İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, Antalya'da konuştu Açıklaması
İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, "Kayyum eleştirilerine bakın, bir zamanlar 17 Aralık'ta yanlış yerde duranlar, MİT krizinde yanlış yerde duranlar, 15 Temmuz'a 'tiyatro' deyip ardından KHK'lerimize 'sivil darbe' diyenler, bugün de kayyumla ilgili terör örgütünün söylemlerinin...
İçişleri Bakan Yardımcısı Bülent Turan, "Kayyum eleştirilerine bakın, bir zamanlar 17 Aralık'ta yanlış yerde duranlar, MİT krizinde yanlış yerde duranlar, 15 Temmuz'a 'tiyatro' deyip ardından KHK'lerimize 'sivil darbe' diyenler, bugün de kayyumla ilgili terör örgütünün söylemlerinin benzerini söylüyorlar. Bu çok tehlikeli, çok yanlış." dedi.
15 Temmuz Derneği ev sahipliğinde Kemer ilçesinde bir otelde düzenlenen "15 Temmuz Derneği Motivasyon Kampı" kapsamındaki 8. Geleneksel Şehit Aileleri Buluşması'nda konuşan Turan, şehit aileleriyle bir araya gelmekten mutluluk duyduğunu söyledi.
Turan, 15 Temmuz'da tüm dünyaya örnek olan bir gece yaşandığını belirterek, şehit ve gazilerin ülkeye ikinci bir şans verdiğini dile getirdi.
Türkiye'nin yıllarca engellendiğini, ekonomik, siyasi ve bölgesel anlamdaki hareketlerinin durdurulmaya çalışıldığını ifade eden Turan, 15 Temmuz ile beyaz bir sayfaya imkan sağlandığını vurguladı.
O gece verilen mücadele olmasaydı Türkiye'de şu an bambaşka bir gündem olacağını belirten Turan, Türkiye'nin etrafında sorun olmayan bölge olmamasına karşın Türkiye'nin ufak tefek sorunlarına rağmen hala güçlü yapısıyla ayakta olduğunu söyledi.
Turan, Türkiye'de halen seçimlerin yapılıyor, demokrasi işletiliyor, ekonomik sıkıntıları aşmak için çok güçlü bir irade ortaya konuluyorsa bunun en temel sebeplerinden birinin 15 Temmuz'da milletin doğru yerde durması olduğunu ifade etti.
Bakanlık olarak birçok alanda olduğu gibi terörle mücadeleye yönelik çalışmaların da titizlikle sürdürüldüğünü söyleyen Turan, teknik altyapıda, İHA ve SİHA'lar gibi mühimmatlarla büyük mesafeler alındığını ve terörün ülke gündeminden tamamen çıkması için adımlar atmak istediklerini belirtti.
"Terörle muhalefetin aynı çizgide buluşması söz konusu olmamalı"
Terörle bir yandan silahlı mücadele yapılırken, diğer yandan kaynak kurutmak başta olmak üzere tüm adımları atmanın herkesin görevi olduğunun altını çizen Turan, "Önemli olan bu mücadelede kimin nerede durduğudur. Siyasi parti farkımız olabilir, hükümete muhalif olabiliriz ama tartışmasız, doğru durulması gereken yerler vardır. Terör bunların başında geliyor. Terörle muhalefetin aynı çizgide buluşması söz konusu olmamalı." dedi.
Son dönemdeki kayyum atamalarına yönelik eleştirilere de değinen Turan, şöyle konuştu:
"Kayyum eleştirilerine bakın, bir zamanlar 17 Aralık'ta yanlış yerde duranlar, MİT krizinde yanlış yerde duranlar, 15 Temmuz'a 'tiyatro' deyip ardından KHK'lerimize 'sivil darbe' diyenler, bugün de kayyumla ilgili terör örgütünün söylemlerinin benzerini söylüyorlar. Bu çok tehlikeli, çok yanlış. Bize 'neden kayyum atadınız, atayamazsınız, yapmayın' diye bağıran, yanlış yerde duran insanlar bir kez olsun kayyuma konu olan belediyelere, partilere 'neden bu adamı belediye başkanı yaptınız' demediler. 'Neden 3 defa kayyum atanan adamı 4. defa başkan yaptınız' demediler. O partilere, yetkililere 'hakkında 6 yıl, 3 yıl veya 5 yıl iddia olanlar, soruşturma olanlar neden aday yapıldı' diye sormadılar. Bu konu hepimizin gözü önünde oluyor."
Turan, Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) iznine yönelik tartışmalara ilişkin de YSK'nin mahkeme sonucuna, kesinleşmiş karara baktığını söyledi.
Partilerin aday belirlerken bu tip durumları göz önünde bulundurarak hareket etmesi gerektiğine işaret eden Turan, "Kayyum atamak suçsa, kayyum atamaya konu adamı aday yapmak bin defa suç. O yüzden bu konuda durduğumuz yerin, eski yanlış yerler olmaması lazım." dedi.
Dünyada kayyum örneğinin sadece Türkiye'de olmadığına dikkati çeken Turan, İtalya, Fransa, İngiltere ve Almanya gibi çok sayıda ülkede bu tedbirin uygulandığını vurguladı.
"Kesinleşmiş hüküm yok" eleştirilerine de cevap veren Turan, attıkları tüm adımların yargı denetimine tabii olduğunu söyleyerek, "Dava açsınlar, itiraz etsinler, idare mahkemelerinde aldığımız kararların haksız olduğunu söylesinler. Ama kanun açık." ifadesini kullandı.
Turan, şunları kaydetti:
"Kayyum atamaktan keyif almıyoruz. Kayyum atamak siyasi bedeli de getiren bir konu bunun da farkındayız. Ama devleti tahrik edip, kıyıya çekilip 'bizim bunda kusurumuz yok' demenin de hiç akla uygun tarafı olmadığı kanaatindeyiz. Hatırlayın çocuk yaştakiler, koca koca adamları yöneterek adeta Kandil'in kayyumluğunu yaptılar. Eş başkanlık diye bir sistem kurdular. Aday bir tane başvuru bir tane bir eş başkan var yanlarında. Bu eş başkan kimin başkanı? Kimin kayyumu? Bunların kayyum karşıtlığı, kayyum karşıtlığı değil. Ankara'nın atamasına karşılar, Kandil'in değil. Bizler bu adımları atarken terör bitsin diye bu işleri yapıyoruz. Tedbirimizi almak istiyoruz. Türkiye'de terör olmasın, bir daha şehidimiz, gazimiz olmasın, bedel ödemeyelim istiyoruz. 85 milyon farklı düşünenlerle, farklı partilerle, farklı mezhep ve din anlayışıyla beraber mutlu yaşayalım istiyoruz."
15 Temmuz Derneği Başkanı İsmail Hakkı Turunç da sık sık çeşitli ziyaret ve programlarda şehit aileleriyle bir araya geldiklerini belirtti.
Şehitliğin büyük bir mertebe olduğunu ifade eden Turunç, "Dolaştığım şehit ailelerinden hiçbir şehit eşi, genç kardeşi 'nereden benim oğlum, eşim caddeye, sokağa çıktı şehit oldu ama bizi öksüz, yetim bıraktı' diyen yok. 10 tane evladı varsa '10'unu da şehit ederim' diyen anneleri gördüm." diye konuştu.