İklim Değişikliği ve Biyoçeşitlilik Projesi Açılışı Yapıldı

Türkiye'de, İklim Değişikliği Başkanlığı'nın öncülüğünde 'Entegre İklim ve Biyoçeşitlilik Eylemi için Türk-Alman İşbirliği' projesinin açılışı gerçekleştirildi. Proje, su kaynaklarının verimli kullanımı ve organik tarımın artırılması gibi hedeflerle iklim eylemleri planlamayı amaçlıyor.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı İklim Değişikliği Başkanlığının işbirliğiyle gerçekleştirilen "Entegre İklim ve Biyoçeşitlilik Eylemi için Türk-Alman İşbirliği: Politika Etkileşim Projesi"nin açılışı yapıldı.
Bir otelde gerçekleştirilen programın açılışında konuşan İklim Değişikliği Başkanı Halil Hasar, iklim eylemleri planlarının, su kaynaklarının verimli kullanılması, organik tarım ve yeşil alanların korunmasına önem verilerek hazırlandığını belirtti.
Türkiye'nin öncelikleri arasında manevi değerlerle uyumlu iklim eylemleri olduğunu dile getiren Hasar, "Bunun içerisinde ata tohumunun korunmasından organik tarımın artırılmasına kadar birçok unsur var. Bugün organik tarımın yüzdesinin 5 kat artırılmasına kadar bir hedef var." dedi.
TBMM Genel Kurulu'ndaki İklim Kanunu'na değinen Hasar, "Genel Kurul'da olan İklim Kanunu'nda hiçbir şekilde kişisel, bireysel özgürlüklerin kısıtlanmasıyla alakalı bir durum söz konusu değil, olamaz da." ifadelerini kullandı.
"COP'31in Türkiye'de olması, uluslararası topluluğa mesaj olacaktır"
Türkiye'nin, Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi'nin 31. Taraflar Konferansı'na (COP31) aday olduğunu hatırlatan Hasar, bu konuda dostane, arkadaşça yürüyen bir müzakere, diyaloğun olduğunu söyledi.
Hasar, Türkiye'nin COP31'e adaylığının sadece bir konferansa ev sahipliği yapmak olmadığının altını çizerek, "Dünyada özellikle büyük organizasyonlara, konferanslara ev sahipliği yapma noktasında kendisini kanıtlamak zorunda olan bir ülke değiliz. Karbon emisyonları, karbon ayak izi bakımından da COP31'in Türkiye'de olması, uluslararası topluluğa büyük bir mesaj olacaktır." dedi.