Ic İçtaş İnşaat'tan Akkuyu Açıklaması: "Fesih Girişimindeki Esas Amacın, Proje'nin Yönetimindeki Türk Şirketlerinin Varlığını Azaltmak ve Taşeron...
IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş, “Akkuyu Nükleer A.Ş. Cumhuriyet tarihinin tek kalemdeki en büyük yatırım sözleşmesini feshetme girişimiyle Proje’deki Türk paydaşlığını ortadan kaldırma sonucunu oluşturmakta ve Proje genel yüklenicisi olarak tamamen Rus menşeili başka bir şirketi tayin etme yönünde adımlar atmaktadır. Söz konusu fesih girişimindeki esas amacın, Proje’nin yönetimindeki Türk şirketlerinin varlığını azaltmak ve taşeron seviyesine indirgemek olduğu açıktır” açıklamasını yaptı.
IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş, "Akkuyu Nükleer A.Ş. Cumhuriyet tarihinin tek kalemdeki en büyük yatırım sözleşmesini feshetme girişimiyle Proje'deki Türk paydaşlığını ortadan kaldırma sonucunu oluşturmakta ve Proje genel yüklenicisi olarak tamamen Rus menşeili başka bir şirketi tayin etme yönünde adımlar atmaktadır. Söz konusu fesih girişimindeki esas amacın, Proje'nin yönetimindeki Türk şirketlerinin varlığını azaltmak ve taşeron seviyesine indirgemek olduğu açıktır" açıklamasını yaptı.
IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş, Akkuyu Nükleer A.Ş. ile aralarındaki sözleşmenin feshedilmesi süreci ile ilgili olarak bu akşam yazılı açıklama yaptı. IC İçtaş'ın, Akkuyu NGS Projesi yapım sözleşmesinin durdurulması halinde büyük zararlara yol açılacağı belirtilen açıklaması şöyle:
"Akkuyu Nükleer A.Ş. tarafından bugün yapılan basın açıklamasında yer alan 'Akkuyu NGS projesinde çalışmalarını tamamlayan IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret AŞ ile sözleşmenin feshedildiği' ifadesi gerçeklere aykırıdır. IC İçtaş olarak projede doğrudan tarafı olduğumuz bir sözleşme bulunmamaktadır.
ROSATOM ORTAKLI T2-IC ORTAK GİRİŞİM ŞİRKETİ
Türkiye Cumhuriyeti ile Rusya Federasyonu arasında akdedilen 15.07.2010 tarihli Hükümetler arası anlaşma uyarınca yapımı devam eden Akkuyu Nükleer Güç Santrali Projesi kapsamında şirketimiz IC İçtaş A.Ş.'nin Titan-2 şirketiyle (Rosatom ortaklı) yüzde 50-50 eşit oranda hissedar olduğu T2-IC Ortak Girişim Şirketi proje işvereni Akkuyu Nükleer A.Ş. ile Mühendislik, Tedarik ve İnşaat Sözleşmesi'ni 22.07.2019 tarihinde imzalamıştır.
"HAKSIZ VE HUKUKSUZ BİR FESİH GİRİŞİMİ"
Akkuyu Nükleer A.Ş., 26.07.2022 tarihinde T2-IC Ortak Girişim Şirketi'ne haksız ve hukuksuz bir fesih girişiminde bulunmuş olup Proje kapsamındaki tüm işlerin derhal durdurulması talimatı verilmiştir.
"PROJE İLERLEMESİNDE TÜM TARAFLARIN TAKDİR ETTİĞİ CİDDİ BİR PERFORMANS SEVİYESİNİ YAKALAMIŞ BULUNMAKTAYIZ"
Projeye ortak girişim ortağı olarak katılımımızdan bugüne kadar şirketimizin tüm yönetsel, teknik ve finansal kapasitesini bu projeye adamış ve proje ilerlemesinde tüm tarafların takdir ettiği ciddi bir performans seviyesini yakalamış bulunmaktayız. Nitekim henüz geçen hafta gerçekleştirilen 4. Güç Ünitesi temel atma töreninde tüm üst yetkililer tarafından bu durum kamuoyu önünde övgüyle ifade edilmiştir. Projede 25 bin Türk personelin istihdamı sağlanmış, yönetim kadrolarının Türk mühendislerinden oluşturulması sağlanmış, ilgili alt yüklenicilerin, tedarikçilerin ve Türk sanayiinin projeye katılımında büyük bir çaba sarf edilmiştir.
