İlk Kürtçe Üniversite İçin İsim Belirlendi

Türkiye'nin eğitim dili Kürtçe olan ilk üniversitesini kurmak için yola çıkan Mezopotamya Vakfı, Olağanüstü Kurucular Kurulu Genel Kurulu'nu gerçekleştirdi. Genel Kurul'da konuşan Mezopotamya Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Selim Ölçer, "Bu yüzyıl Kürtlerin yüzyılı olacak. Kürtlerin yüzyılı olabilmesi için Kürtlerin kendi kurumlarını oluşturup geleceğe yeni nesiller ve yeni kuşaklar yetiştirecek" dedi. Öte taraftan kurulacak üniversitenin adı için "Kürdistan Üniversitesi" olarak başvuru yapıldığı bildirildi.

Türkiye'nin eğitim dili Kürtçe olan ilk üniversitesini kurmak için yola çıkan Mezopotamya Vakfı, Olağanüstü Kurucular Kurulu Genel Kurulu'nu gerçekleştirdi. Diyarbakır'da çok dilli bir üniversite kurma yolunda çözüm süreci ile hızla ilerleyen Mezopotamya Vakfı, son genel seçimlerde üyelerinden Altan Tan, Ahmet Yıldırım, İmam Taşçıer, Kadri Yıldırım, Mahmut Toğrul, Mithat Sancar, Osman Baydemir, Sırrı Süreyya Önder, Yurdusev Özsökmenler milletvekili seçilerek vakfın daha da güçlenmesine vesile oldu.

Cegerxwîn Kültür Merkezi'nde düzenlenen Genel Kurula, milletvekili seçilen üyelerin yanı sıra çok sayıda üye katıldı. Genel Kurul'un açılış konuşmasını yapan Mezopotamya Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Dr. Selim Ölçer, tüm konukların selamlayarak konuşmasına başladı. Vakıf tamam, sıra üniversitede Temel amaçlarının anadilde eğitim yapabilecek bir vakfı kurmak ve bu vakıf aracılığıyla bir üniversiteyi oluşturmak olduğunu belirten Ölçer, "Bunun için yaklaşık 3 yıldır kendi aramızda toplantılar yaparak şu noktaya geldik. Geldiğimiz nokta açısından önemli bir yer var, bunu sizlerle paylaşmak gerek. Geldiğimiz nokta şudur; önce bu koşullarda Kürtçe eğitim yapabilecek bir üniversite kurmak için bir vakıf oluşturmak gerekiyordu. Bu vakfı oluşturduk. Bu vakfı kuruluşu sırasında herhangi bir dostumuzu, arkadaşımızı bu işe emek, zaman, fikir katacak, insanımızı dışarıda bırakmamak için mümkün olduğunca en geniş şekilde vakfı oluşturduk. 288 kişiden oluşan bir vakıf. Bu vakfın kuruluşu sırasında emek veren birçok insan oldu. Hepsine teşekkür ederiz. Bu vakıfla yola çıktıktan sonra vakfın mülkiyet edinmesi çabalarımız oldu. Kendi alanında mal varlığı edinmesi çabalarımız oldu. Kendi örgütlemesini tamamlamak için çabalarımız oldu" dedi.

'Bu yüzyıl Kürtlerin yüzyılı olacak'

Ölçer şöyle devam etti. "Siyaseten geldiğimiz nokta açısından bizim yeni bir adımı atmamız lazım. Geldiğimiz nokta açısından gerçekten ilginç bir noktadayız. Türkiye'de şuanda ben iddia ediyorum ki hiçbir vakıf yok ki kendi içinde 10 tane milletvekili çıkarsın. Onun için çok sevinçliyiz. Bu arkadaşlarımızı kutlar ve başarılar diliyoruz. Bu vakıf sadece burada var olan 288 için değil tüm halkımızın gözünü diktiği kendi özgürlüğü ve onuru için bize görev verdiği bir vakıftır. Bu yüzyıl Kürtlerin yüzyılı olacak. Kürtlerin yüzyılı olabilmesi için Kürtlerin kendi kurumlarını oluşturup geleceğe yeni nesiller ve yeni kuşaklar yetiştirecek. Bunlardan biri de bu üniversitenin kuruluşudur. Önümüzdeki engelleri aşıp halkımıza layık olacağız"

