İnsan Hakları Günü Çerçevesinde İnsan Onuru Konferansı
İnsan Hakları Günü çerçevesinde düzenlenen İnsan Onuru Konferansı’nda insan onurunun korunması adına neler yapılması gerektiği ele alındı.
İnsan Hakları Günü çerçevesinde düzenlenen İnsan Onuru Konferansı'nda insan onurunun korunması adına neler yapılması gerektiği ele alındı.
İnsan Hakları Günü çerçevesinde İnsan Onuru Konferansı Turgut Özal Üniversitesi'nde enine boyuna tartışıldı. İnsan onurunun korunması adına neler yapılması gerektiği vurgulanan buluşmada, insan haklarının Türkiye'ye gelmesi ve tarihçesi ele alındı. Konferansta ayrıca hukuk devleti, sosyolojik açıdan insan hakları, demokrasi ve AB ilişkilerinde insan haklarıyla, İslam'da ve adli bilimlerde insan hakları tartışıldı.
"İNSAN HAKLARI KONUSUNDA ÖZAL ÜLKENİN ÖNÜNÜ AÇTI"
Programın açılış konuşmasını yapan Turgut Özal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Abdulkadir Şengün, konuşmasına üniversite Mütevelli Heyeti Başkanı seçilen Prof. Dr. Sacit Adalı'yı tebrik ederek başladı. Turgut Özal'ın insan hakları konusunda Türkiye'nin önünü açtığını hatırlatan Şengün, Türkiye'de iç hukuk yollarının tükendiğinde AİHM'ye bireysel başvuru hakkını da Özal'ın getirdiğini vurguladı.
"İNSAN ONURU SAYGIN VE DOKUNULMAZDIR"
Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Sacit Adalı ise MagnaCarta'yı hatırlatarak, insan hak ve hürriyetlerinin önemine değindi. Anayasanın 12. maddesini hatırlatarak kişinin ilk önce iyi niyet sahibi olması gerektiğini söyledi. İnsan onurunun saygın ve dokunulmaz olduğunu ifade eden Adalı, "Devletler insan onurunu korumakla mükelleftir" dedi.
"BİREYİN AFTAN FERAGAT ETME HAKKI OLMALIDIR"
Konferansın birinci oturumunun başkanlığını Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ahmet Battal yaptı. Mevlana Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zehra Odyakmaz ise sunumunda, bireyin aftan feragat etme hakkını anlattı. Bu hakkın bireye verilmemesinin insan onurunu zedeleyeceğini belirten Odyakmaz, beraat etme hakkının da bir insan hakkı olduğunu vurguladı. Birinci oturumun ikinci konuşmasını Öğretim Üyesi Prof. Dr. Rıdvan Karluk yaptı. Karluk, demokrasi ve insan hakları açısından Türkiye Avrupa Birliği ilişkileri sorunlar ve çözüm önerileri başlıklı bir sunum gerçekleştirdi.
ENTELEKTÜEL TERÖRİZM
Oturumun üçüncü konuşmasını Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Kayhan Mutlu, sosyolojik açıdan insan hakları konusunda yaptı. Entelektüel terörizme dikkat çeken Mutlu, "Bir fikri eyleme dönüştüren kadar fikri ortaya atanın da suçlanması gerekir" diye konuştu. Oturumun son konuşmasını Turgut Özal Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kadir Demircan yaptı. Adli bilimler, genetik ve etik konulu sunumunda, artık çağın gerekliliklerine uygun olarak genetiğinde konuşulması gerektiğini anlatan Demircan, çağımızda insanların düşüncelerini okuyarak, suç işlemeye meyilli olup olmadıklarını bildiklerini bunları açıklamanın etik olup olmadığını tartışmamız gerektiğini aktardı.
ANAYASA MAHKEMESİ'NE 50 BİN BİREYSEL BAŞVURU
İkinci oturumda, Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Kaplan oturum başkanlığını üstlendi. Anayasa Mahkemesi Üyesi Dr. Alpaslan Altan, insan onurunun korunmasının bireysel başvuru açısından önemine dikkat çekerek, Anayasa Mahkemesi'ne Ekim 2012'den beri 50 bin 610 adet bireysel başvuru yapıldığını ve 816 başvuruda ihlal kararı verildiğini ifade etti.
"İNSAN HAKKI BATI MENŞELİ DEĞİLDİR"
Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Medeniyetler İttifakı Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Recep Şentürk ise ismet ve ademiyet bağlamında İslam'da insan hakları ve insan onurunu anlattı. Genel olarak insan haklarının Batı menşeli olduğunun düşünüldüğüne ancak bunun gerçekte böyle olmadığına değinen Şentürk, "İsmet ademiyetledir ve biz bunu yeniden hukuk literatürüne kazandırmalıyız" dedi.
"HUKUKUN EN İYİ UYGULAMA ALANI MAHKEMELERDİR"
Anayasa Mahkemesi Raportörü Hasan Tuna Göksu da insan onurunun korunmasında yargı pratiğine değinerek hukukun en iyi uygulama alanının mahkemeler olduğunu anlattı. Göksu, bir yargı kararının sadece yargı kararı olmadığını ve bunun siyasi ve toplumsal yansımalarının çok fazla olduğunu, hukukçular için iyi bir eğitimin yeterli olmayacağını asıl önemli olan şeyin vicdan duygusu olduğunu belirtti. - ANKARA