İklim Değişikliği Solunum ile Kalp-damar Hastalıklarına Bağlı Ölümleri Artırıyor"
Türk Toraks Derneği üyesi Prof. Dr. Coşkun: "Sıcaklık dalgalarına bağlı ölüm oranları artmakta, bu özellikle solunum sistemi, kalp damar hastalıkları ve beyin hastalıklarına bağlı ölümlerdeki artışa etkili olmaktadır" "2003 yazında başta Fransa'da ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde sıcaklık artışına bağlı olarak 32 binden fazla ölüm olduğu ortaya konuldu.
Küresel iklim değişikliğinin insan sağlığını olumsuz etkilediği, özellikle solunum sistemi, kalp-damar ve beyin hastalıklarına bağlı ölüm oranlarının yükseldiği bildirildi. Türk Toraks Derneği Basın İlişkileri Sorumlusu ve Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşın Şakar Coşkun, derneğin 17. Yıllık Kongresi'nin ardından düzenlenen basın toplantısında, küresel ısınma ve buna bağlı iklim ve çevre değişikliklerinin insan sağlığını ciddi şekilde tehdit ettiğini söyledi. Özellikle 1960'lı yıllardan sonra küresel ısınmanın giderek artığını ifade eden Coşkun, "Küresel ısınmada en büyük rolü, karbondioksit, metan ve nitröz oksit gibi sera gazlarının düzeylerindeki artış oynamakta, sera gaz emisyonları son 40 yılda yüzde 70 oranında artış göstermiştir" diye konuştu. Isı artışının 21. yüzyılın sonunda "2,3- 6 derece" olacağının öngörüldüğünün altını çizen Coşkun, şunları kaydetti: "Kuzey yarımküredeki kar örtüsü giderek azalmakta, deniz seviyeleri küresel ölçekte artmaktadır. Sera gaz emisyonunda enerji ve taşımacılık sektörleri büyük rol oynamaktadır. İklim değişikliği insan sağlığını doğrudan ve dolaylı yollardan etkilemektedir. Sıcaklık dalgalarına bağlı ölüm oranları artmakta, bu özellikle solunum sistemi, kalp-damar hastalıkları ve beyin hastalıklarına bağlı ölümlerdeki artışa etkili olmaktadır. 2003 yazında başta Fransa'da ve Avrupa'nın çeşitli ülkelerinde sıcaklık artışına bağlı olarak 32 binden fazla ölüm olduğu ortaya kondu. Bu ölümlerin daha çok sıcak çarpması, ateş ve su kaybından kaynaklandığı, kişide kalp yetmezliği, kronik solunum hastalıkları ve inme olmasının da ölümleri artırdığı bulunmuştur. Yine depresyon gibi psikiyatrik rahatsızlıklarda da artış olmaktadır." -"Bulaşıcı hastalıkların oranı artabilir" Küresel iklim değişikliğinin, bazı bölgelerde kuraklık, bazı bölgelerde yağış artışına yol açabildiğine işaret eden Coşkun, "Bu durum, bir yandan ekosistemde biyolojik çeşitliliği etkileyerek alerjik potansiyeli yüksek yeni bitkilerin ortaya çıkmasına yol açarken, çeşitli yeni böcek ve zararlılarla geçen bulaşıcı hastalıkların oranını artırabilmektedir" dedi. Coşkun, Türkiye'deki kene ısırığına bağlı hastalıkların ortaya çıkması ve giderek İç Anadolu'ya doğru yayılmasında, sıcaklık değerlerindeki artışa bağlı olarak bu bölgelerde iklimin daha ılıman hale gelmesinin rol oynadığını ifade etti. -"KOAH, her yıl 3 milyon can alıyor" Dernek Genel Sekreteri Doç. Dr. Hikmet Fırat, uykuda solunum bozukluğuna dikkati çekti. Özellikle trafik kazalarında bu durumun önemli bir etken olduğunu ifade eden Fırat, bu konuda daha geniş tedbirler alınması gerektiğine işaret etti. Derneğin 2. Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Arzu Yorgancıoğlu ise KOAH'ın tüm dünyada yaklaşık 50 milyon insanı etkileyen her yıl 3 milyon kişinin ölümüne neden olan ciddi bir sağlık sorunu olduğunu bildirdi. Erken tanının önemine dikkati çeken Yorgancıoğlu, "Erken tanı, hastalığa bağlı sakatlık ve ölüm oranlarını azaltacaktır" dedi. Yorgancıoğlu, astımın da görülme sıklığının yaşam ve çevre koşullarına bağlı değiştiğini ifade ederek, Türkiye'de yaklaşık her 12-13 erişkinden birinin ve 7-8 çocuktan birinin astım hastası olduğunu söyledi. Derneğin Bilimsel Komite Başkanı Prof. Dr. Elif Dağlı, göz yaşartıcı gazların kısa ve uzun dönemde olumsuz etkilerinin ortaya çıktığını belirterek, "Gözlemlerimiz ve bilimsel araştırmalarımız, göz yaşartan gazların kullanımının artık sigara kullanımı ve hava kirliliğini de geçen bir halk sağlığı sorunu haline geldiğini vurgulamaktadır. Bu gazların kullanımının hızla sonlandırılması önerilmektedir" dedi. Derneğin 1. Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Feyza Erkan da sağlık politikalarının hekimlere etkisi üzerine yaptığı açıklamada, Tam Gün uygulamasının başarılı olabilmesi için hekimlere uygun bir maaş verilmesi gerektiğini ifade etti. Performans uygulamasını eleştiren Erkan, uygulama sonrasında yapılan tetkik sayısının arttığını öne sürdü. Erkan, "Hastanelerin ödenekleri artırılmalı, hekimlerin ücretleri yükseltilmelidir" dedi. - Ankara