İnternet Kullanıcılarının Yüzde 39'u Deepfake Videoları Ayırt Edemiyor
Yapay zeka ile oluşturulan deepfake videoların gerçekliklerini ayırt etme konusunda internet kullanıcılarının yüzde 39'u zorluk yaşıyor. Deepfake videolarının manipülasyon ve dolandırıcılık faaliyetlerinde kullanılmasıyla ilgili bilgiler de paylaşıldı.
İnternet kullanıcılarının yüzde 39'u yapay zeka ile oluşturulmuş görsel içeriklerin gerçek olup olmadığını ayırt edemiyor.
" Yapay Zeka : Kişisel Veriler, Algoritmalar ve Tehditler" başlıklı dosya haberin beşinci bölümünde, yapay zeka ile oluşturulmuş görsel içeriklerin beraberinde getirdiği sorunlar ele alındı.
AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, derin ve sahte kelimelerinin birleşimiyle oluşturulan bir kavram olan "deepfake", yapay zeka kullanılarak manipüle edilen ses ve görüntüleri tanımlıyor. Gerçeğe çok yakın sahte içeriklerin oluşturulmasını sağlayan deepfake, dezenformasyonun artmasına sebep oluyor.
Derin öğrenme algoritmalarını kullanarak geliştirilen bu teknoloji, son zamanlarda sosyal medya platformlarında insanları manipüle etmek için yoğun olarak kullanılıyor. Siyasetçilerden bilim adamlarına birçok ünlü ismin deepfake videosu sosyal medyada dolaşıma sokuluyor.
Bu videoları paylaşanlar, kimi zaman etkileşim almayı kimi zaman da siyasi bir manipülasyonu hedefleyebiliyor. Etkileşim almanın yanı sıra son dönemde deepfake videolar sıkça dolandırıcılık faaliyetlerinde de kullanılıyor. Toplumda öne çıkan kişilerin sahte videolarıyla insanlara yatırım tavsiyesi yapılıyor. Gerçek gibi gözüken ve ayırt edilmesi zor olan bu videolarla birçok insan dolandırıcılık mağduru oluyor.
Kanada'daki Waterloo Üniversitesi'nin araştırmasına göre, kullanıcıların yüzde 61'i yapay zeka tarafından oluşturulmuş görsellerin gerçek olup olmadığını anlayabiliyor. Ortalama 10 kullanıcıdan 4'ü yapay zekayla oluşturulan içerikleri gerçek zannediyor. Uzmanlar, sahte videoları ayırt etme oranının beklenenden çok daha düşük olduğunu belirtiyor.
"Dudak hareketlerinin doğal olup olmadığına dikkat edin"
İnternet kullanıcılarının karşılaştıkları videoların "deepfake" olup olmadığını anlamaları zor olsa da medya okuryazarlığı bu noktada önem taşıyor. Massachusetts Teknoloji Enstitüsü (MIT) Media Lab, kullanıcılara "deepfake" içerikleri anlayabilmeleri için şu tavsiyelerde bulunuyor:
"Yüksek kaliteli deepfake manipülasyonları neredeyse her zaman yüz değişikliklerine odaklanır. Yüze, yanaklara ve alın bölgesine dikkat edin. Cilt fazla pürüzsüz mü yoksa fazla kırışık mı görünüyor? Cildin yaşlılığı, saç ve gözlerin yaşlılığı ile uyumlu mu? Deepfake videolarda bu özellikler uyumsuz olabilir.
Gözlere ve kaşlara dikkat edin. Deepfakeler, bir sahnenin doğal fiziğini tam olarak temsil edemeyebilir. Gözlüklere dikkat edin. Gözlüklerde herhangi bir parlama var mı? Kişi hareket ettiğinde parlamanın açısı değişiyor mu? Deepfake içerikler aydınlatmanın doğal fiziğini tam olarak temsil edemeyebilir.
Yüz kıllarına dikkat edin. Deepfake içeriklerde bir bıyık, favori veya sakal eklenebilir ya da çıkarılabilir. Bu içerikler yüz kılı değişikliklerini tamamen doğal hale getirmekte başarısız olabilir. Ayrıca kişinin yeterince mi yoksa fazla mı göz kırptığına odaklanın. Dudak hareketlerinin doğal olup olmadığına da dikkat edin."
Yapay zeka teknolojisinin ilerlemesiyle birlikte deepfake videoların kalitesi de arttı. Bu sebeple, ayırt etme yöntemleri de bazı durumlarda videoların gerçek olup olmadığını anlamaya yardımcı olmayabilir. Bu noktada videonun kaynağının sorgulanması ve konuya ilişkin güvenilir kaynakların içeriklerinin takip edilmesi önem taşıyor.