İKKB, Türk Medeni Kanununun 94. yılını kutladı

Serter: "Türk Medeni Kanunun kabulü kadının birey olarak tanınmasıdır"

Etkinlikte "Cumhuriyet ve Kadın" adlı belgesel gösterilirken, İKKB bileşen dernek üyeleri köşkü gezip tarihi hakkında bilgi aldı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan İKKB Yönetim Kurulu Başkanı Huriye Serter, Türk Medeni Kanununun aydınlanma projesi olduğunu söyledi. Küllerinden yeniden doğan Türkiye Cumhuriyeti'nin kadın-erkek eşitliğini sağlamak adına Mustafa Kemal Atatürk'ün aydın görüşleri sayesinde medeni kanunun kabul edildiğini dile getiren Serter, "Türk Medeni kanunu ile birlikte kadınların eşit birey olarak yaşaması yasayla güvence altına alındı. Medeni kanunun kabulü kadının birey olarak tanınmasıdır ve gerek eşitlik gerekse özgürlük yolunda atılan en önemli adımdır. Ülkemizin birlik ve beraberliği, huzuru ve refahı, çağdaş dünyada yerini alması ancak ve ancak toplumsal cinsiyet eşitliği mümkündür" dedi.

Kadın hakları için mücadele edenlere teşekkür

Türk kadının elde ettiği hakları korumak ve gelişen dünyada haklarını genişletmesi gerektiğini vurgulayan Serter, "Erkeklerle eşit bir birey olarak yaşamanın dünya ve ülkemizin aydınlığı için gerekliği olduğunun her zaman farkında olan kadınlarımız, Milli Mücadele'de erkeklerle omuz omuza mücadele etmişler; cumhuriyet devrimleri için her türlü fedakârlıkları yapmakla kalmayıp aklı ve bilinciyle emeklerini ortaya koymasını bilmiştir. Kadın Hakları için mücadele eden Nezihe Muhiddin, Latife Hanım, Mevhibe İnönü, Halide Edip Adıvar, Afet İnan, Sahibe Gökçen, Türkan Saylan ve bizler için hak savunuculuğu yapan nice kadınları minnetle anıyorum" diye konuştu.

"Atatürk, kadın mücadelesini bir ileriki safhaya taşıdı"

Türk kadının Mustafa Kemal Atatürk ile birlikte özgürce yaşamaya başladığının altını çizen Atatürk Araştırmacısı Ahmet Gürel, Atatürk'ün Latife Hanım'la evlenmesinin modern evliliklerinin önünü açtığını söyledi. Atatürk'ün Sofya'da askeri ataşe olduğu dönemlerde kadınların özgürce yaşaması gerektiğini belirten yazılarının olduğunu vurgulayan Gürel, "Gençlik yıllarından itibaren Atatürk'ün kafasında kadın hakları ile ilgili keskin düşünceleri var. 1900 yıllarında başından itibaren kadınların hakları için mücadele ettiğini görüyoruz fakat Mustafa Kemal Atatürk'ün Milli Mücadele sonrasında kadınlara önderlik yapması kadın mücadelesini bir ilerki safhaya taşıdı" dedi.