İit Bağımsız Daimi İnsan Hakları Komisyonunun 12. Olağan Oturumu
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Süleyman Arslan, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Bağımsız Daimi İnsan Hakları Komisyonunun (BDİHK) 12. Olağan Oturumu'na katıldı.
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu (TİHEK) Başkanı Süleyman Arslan, İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Bağımsız Daimi İnsan Hakları Komisyonunun (BDİHK) 12. Olağan Oturumu'na katıldı.
TİHEK'tan yapılan yazılı açıklamaya göre, Komisyon'un Cidde'deki merkezinde yapılan toplantıda, "İnsan Haklarının Korunması ve Geliştirilmesinde Kültürel Çeşitliliğin Önemi" konusu ele alındı.
Dün sona eren toplantının son oturumunda Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Yüksek Komiserliği ile ortak çalıştay yapıldı.
Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumunca BDİHK'nın bir olağan oturumuna ilk kez gerçekleştirilen bu katılımla iki kurum arasındaki ilişkilerin güçlendirilmesi hedeflendi.
TİHEK heyeti, program kapsamında Bağımsız İnsan Hakları Komisyonu temsilcileriyle de çok sayıda görüşme gerçekleştirdi. Program kapsamında BDİHK üye devlet temsilcilerine Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu kanun metninin İngilizce çevirisi hediye edildi.
"Osmanlı'da fetihlerden önce gönül fetihleri vardı"
Toplantıda söz alan TİHEK Başkanı Süleyman Arslan, İslam'ın barış ve sevgi dini olduğunu belirtti.
Arslan, "Bosna'ya kadar Osmanlı'nın yaptığı fetihlerden önce gönül fetihleri vardır. Bosna'da, İstanbul'da önce o bölge halkının sevgisi kazanılmıştır. Kiliseyle caminin, havranın birlikte barış içinde yer aldığı ilk örnekler İslam ülkeleridir." ifadelerini kullandı.
İslam ülkelerinin bu kültürel çeşitliliği kurduğu dönemde Batı'da böyle bir örnek bulunmadığına dikkati çeken Arslan, "Ne var ki şu an İslam hoşgörüden uzak bir din olarak gösterilmeye çalışılmaktadır. ve bu projenin arkasında Batılı devlet ve uluslararası örgütlerin ciddi desteği var." değerlendirmesini yaptı.
"Dünya barışı için İslam ülkeleri kadar Batı ülkelerine de sorumluluk düşüyor"
Dünyada barışın sağlanması için Müslümanlar kadar Batılı devlet ve organizasyonlara da ciddi sorumluluklar düştüğünü belirten Arslan, "Barış İslam'ın temelidir. İslam barış dönemlerinde daha hızlı gelişmiştir. Bunu unutmamak gerekir. İslam İşbirliği Teşkilatı'na üye ülkelerdeki ulusal insan hakları kurumları arasında iş birliği mekanizmalarına acil ihtiyaç bulunuyor." açıklamasını yaptı.
Arslan, İslam İşbirliği Teşkilatı'na üye ulusal insan hakları kurumları arasında iş birliği mekanizmalarının oluşturulmasına acil ihtiyaç bulunduğunu da aktardı.
Süleyman Arslan, üye ülkelerin insan hakları temsilcilerini, gelecek yıl Ekim ayında Türkiye'nin ev sahipliğinde düzenlenecek olan "İslam Karşıtlığı, Irkçılık ve Ayrımcılıkla Mücadele" seminerine davet etti.
Daha sonra beraberindeki heyetle Cidde Başkonsolosluğunu ziyaret eden Arslan, Cidde Başkonsolosu Akif Menevşe ile Cidde Uluslararası Türk Okulu'ndaki 24 Kasım Öğretmenler Günü kutlamasına da katıldı.
Arslan ve heyet, ayrıca Milli Günü dolayısıyla Lübnan'ın Cidde'deki konsolosluğunda düzenlenen resepsiyona iştirak etti.