İnternetten Satışa Çıkardığı Bilgisayar Başına Dert Oldu
İzmir'de Mustafa Orhan isimli vatandaş, internetten aldığı bir dizüstü bilgisayarı yine internet üzerinden satışa çıkarınca 'hırsızlık' suçlamasıyla karşı karşıya kaldı.
İzmir'de Mustafa Orhan isimli vatandaş, internetten aldığı bir dizüstü bilgisayarı yine internet üzerinden satışa çıkarınca 'hırsızlık' suçlamasıyla karşı karşıya kaldı. Futbol hakemi olan Orhan, 2 yıl süren davanın ardından suçsuz olduğunu ispatlayabildi.
2008 yılında internette bir alışveriş sitesinden bilgisayar satın alan Mustafa Orhan, kısa bir süre sonra gereksiz olarak gördüğü için aynı internet sitesinden bilgisayarı satışa çıkardı. Bu tarihlerde İstanbul'da evi soyulan ve bilgisayarı kendi evinden çalınan bilgisayar zanneden bir vatandaş, internet sitesinde hesabı bulunan Mustafa Orhan hakkında suç duyurusunda bulunarak dava açtı. Hayatı kabusa dönen Orhan, "2008 yılında bir bilgisayar almıştım internet üzerinden. Daha sonra ihtiyacım olmadığı gerekçesiyle yine internet üzerinden satmak istedim. Bilgisayar satıldıktan 4 ay sonra çalıntı olduğu ihbarı gelmiş. İstanbul'da evi soyulan bir kişi bilgisayarın kendisine ait olduğunu belirterek savcılığa suç duyurusunda bulunmuş. Bu şahsın konuyla ilgili hiçbir kanıtı yok. Hiçbir belgesi parmak izi vesaire yok. Ben o zaman askerdeydim. Neye uğradığımı ne yapacağımı şaşırdım. Bir de memur çocuğuyum, hırsızlıkla yargılanıyorum. Çok zor bir dönemdi" diye konuştu. Kendisi hakkında suç duyurusunda bulunan şahsın evinin soyulduğu gün Bergama'da Türkiye Futbol Federasyonu resmi görevlisi olarak maç yönettiğinin söyleyen Orhan, "Bir gün içinde hem maça çıktım. Hem bilgisayar çaldım. Hem de gidip internetten satışa sundum" sözleriyle sitemini dile getirdi.
O günden sonra hayatı değişen Mustafa Orhan, 2008 yılında başlayan ve halen tazminat davası şeklinde devam eden süreci anlatırken, "Aynı sorunu başkaları da yaşayabilir, internetten alışveriş yapılırken dikkatli olunmalı" diye konuştu.
"HAKEMLİK KARİYERİM BİTİYORDU"
Hayatının bu bölümünün oldukça sarsıcı geçtiğini belirten Orhan, "Hırsızlıkla yargılanmak son derece kötü bir durum. Türkiye Futbol Federasyonu'nun lisanslı hakemiyim. Bu dava yüzünden hakemlik kariyerim bitme noktasına geldi. Neyse ki büyüklerimiz bölge kurul başkanlarımız arkamızda durdular ve bu şekilde ayakta kalabildik" diye konuştu.
Davada haklı çıkma sürecini anlatan Orhan, "2 ya da 3 kere dava için İstanbul'a gittim. Durumu savcılara açıklamaya çalıştım. En sonunda bilgisayarı satın aldığım şahıs adliyeye gelerek ifade verdi. Bu şekilde ben de aklanmış oldum" dedi. 2 sene boyunca yaşadığı sıkıntıları asla unutmayacağını belirten Orhan, süreç sonunda yaşadığı maddi ve manevi kayıp nedeniyle tazminat davası açtığını belirtirken, "İki sene boyunca yaşadığım bu sıkıntılardan sonra maddi ve manevi tazminat davası açtım. Yaklaşık bir buçuk yıldır bu dava devam ediyor. Davanın gidişatı tazminata gerek duyulmayacağı yönünde ilerliyor. Fakat bu süreç beni maddi manevi her yönde yıpratmıştır. Hakemlik kariyerimin neredeyse sonuna geliyordum. Hem iş hem de özel hayatımda inanılmaz etkilendim" diye konuştu.
"MEMUR ÇOCUĞUYUM HIRSIZLIKTAN YARGILANIYORUM"
Davadan aklanana kadar çok zor günler geçirdiğini belirten Orhan, "Memur çocuğuyum ve hırsızlıktan yargılanıyorum. Bu kabullenmesi çok zor bir durum. Sonuçta hırsızlıktan yargılanıyorsunuz. Uykusuz geçen günlerimi anlatmaya kalksam bitmez. Allah kimsenin başına vermesin. Çevreniz, eşiniz, dostunuz var. Gerçekten çok zor oldu" diye konuştu.
Tazminat davasında aleyhine bir karar çıkması halinde Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne gideceğini söyleyen Orhan, "Gerekirse Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne giderek haklı olduğumu göstermeye çalışacağım" diye konuştu. - İZMİR