Haberler
Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat: Yoğun savaşa hazırlanın

Netanyahu'dan orduya Orta Doğu'yu cehenneme çevirecek talimat

Türkiye sınırında kritik gelişme: Muhalifler, ikinci büyük kenti ele geçirmek üzere

Türkiye sınırında kritik gelişme! Muhaliflerin ikinci büyük kenti geçirmesi an meselesi

İslam Memiş uyardı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Kritik uyarı: Sadece dolar değil sahte euro da var

Fuhuşa zorlanan 17 yaşındaki kızın anlattıkları kan dondurdu: Günde 180 kişi ile birlikte oluyordum

Günde 180 kişiyle birlikte olmaya zorlamışlar

Firari Zindaşti ile 20 sanığın yargılanmasına devam edildi

Haberler
Güncelleme:
Haberler
Twitter'da Paylaş Facebook'da Paylaş WhatsApp'da Paylaş

Firari İran uyruklu Naci Şerifi Zindaşti ile aralarında polislerinde yer aldığı 20 sanığın yargılanmasına devam edildi.

Firari İran uyruklu Naci Şerifi Zindaşti ile aralarında polislerinde yer aldığı 20 sanığın yargılanmasına devam edildi. Duruşmada savunma yapan sanık polisler, Zindaşti'ye bilgi sızdırdıklarına dair iddiaları kabul etmedi.

Kırmızı bültenle aranan İran uyruklu Naci Şerifi Zindaşti ile aralarında polislerin de yer aldığı 20 sanığın yargılanmasına devam edildi. İstanbul 40'ıncı Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya tutuklu sanıklar Efkan Öveç ve Cem Dursun SEGBİS ile katılırken, bazı tutuksuz sanıklar duruşma salonunda hazır bulundu.

"GÖRÜŞMELERİMİZ TAMAMEN CİNAYETİ ÇÖZME AMAÇLI"

Zindaşti ve adamlarına bilgi sızdırdığı iddia edilen polislerden sanık Fatih Y. savunmasında, "Zindaşti ile kızı ve yeğeninin 2014'te öldürülmesi olayı sebebiyle tanıştık. Görüşmelerimiz tamamen cinayeti çözme amaçlı maktul yakını ilişkisi kapsamında oldu. Zindaşti'nin ofisinde memur arkadaşlarımla birlikte görüştük. Bireysel anlamda kesinlikle bir irtibatım olmadı. Zindaşti ile irtibatım cinayetle başlamıştır, operasyonla bitmiştir. Ali Ekber Akgün cinayeti nedeniyle Hollanda'ya gittik. Emniyet amirimiz ile gittik. O dönem Hacı Osman Sezen ile Zindaşti'nin kızı ve yeğeninin cinayetleri meçhuldü. Orhan Ünğan sürekli sürekli bu konularla ilgili bizi arıyordu, cinayeti kendisinin yapmadığını, bilgi, belge vereceğini söylüyordu. Orhan Ünğan ile mesafem neyse Zindaşti ile de mesafem aynıydı. Hollanda ile bilgi alış verişi yapılıyordu. İdari görevlendirmeyle gittik oraya. Amacımız konuşup cinayetleri aydınlatmaktı. Orhan Ünğan bizi Hollanda'dan arabayla aldı, Belçika'ya gittik. Orhan Ünğan o dönem şüpheli değildi, sadece cinayette adı geçen bir kişiydi. Verebileceği bir bilgi var mı diye görüştük. Orhan Ünğan dilekçe yazıp bizi hedef gösterdi. Aralarındaki husumet bize sıçradı" ifadelerini kullandı.

"EMNİYETTE GÖRÜŞMEMENİZİN NEDENİ KENDİSİNİN HEDEFTE OLMASIYDI"

Cinayet Büro Amirliği'nde olay zamanı polis memuru olarak görev yapan emekli polis sanık Gönen K. ise savunmasında, "27 yıl polislik yaptım. Bu dosyada yaşadığım sıkıntı beni emekli olmaya sevk etti. Zindaşti'nin kızı ve yeğeninin öldürülmesi dosyasına cinayetten 4 ay sonra birim amirimin talimatı ile başladım. Dosya savcısı ile beraber görev yaptım. Kendisine bu dosyanın cinayet büro amirliğinin yetkisinin çok çok üstünde olduğunu ifade ettim. Savcı, 'görevden mi kaçıyorsun?' diye sorunca 'birçok bilgiye ulaşamayacağım ama elimden geleni yapacağım' dedim. O sırada çok fazla konuşulmaya başlamıştı bu dosya. İfadelerin savcılık tarafından alınmasını sağladık. Dosya mahkemeye sunuldu. Sadece görevimi yaptım. Görevimi en iyi şekilde layıkıyla yaptım. Zindaşti ya da bu olayda ismi geçen kimseyle irtibatım olmadı. Zindaşti ile Nish İstanbul'da defalarca görüştük. Emniyette görüşmemenizin nedeni kendisinin hedefte olmasıydı, başına bir şey gelmesini istemememizdi" şeklinde konuştu.

Tutuklu sanıklar Efkan Öveç ve Cem Dursun'un tutukluluk halinin devamına karar veren mahkeme, duruşmayı eksikliklerin giderilmesi için erteledi.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, şüpheli Naci Şerifi Zindaşti'nin, 3 kişiyi 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan üçer kez ağırlaştırılmış müebbet hapsi istenirken, 'suç işlemek amacıyla örgüt kurmak' suçundan 3 yıldan 9 yıla, 'birden fazla kişiyle silahla tehdit' suçundan 1 yıldan 2,5 yıla, 'silahla kasten yaralamaya teşebbüs' suçundan 3 aydan ile 9 aya ve 'resmi belgede sahtecilik' suçundan da 2 yıldan 5 yıla olmak üzere toplam 6 yıl 3 aydan 17 yıl 3 aya kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. İddianamede, şüpheli Ali Koçak'ın iki kişiyi 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ikişer kez, Ekrem Öztunç, İlker Dağlı, Tolga Hakan Ceyhan, Efkan Öveç ve Cem Dursun'un da aynı suçtan birer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması istendi. Savcılıkça hazırlanan iddianamede, polis memurlarının da aralarında bulunduğu diğer şüphelilerin de 'örgüt üyeliği, örgüt adına suç işlemek' 'suç üstlenme', 'verileri aykırı olarak ele geçirme', 'silahla tehdit ve görevi kötüye kullanma' gibi suçlardan 9 ay ile 22 yıl 6 ay arasında değişen oranlarda hapse mahkum edilmesi talep edildi.

(İrem Demir - Sema Demir/İHA)

Kaynak: İhlas Haber Ajansı / Güncel
title