İşitme Taraması, Bebekleri Sağır Olmaktan Kurtarıyor
İzmir İl Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından kentteki 36 hastanede 45 bin 448 yeni doğan bebeğe uygulanan 'Yenidoğan İşitme Taraması' sayesinde 429 bebeğin sağır olmaktan kurtulduğu bildirildi.
İzmir İl Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından kentteki 36 hastanede 45 bin 448 yeni doğan bebeğe uygulanan ' Yenidoğan İşitme Taraması' sayesinde 429 bebeğin sağır olmaktan kurtulduğu bildirildi.
Sağlık Bakanlığı, Türkiye genelinde yeni doğan bebeklerde işitme kaybının önüne geçmek için, geçen yıl tüm devlet hastanelerinde ' Yenidoğan İşitme Taraması' projesini başlattı. Kısa zaman içinde olumlu sonuç veren proje İzmir'de de 36 hastanede uygulandı. İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü ekipleri tarafından geçen yıl 45 bin 448 yeni doğan bebeğe işitme taraması yaptı. İşitme kaybı tanısı konulan 429 bebek hemen tedaviye alındı. Gerekli rehabilitasyon ve kullanılan cihazlar sayesinde 429 bebek işitme engelli olmaktan kurtarıldı.
'HEMEN TEDAVİYE ALDIK'
İzmir İl Halk Sağlığı Müdürü Doç. Dr. Mustafa Tözün, Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre, dünyada 600 milyon işitme engelli birey olduğunu söyledi. Türkiye'de ise her yıl bin sağlıklı yeni doğan çocuktan birinin işitme kaybı ile dünyaya geldiğini belirten Doç. Dr. Tözün, Sağlık Bakanlığı'nın yürüttüğü Yenidoğan İşitme Taraması Programı ile işitme kaybı olan bebeklerin doğumdan hemen sonra belirlenerek, tedavi edildiğini söyledi.
GEÇ KALINMASI RİSKLİ
Türkiye'de işitme kaybıyla doğan çocuklarda bu rahatsızlığın çoğunlukla 3 yaş civarında teşhis edildiğini kaydeden Doç. Dr. Tözün, bu kadar geç kalınmasının en büyük nedeninin, anne ve babaların erken teşhis yöntemleri hakkında yeterli bilgiye sahip olmaması olduğunu söyledi. Tedavi edilmeyen ya da geç fark edilen işitme kayıplarının ilerde çocukların psikolojik gelişimine etki edebilecek kalıcı hasarlar yaratabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Mustafa Tözün, kalıcı hasarların önlenmesi adına işitme tarama testi yapılmasının çok önemli olduğuna söyledi.
KALICI HASARLARIN ÖNÜNE GEÇTİK
Anne babalardan daha duyarlı olmalarını isteyen Doç Dr. Tözün konuşmasına şöyle devam etti:
"İşitme kaybı ile doğan, ya da doğumdan sonra işitme kaybına sebep olabilecek bir hastalık geçiren çocuklar, eğer zamanında teşhis edilmez ve tedaviye alınmazsa, ileride psikolojik ve sosyal gelişmeleri yetersiz birer birey olurlar. Eğitim ve sosyal uyum açısından yaşıtlarının gerisinde kalırlar. Bu durumda da bu çocuklarımız, işitme kaybı olan bir insan olmaktan çıkar ve psikolojik sorunları olan, sosyal hayatla uyumsuz bir özürlü haline gelir. Sonuçta, toplumda üretken bir birey olarak yerini alamaz. Hayatı boyunca çevresinin ve sosyal güvenlik kuruluşlarının özel desteğine ihtiyaç duyan bir birey olur. Bu nedenle işitme kaybı olan bebeklerin erken tanı ve tedavisi, ileride oluşabilecek kalıcı hasarların önlenmesi adına çok önemlidir. Bu yüzden doğumdan sonra bebeklere mutlaka işitme tarama testi yapılması gerekir." - İzmir