İbn-i Sina Hakkında Merak Ettikleriniz Bu Kitapta!
Ortaçağdan bugüne geçerliliğini koruyan kadim bilgileri aktaran "Şeyhülreis İbn-i Sina", bilim ve tarih meraklılarına soluksuz bir okuma vadediyor.
"Şeyhülreis" denildiğinde ilk akla gelen isim olan İbn-i Sina, tıp ve felsefe başta olmak üzere pek çok bilim dalında eserler vermiştir. Yrd. Doç. Dr. Nazım İntepe, Kaynak Yayınları'ndan çıkan yeni kitabı "Şeyhülreis İbn-i Sina" da, bu büyük İslam aliminin hayatını, yapıtlarını ve günümüze etkilerini konu almıştır.
Daha çok hekim kimliğiyle tanınan İbn-i Sina sadece tıp alanında değil, matematik, fizik, kimya, astronomi ve jeoloji bilimleriyle ilgili de pek çok araştırma yapmış, eserler yayınlamıştır. Ayrıca felsefe ve müzik konusunda da çığır açan önemli çalışmaları vardır.
Gelmiş geçmiş en üretken bilim adamlarından biri olan İbn-i Sina, yaşadığı dönemde olduğu gibi, sonraki yüzyıllarda da insanlara faydalı olmaya devam etmiştir. Bıraktığı eserlerin etkisi günümüze kadar ulaşan bu büyük alimin yazdığı "el-Kanun Fi't-Tıb" (Tıbbın Kanunu) hem İslam ülkelerinde, hem de Avrupa'da asırlar boyunca temel tıp kitabı olarak okutulmuştur.
Dünya tarihi açısından bu denli önemli olan İbn-i Sina'nın hayatı, eserleri ve düşünceleri Yrd. Doç. Dr. Nazım İntepe'nin yeni kitabında mercek altına alınmış.
Nazım İntepe, "Şeyhülreis İbn-i Sina" adını verdiği eserinde, Newton'dan Kant'a kadar pek çok bilim ve düşünce adamına ilham veren bu büyük alimi, tıpkı bir hikaye anlatır gibi sürükleyici bir üslupla satırlarına taşımış.
Seneler süren titiz bir araştırmanın sonunda ortaya çıkan "Şeyhülreis İbn-i Sina", doğumundan ölümüne kadar alimin hayatını anlatırken, fikirlerine ve eserlerine de yer veriyor.
"Şeyh'in ders anlatacağı gün büyük ders salonu tamamen dolardı. O haftaki ders, ilaç olarak kullanılan zencefil ve reyhan bitkileri hakkında oldu. İbn-i Sina zencefil ve reyhanın Kur'ân'da geçen şifalı bitkilerden olduğunu birçok hastalıkta kullanıldıklarını, ilgili kitaplarda bahisleri ve terkipleri yazıldığını, Fevaidi Zencebil adlı kitabında bu bilgileri topladığını söyleyerek yedi sayfalık kitapçığını talebelerine sonuna kadar okuyarak açıkladı.
Başka bir hafta İbn-i Sina, medresenin büyük kubbeli ana ders salonunda günlük dersine çıktı. O gün, yanık çeşitleri, şekilleri, tedavileri ve akıbetleri konulu geniş içerikli bir konu anlattıktan sonra önündeki kâğıtlara baktı. Bu kâğıtlar, bir hafta on gün boyunca talebelerin ve hekimlerin yazıp kürsüsüne bıraktığı ve kendisine sorduğu çeşitli sorulardı. Soruların sırasına göre cevap vereceğini söyleyerek soruları okuyup anlatmaya başladı."