İslam'da Mezhebler ve Ehl-i Beyt Sevgisi Paneli

Sivas'ta Cem Vakfı Sivas Şubesi tarafından "İslam'da Mezhebler ve Ehl-i Beyt Sevgisi" paneli düzenlendi.

Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlenen program saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başladı.

Cem Vakfı Sivas Şube Başkanı Ali Dağ, burada yaptığı konuşmada, İslam aleminde mezheplerin din haline geldiğini belirtti. Bu durumun büyük sorunlar ortaya çıkardığını aktaran Dağ, "İslam'da mezhebler ve ehl-i beyt sevgisini doğru anlamak ve anlatmak adına, bu yaraya parmak basmak adına bu paneli düzenledik." dedi.

İslam aleminde mezhep savaşları yaşandığını dile getiren Dağ, şöyle devam etti:

"Müslümanlar olarak bizler başkalarını suçlamaktan vaz geçip içine düştüğümüz tuzaktan bir an önce kurtulmalı ve kardeş olmalıyız. Aksi takdirde bizi daha büyük kargaşalar beklemektedir. Münakaşaya sebep olan kurumları en aza indirerek, birlik ve beraberliğimizi pekiştirecek hususları öne çıkararak iri ve diri olmalıyız. İlerleyen zamanlarda birliğimizi, beraberliğimizi, sevgiyi, hoşgörüyü, temel hak ve özgürlükleri kendine şiar edinen Cem Vakfı Sivas Şubesi olarak bizler daha faydalı paneller düzenleyeceğiz."

Konuşmanın ardından Cumhuriyet Üniversitesi (CÜ) İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ali Avcu yönetiminde, CÜ İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Metin Bozkuş, Diyanet İşleri Başkanlığı Din İşleri Yüksek Kurulu Başkan Vekili Doç. Dr. Cenksu Üçer, Alevi-İslam İnanç Hizmetleri Başkanı Eşref Doğan ve eski Alevi-İslam İnanç Hizmetleri Başkanı Celal Özer'in konuşmacı olarak katıldığı panele geçildi.

Avcu, Türkiye'nin hassas bir süreçten geçtiğini söyledi. İslam'da mezheblerin önemli olduğunu ancak günümüzde daha önemli konuma geldiğini belirten Avcu, şunları kaydetti:

"Bizi kaynaştıran ehl-i beyt sevgisidir. Bu anlamda Alevi ve Sünni'nin de ehl-i beyt sevgisi noktasında birbirinden farkı yoktur. Aslında bizim Anadolu'da birlik ve beraberliğe her zaman ihtiyacımız var. Bu birlik ve beraberliği sağlayabileceksek bunun harcı ehl-i beyt sevgisidir. Bizim üst kimliğimiz İslam dinidir. Ama yaklaşık 250 yıldır batılı çalışmaların Orta Doğu üzerinde yapmaya çalıştığı alt kimlikleri üst plana çıkarmak. Mezheplerimiz bizim zenginliğimiz ve alt kimliğimizdir. Ama ortak paydamız İslam'dır. Bu ortak payda içinden birbirimizle kavga etmeden uzlaşarak fikirlerimizi paylaşabiliriz. Bizim alt kimlikleri yücelten bir anlayışa değil de yukarıda birleşebileceğimiz bir din anlayışına ihtiyaç var."

Avcu'nun konuşmasının ardından Bozkuş ve Üçer, mezhepler konusunda, Doğan ve Özer de ehl-i beyt sevgisi konusunda sunum yaptı.