İmralı'da Başlayan Sürece Şırnak'tan Destek

Kürt sorunun çözümünde İmralı'da Abdullah Öcalan ile süren görüşmelere Şırnak'taki sivil toplum örgütü temsilcileri, şehit ve faili meçhul cinayetlere kurban gidenlerin yakınlarından destek geldi. Şırnak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Geliş, 30 yıl süren savaşın sona ermesi çağrısında bulunarak, ortak ses olarak artık gözyaşların dinmesini istedi.

Yaklaşık 30 yıldan bu yana devam eden çatışmalı ortamın yoğun görüldüğü Şırnak'taki sivil toplum örgütleri, şehit ve faili meçhul cinayetlere kurban gidenlerin yakınları, barış ortamının sağlanması adına İmralı'da başlatılan sürece destek verdi.

Tunceli'nin Pülümür İlçesi Kocatepe Jandarma Karakolu'nda 4 Haziran 2007 tarihinde PKK'lılar tarafından oğlu Burhan Yalçın, şehit edilen Yalçın, oğlunun 6 arkadaşıyla birlikte hain bir saldırı sonucu şehit olduğunu belirtti. Yalçın, şöyle dedi:

"Milletimizin birlik ve beraberliğine kaseden kim olursa olsun, derin üzüntü duymaktayız. Onurlu bir görev uğrunda Allah'ın takdiri ile mevkilerin en yükseği olan şehitlik mertebesine ulaşan değerli evladımın acısını yine sizlerle paylaşıyorum. Oğlumun acısını ömür boyunca yüreğimde yaşatacağım. Unutmak mümkün değil. Bu acıya rağmen barışa vesile olacak kim olursa olsun, onlarla irtibata geçmek tek arzumuzdur. Yeter ki bu kan, kin, nefret dursun, acılar dinsin artık. Analar ağlamasın, ciğerleri yanmasın düşüncesi ile İmralı ile görüşmesi eğer barışa bir katkı sağlanacaksa görüşülsün ve destekliyoruz."

"NE ASKER, NE DE ÖRGÜTÜN ANASI AĞLAMASIN"

Yusuf Yalçın, oğlunun şehit olmadan önce ve askerlik yaptığı sırada çektirdiği fotoğrafları ile cenaze töreninde kendisine verilen Türk Bayrağı, oğlunun künyesi, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün verdiği övünç madalyasını evinin bir köşesinde sergiliyor. Yalçın, şöyle dedi:

"Yeter artık. Anaların, babaların, eşlerin, bacıların, kardeşlerin ve yavruların ciğerleri yanmasın. Ne asker anası, ne de örgütün anası ağlamasın. Bu sürece kim katkı sunuyorsa, kanın durmasına vesile oluyorsa, Allah razı olsun. Artık bu kan durmalı. Şehit oğlumun üzerindeki bayrağı aldığımda söz verdim, oğlum için evimin en güzel köşesini şehitlik köşesi yapaçağım diye. Bu da ömrümün sonuna kadar böyle kalacak. Acısını unutmak mümkün değil, her an aklımızdadır, Allah bu acıyı kimseye yaşatmasın."

"ASKER DE, DAĞDAKİLER DE KARDEŞİMİZDİR"

PKK'ya katılan ve çatışmada ölen ağabeyi Hizni Kılıç, 21 yıl önce kaybeden Kevser Kılınç da Kürtçe yaptığı konuşmada, güzel bir dünya istediklerini, askeri de, dağdakileri de kardeşleri olarak gördüklerini söyledi. Kılıç, "Biz bir çözüm istiyoruz. Kimsenin ölmesini istemiyoruz artık. İstiyoruz ki köylerimize dönelim, bağlarımızı bahçelerimizi ekelim" dedi.

"KURT VE KUZUNUN BİR ARADA YAŞAMASINI İSTİYORUZ"

Eşinin 22 yıl önce faili meçhul cinayetle kaybeden Hatice Biter ise, Kürtçe yaptığı konuşmada, 22 yıldan bu yana 5 çocuğu ile birlikte yaşadığını söyledi. Biter, şöyle konuştu:

"5 çocuğum var. 1 oğlum da 7 yıl 9 aydır cezaevinde. 2 oğlum da askerliğini yapmış. Biz artık ne asker ölsün ne de dağdakiler ölsün istemiyor. Çözümün olmasını istiyoruz. Kaç yıldan beri biz köylerimizden göç ettik. Artık istiyoruz ki bir çözüm olsun biz de köylerimize dönelim. Benim oğlum asker için batı illerine gidiyor, onların ki doğuya geliyor. Eğer burada bir Türk asker ölüyorsa, biz üzülüyoruz. İşte bizim memleketimizde öldü diye. Artık savaş değil, kurt ve kuzunun bir arada yaşamasını istiyoruz."

"SORUNUN ÇÖZÜMÜ, TÜRKİYE'NİN BİRLİĞİNE ÇİMENTO OLACAK"

İmralı'da başlatılan görüşmeleri olumlu bulduğunu belirten Şırnak Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Osman Geliş emeği geçenlere teşekkür ederek şöyle konuştu:

"Bu süreç, sadece bölgemizi değil, Türkiye'nin birliğine, beraberliğine çimento olacak. Buna katkı sunmak hepimizin görevi. Burada şehitlerimizin, gençlerimizin ölmesi kimsenin menfaatine olmayacak. Bunları bir yerde durdurmak, bu işte çaba sarf edenlere, bu işin ne kadar hayati bir sorun olduğunun göstergesi. Bu herkesin sağduyulu ve elini taşın altına koyması gereken bir konu. Bu konu ülkemizin birliğini ve güçlenmesinin önünde en büyük engel. Bu sorunun aşılması durumunda ülkemizin önünde hiçbir engel kalmaz. Beraber üreteceğiz, beraber yaşayacağız ve birbirimize saygı göstereceğiz. Ben bunun son derece faydalı, yaralı olacağına inanıyorum ve çok büyük bir ivme kazanacağına hiçbir şüphem yok. Bölgemiz hayvancılık, hem de yeraltı zenginlikleri bakımdan çok zengin. Bu bağlamda ekonominin de canlanacağından hiçbir şüphemiz yoktur." - Şırnak