İnci Kefalinin Yumurtlama Göçü: 23 Kilometrelik Zorlu Serüven
Van Gölü'nde yaşayan inci kefalleri, üreme dönemi olan 15 Nisan ile 15 Temmuz arasında yumurta bırakmak için 23 kilometrelik bir göç yolculuğu gerçekleştiriyor. Su Ürünleri Fakültesi'nden Dr. Mustafa Akkuş, bu göçün önemine ve su seviyelerinin korunmasına dikkat çekti.
İnci kefalinin yumurta bırakmak için 23 kilometrelik serüveni
VAN - Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, inci kefalleri 3 yaşına geldiğinde üreme yeteneği kazanınca yumurta bırakmak için 3 ila 23 kilometre yol kat ettiğini söyledi.
Van Gölü'nde yaşan inci kefali varlığı sürdürmek için kendisinden kat kat büyük engelleri aşarak yumurtalarını bırakmak için akarsulara göçü var oluş mücadelesini ortaya koyuyor. Van Gölü'nün tuzlu ve sodalı suyundan çıkarak yumurtalarını bırakmak için akarsulara akın eden balıklar, aynı zamanda ziyaretçilerine de görsel şölen sunuyor. 15 Nisan ile 15 Temmuz tarihleri arasında üreme dönemi olduğu için Van Gölü'nün sodalı ve tuzlu suyundan uzaklaşarak tatlı sulara doğru göç eden inci kefalleri üreme göçünü tamamlamak için 23 kilometre yol kat ederek Muradiye ilçesi balık bendine geliyor.
" Van Gölü'ne dökülen 111 akarsudan Bendimahi çayı 23 kilometre ile en uzun mesafeyi oluşturuyor"
Su Ürünleri Fakültesi Dr. Öğretim Üyesi Mustafa Akkuş, "Şuanda bulunduğumuz nokta Muradiye ilçesindeki balık bendi. İnci kefalinin en uzun göç yolculuğuna sahip olduğu akarsu. Gölden akarsuya giren balıklar yaklaşık 23 kilometre kat ettikten sora bu noktaya geliyorlar ve buradan yukarıya doğru devam ediyorlar. Gördünüz gibi akarsuyun etrafı insanlarla dolup taşmış. İnci kefali bölgede bir balık olmanın çok çok ötesinde adeta kültürel bir değer haline gelmiş durumda. İnsan balıkların gelmesini, coşkuyla zıplamasını bu görsel şahitlik etmeye adeta yıl boyunca bekliyorlar. Muradiye'deki Bendimahi Çayı en uzun göç yolculuğuna sahip ve Van Gölü etrafındaki 111 akarsu içerisindeki en büyük üreme alanlarından birsini oluşturuyor. Fakat şuanda su miktarı çok çok kritik bir seviyede. Suyun tarımsal sulama amacıyla artık daha fazla kesilmemesi lazım. Mevcut sudan biraz daha aşağıya düştüğü zaman maalesef buradaki üreme tehlikeye girecek. Bu yüzden yetkililerin konuyu hassasiyetle takip etmeleri lazım özellikle Devlet Su İşleri 17. Bölge Müdürlüğü yetkililerinin bu noktada büyük bir sorumluluk düşüyor. Akarsu yatağındaki üreme için gerekli olan suyu daha fazla tarımsal sulamaya kesilmemesi lazım. Ümit ediyoruz ki su miktarı bu şekilde kalır dönem sonuna kadar başarılı bir üreme sezonu geçiririz ve burada çok daha fazla balık görürüz" diye konuştu.