"ESAS AMAÇ, PROJE'NİN YÖNETİMİNDEKİ TÜRK ŞİRKETLERİNİN VARLIĞINI AZALTMAK VE TAŞERON SEVİYESİNE İNDİRGEMEK"
Akkuyu Nükleer A.Ş. Cumhuriyet tarihinin tek kalemdeki en büyük yatırım sözleşmesini feshetme girişimiyle Proje'deki Türk paydaşlığını ortadan kaldırma sonucunu oluşturmakta ve Proje genel yüklenicisi olarak tamamen Rus menşeili başka bir şirketi tayin etme yönünde adımlar atmaktadır. Söz konusu fesih girişimindeki esas amacın, Proje'nin yönetimindeki Türk şirketlerinin varlığını azaltmak ve taşeron seviyesine indirgemek olduğu açıktır.
"YAPIM SÖZLEŞMESİNİN DURDURULMASI VE TAHLİYE SÜREÇLERİNE BAŞLANMASININ BÜYÜK ZARARLARA YOL AÇACAĞI KAÇINILMAZDIR"
Tamamlandığında ülkemizin elektrik talebinin yüzde 10'unu tek başına karşılayacak Akkuyu NGS Projesi yapım sözleşmesinin durdurulması ve tahliye süreçlerine başlanması ile Proje'nin selametinin büyük oranda etkileneceği, böyle bir kararın uygulanmasının telafisi imkansız büyük zararlara yol açacağı kaçınılmazdır. Gelinen noktada, tüm önceliğimizin projeye kendisini adamış binlerce çalışanımızın haklarının ve iş sağlığı güvenliklerinin korunması olduğunu, konuyla ilgili gelişmelerin bizzat takipçisi olduğumuzu ve tüm yasal haklarımızın en üst düzeyde kullanılacağını kamuoyuna saygıyla duyururuz."
CHP'Lİ BAŞARIR: "AKKUYU'DA 1 HAFTA İÇİNDE NE OLDU, BAKAN DÖNMEZ AÇIKLAMALI"
CHP Mersin Milletvekili da bugün, Akkuyu Nükleer Santrali'nde Rus şirketi Rosatom'un Rus-Türk ortaklığıyla kurulan Titan-2 IC İçtaş AŞ'nin inşaat sözleşmesini feshetme girişimiyle ilgili "1 hafta içinde ne oldu da sözleşme fesih durumuna geldi? Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez'in açıklama yapması elzemdir. Devletin gözetim ve denetim yükümlülüğü olmasına rağmen İCTAŞ'ın haksız feshine gerekçe gösterdiği iddiasının kaynağı nedir? Siyasi iktidar bu iddiaları araştıracak mıdır" diye sormuştu.
NE OLMUŞTU?
Akkuyu Nükleer Santrali'nin yapımı esnasında zaman zaman kazalar ve ölümle sonuçlanan olaylar gündeme gelmiş, iş sağlığı ve güvenliğinin yeterince dikkate alınmadığı öne sürülmüştü. Rus Şirketi Rosatom daha önce anlaşma sağladığı Titan-2 IC İçtaş A.Ş. ile yollarını ayırmak için 41 sayfalık fesih ihtarnamesi yolladı. Fesih ihtarnamesinin gerekçelerinden birisinin de gönderdiği paraların Titan-2 IC İçtaş A.Ş. tarafından gerektiği şekilde harcanmaması olduğu ifade edildi. Sözleşmenin feshine ilişkin ihtarname, 22 Temmuz'da Akkuyu Nükleer A.Ş. Genel Müdürü Anastasia Zoteeva'nın imzasıyla gönderildi. Fesihin, 26 Temmuz'da yürürlüğe girdiği belirtiliyor. IC İçtaş İnşaat Sanayi ve Ticaret A.Ş. ise yaşananlar için "Akkuyu Nükleer A.Ş. Cumhuriyet tarihinin tek kalemdeki en büyük yatırım sözleşmesini feshetme girişimiyle Proje'deki Türk paydaşlığını ortadan kaldırma sonucunu oluşturmakta ve Proje genel yüklenicisi olarak tamamen Rus menşeili başka bir şirketi tayin etme yönünde adımlar atmaktadır. Söz konusu fesih girişimindeki esas amacın, Proje'nin yönetimindeki Türk şirketlerinin varlığını azaltmak ve taşeron seviyesine indirgemek olduğu açıktır" açıklamasını yaptı.