'Kuzey Kürdistan ve Türkiye için bir ilktir'

Ölçer'in konuşmasının ardından yapılan oylamada Divan Başkanlığı'na seçilen Av. Mesut Beştaş da bir konuşma yaptı. "Bir halkı, bir ulusu, bir milleti, başkalaştırmak isterseniz sadece dilini değiştirin" diyen Beştaş, "Göreceksiniz ki o halkın kültürünü değiştirmiş olacaksınız. Halkı tarihinden etmiş olacaksınız, en acımasızca şartlarda yaşatabileceksiniz, göreceksiniz ki o halkı kendinize dönüştürebileceksiniz. Ne yazık ki Mezopotamya'da benzer şartların dayatılması en ağır şekilde yaşama geçildi geçilmek istendi ve halkların dilleri hedef alındı. Bunların başında da devletsiz halk olan Kürtler geliyor. Dilimize yönelim oldu, dilimiz değiştirilmeye çalışıldı. Edebiyatımız ortadan kaldırılmaya çalışıldı. Üretkenliğimize son verilmeye çalışıldı. Bugün itibariyle belki yağmur taneleri gibi insanlarımız yiğitçe belki kocaman belki mütevazi katkılarla bunun önüne geçti. Mezopotamya Vakfı büyük bir girişim. Kuzey Kürdistan için bir ilktir. Ve bu ilk asla unutulmayacak. Sadece Kürdistan'da değil tüm Türkiye'de üretkenliği ve yaşama bakışıyla halklardan yana tutumuyla 300'e yakın insanın bir araya gelişini görüyoruz. Bizim vakıf üyeleri bir ülkeyi yönetebilecek düzeydedir, bir üniversiteyi de hayli hayli yönetecektir" dedi.

'Kürdistan Üniversitesi' adıyla başvuru yapıldı Beştaş'ın konuşmasının ardından demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşu yapıldı. Ardından faaliyet raporuna geçildi. Faaliyet raporunu okuyan vakfın milletvekili seçilen üyesi Doç. Dr. Ahmet Yıldırım, vakıf fikrinin çıktığı 2011 yılından bu yana yürüttükleri çalışmalar ile ilgili bilgi verdi. Vakfın çalışmaları kapsamında çeşitli tarihlerde bakanlar, milletvekilleri, siyasi parti liderleri, iş çevreleri ve sivil toplum örgütleri ile görüşmeler gerçekleştirdiklerini belirten Yıldırım, görüşmelerin olumlu geçtiğini söyledi. Açılacak üniversite ile ilgili de bilgi veren Yıldırım, ilk etapta Eğitim Fakültesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, Güzel Sanatlar Fakültesi ve Sağlık Bilimleri Fakültesi olmak üzere 4 fakülte açılacağını söyledi. Üniversite için Newroz Parkı arkasında bulunan bir arazi için çaba gösterdiklerini ifade eden Yıldırım, isim konusunda da düşündükleri "Amed Üniversitesi", "Mezopotamya Üniversitesi" isimlerin patentleri alındığı için yeni bir isim arayışı içine girdiklerini ve bunun sonucunda "Kürdistan Üniversitesi" adında karar kılarak bu isimle başvurduklarını söyledi.

Yıldırım, henüz buna cevap alamadıkları bilgisi vererek, bu isimde ısrarcı olacaklarını kaydetti. Yapılan konuşmaların ardından Genel Kurul üyelerin görüş ve önerileri ile devam etti. Genel Kurul'da CHP İstanbul Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu'nun da olduğu 7 kişi ile Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası'nın da olduğu 3 tüzel kişi ile birlikte, toplam 10 yeni üye daha, genel kurulda oy birliği ile mütevelli heyetine kabul edildi. Böylece mütevelli heyetinin sayısı da 298 oldu.

KAYNAK: ÖZGÜR HABER GAZETESİ