İngiltere'de Aşırı Sağcı Şiddet Olaylarına Katılan 147 Çocuk Gözaltına Alındı
İngiltere Çocuk Komisyonu, Temmuz 2024'teki aşırı sağcı şiddet olaylarına katılan 147 çocuğun çoğunlukla merak ve eğlence amaçlı olarak gözaltına alındığını rapor etti. Çocukların çoğunluğunun plansız bir şekilde eylemlere katıldığı ve hükümetin yoksulluk gibi sorunlara yönelmesi gerektiği vurgulandı.
İngiltere Çocuk Komisyonu, ülkede Temmuz 2024'te başlayan aşırı sağcı şiddet olaylarına katılan 147 çocuğun gözaltına alındığını, bunların büyük oranda merak ve eğlence için olaylara katıldığını açıkladı.
İngiltere'de çocuk hakları ve çocuk çıkarlarını koruma ve tanıtmaktan sorumlu olan Çocuk Komisyonu, ülkede 2024'ün temmuz ayında başlayıp günlerce süren aşırı sağcı şiddet olaylarına çocukların katılımıyla ilgili raporunu yayımladı.
Raporda, 29 Temmuz 2024'te Southport kentinde bir kişinin 3 çocuğu öldürdüğü, 8'i çocuk 10 kişiyi yaraladığı bıçaklı saldırının 30 Temmuz - 7 Ağustos'ta yaşanan aşırı sağcı şiddet olaylarına zemin hazırladığı hatırlatıldı.
Saldırının ardından failin Müslüman olduğu ve ülkeye yasa dışı yollardan girdiği gibi yalan haberlerin dolaşıma girdiği kaydedilen raporda, 26 kentte aşırı sağcı, göçmen ve Müslüman karşıtı eylem yaşandığı anımsatıldı.
Kraliyet Savcılık Ofisi ve Ulusal Polis Şefleri Konseyi'nin Çocuk Komisyonu'nun raporuna sağladığı bilgilere göre, olayların ardından 147 çocuk gözaltına alınırken, bunlardan 83'ü çeşitli cezalara çarptırıldı.
Olaylara karışanların yüzde 8'i 10-13 yaş aralığında
Olaylara katılan çocukların yüzde 97'sinin erkek olduğu bilgisi paylaşılan raporda, bu çocukların yüzde 8'inin 10 ile 13 yaş arasında olduğu belirtildi.
Raporda, görüntülerin izlenmeye devam ettiği ve daha fazla gözaltı yapılabileceğine işaret edilerek, çocukların eyleme katılmasının çoğunlukla plansız olduğu kaydedildi.
Çocukların büyük oranda geçmişte bir suça karışmadığına yer verilen raporda, bir kısmının aşırı sağcı görüşe sahip olmadığı yönünde ifade verdiği aktarıldı.
İfadelerde polise yabancı madde atmak için yetişkinlerin bazı çocukları yönlendirdiği de yer aldı. Raporda bazı çocukların meraktan, bir kısmının eğlence, bir kısmının ise polise nefret duyduğu için olaylarda yer aldığına vurgu yapıldı.
Hükümete, fırsat eşitliği ve yoksulluk gibi sorunlara yönelme çağrısı
Polise duyulan güvensizliğin bu nefrete sebep olduğuna işaret edilen raporda, "Kamu düzeninin bozulmasına hızlı bir yanıt verilmesi amacıyla birçok çocuk hızla cezalandırıldı. Bir kısmı tüm çocukların bağımsız ve üretken kişiler olarak büyümesini sağlamada işe yaradığını bildiğimiz rehabilitasyondan mahrum kaldı." değerlendirmesi yapıldı.
Raporda, çocukların bu suçlara sürüklenmesinin engellenmesi için hükümetin yoksulluk ve fırsat eşitliği gibi sorunlara yönelmesi gerektiğinin de altı çizildi.
Gözaltı ve tutuklamaların başvurulacak son yöntem olması gerektiğine yer verilen raporda, "Bu çocuklar arasında polise karşı oluşan yaygın düşmanlık, güven oluşturan ve olumlu ilişkiler geliştiren çocuk merkezli polisliğe acil ihtiyaç olduğunu da vurgulamaktadır." ifadelerine yer verildi.