun belasını versin. Darbelerden en çok etkilenen kişi burada benim." şeklinde başladı.

Kendisine atfedilen, sözde mütevelli heyetinde üst düzey yöneticiliği kabul etmediğini belirten Ayhan, FETÖ'ye bağlı olduğu gerekçesiyle kapanan Altınbaşak Eğitim Kurumları'nın hisselerini 2000 yılında devrettiğini, söz konusu kurumun yöneticiliğini hiç yapmadığını öne sürdü.

Ayhan, "SDÜ'ye onayı olmadan personel alınmadığı" yönündeki iddiaları ise kabul etmedi.

FETÖ elebaşısı Gülen ile görüşmediğini iddia eden Ayhan, sağlık sorunları ve yaşlılığı nedeniyle tutukluğuna son verilmesini talep etti.

İş adamı Muammer Görgeç de sözde üst mütevelli üyeliğini reddederek, hayatı boyunca hiçbir terör örgütüne üye olmadığını savundu. "Kim devletine ihanet içindeyse Allah onun belasını versin." diyen Görgeç, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimini lanetledi.

Görgeç, iddianamede geçen 2 ABD ziyaretinden birinin iş, diğerinin ise kızının yabancı dil eğitim için gerçekleştiğini öne sürdü. Mahkeme Başkanı Yazıcı'nın, "Yaptığı savunmanın emniyetteki ifadeleriyle çeliştiğini" söylemesi üzerine Görgeç, "Emniyette ifademi gece yarısı aldılar. İfademi hatırlamıyorum." dedi.

"Toplantılara eski vali Oğuz da katılıyordu"

İş adamı Mustafa Altıniş ise davadaki sanıklarla iş ortaklığı nedeniyle ilişkili olduğunu savundu.

Söz konusu iş adamları ile 2010 yılından itibaren zaman zaman Altınbaşak Eğitim Kurumlarındaki yemekli toplantılara katıldığını belirten Altıniş, "Burada genelde Allah, din, peygamber üzerine konuşulurdu. Konuşmayı Osman Demirhan yapardı. Osman Demirhan'ı da oradan tanırım" dedi.

Altıniş, Mahkeme Başkanı Yazıcı'nın "Bu toplantılarda FETÖ elebaşısı Gülen'den bahsediliyor muydu?" sorusuna "zaman zaman" şeklinde cevap verdi.

Bu toplantılara eski Isparta Valisi Memduh Oğuz'un da katıldığını anlatan Altıniş, burada kendilerinden yoksul insanlara yardım için para toplandığını, 2013 yılında da talep edilen para miktarının artmasının ardından ise artık toplantılara gitmemeye başladığını iddia etti.

Sanık iş adamı Abdullah Nuri Yolcu da mobilyacılık yaptığını, davada adı geçen sanıklarla genellikle bu nedenle irtibatlı olduğunu söyledi.

Isparta Yükseköğrenim Sosyal Kalkındırma, Eğitim ve Kültür Derneğinin faaliyetleri üzerinden FETÖ'ye finansman sağlandığı suçlamalarını kabul etmeyen Yolcu, derneği, 2012 yılında SDÜ'deki proje yarışmalarında, proje üreten girişimcilere maddi destek sağlamak, tanınmış şarkıcıları SDÜ'ye çağırarak öğrencilerle buluşturmak gibi amaçla kurduklarını iddia etti.

Yolcu, "Derneğin neden kapatıldığına" ilişkin soruya "Dernek yöneticilerinden Adem Demiralay'ın yöneticisi olduğu IYAŞ AVM'nin alçı tavanı çökmüş. Bir yerel internet haber sitesi de bu olayla ilgili yayınladığı haberlerden dolayı Demiralay ile ters düşmüştü. Daha sonra bu site dernekle ilgili bir makbuzu yayınlayıp yanlış işler yapılıyor gibi haber yapınca biz de 'demek ki biz yanlış yapmışız. Isparta'da bu tür faaliyetlere gerek yok' düşüncesiyle derneği kapattık." yanıtını verdi.

Mahkeme Başkanı Yazıcı'nın, "Eski SDÜ Rektörü İbicioğlu ile görüşüp görüşmediğine" ilişkin sorusuna ise Yolcu, "Rektörlük seçimlerinin ardından Isparta Genç İşadamları Derneği olarak hayırlı olsun ziyaretine gittik. Sadece bu şekilde görüşmemiz oldu. Dernek olarak rektörle konuşan genelde Adem Demiralay'dır." cevabını verdi.

Yolcu, Mahkeme Başkanı Yazıcı'nın "FETÖ'nün darbe girişiminin ardından tutuklanan eski Isparta Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürü Peyami Baykara ile telefonla görüşme sebebin nedir?" sorusuna ise "Baykara'nın makam odasındaki mobilyaların değiştirilmesi ve tefrişatı ile ilgiliydi." yanıtını verdi.

Mahkeme heyeti, sanık savunmalarının alınmasına yarın devam edilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.

Kaynak: AA / Güncel
title