İbda/c Davası" Hükümlüsü Mirzabeyoğlu'na Destek Eylemi

"Salih Mirzabeyoğlu" olarak tanınan İBDA/C davası hükümlüsü Salih İzzet Erdiş'in, "Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye kalkışmak" suçundan idam cezasına çarptırılmasının 13. yıldönümü nedeniyle, Mirzabeyoğlu'na destek eylemi yapıldı.

Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde toplanan bir grup, yanlarında getirdikleri pankart ve dövizleri açarak slogan attı.

Polis tarafından, "adliye önünde basın açıklaması yapmanın yasak olduğu" gerekçesiyle uyarılan gruptakiler, meydana yönlendirilmeye çalışıldı. Uyarıları dikkate almayan gruptakiler, olay yerine çağrılan çevik kuvvet ekiplerince adliye önündeki meydana yönlendirildi. Bu sırada, gruptakilerle polis arasında kısa süreli arbede yaşandı.

Adliye önündeki meydana çıkarılan gruptakiler, tekbir getirerek, "Yaşasın kumandan Mirzabeyoğlu" sloganları attı. Mirzabeyoğlu'nun kelepçeli fotoğraflarının olduğu "Tiyatro bitti, işkence sürüyor" pankartı da açıldı. "16 Haziran terör örgütü lideri olduğu" ve "Anayasal düzeni bozmaya teşebbüs ettiği" iddialarıyla ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Sarp Kuray'ın eşi oyuncu Nur Sürer'in de grupta yer aldığı görüldü.

Burada basın açıklaması yapan Mirzabeyoğlu'nun avukatlarından Hasan Ölçer, "fikre idam cezası verilen ender ülkelerden birinde yaşadıklarını" belirterek, "28 Şubat karanlık döneminin halen sürdüğüne inanıyorum. Salih Mirzabeyoğlu'nun esaretinin devam etmesi, bunun en büyük delilidir. Haksızlık ve hukuksuzluk, mutlaka giderilmelidir" diye konuştu.

Mirzabeyoğlu'nun avukatı ve Yeni Devir Hukukçular Derneği Genel Sekreteri Güven Yılmaz da "Dünya hukuk ve fikir tarihi şahittir ki, fikir idam edilemez. Fikre idam cezası verilen bir ülkede hukuk, maşa; idam cezası verenler de emir alan bir emir kuludur. Fikri idam etme bedbahtlığını gösteren ülkelerin başında Türkiye gelmektedir" dedi.

Mirzabeyoğlu davasının yeniden ele alınması ve zulme son verilmesi gerektiğini söyleyen Yılmaz, kendilerini yalnız bırakmadığı için Sarp Kuray'ın eşi Nur Sürer'e de teşekkür etti.

Önce idam, sonra ağırlaştırılmış müebbet

Dönemin İstanbul 6 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM), 2 Nisan 2001'de verdiği kararla, Salih İzzet Erdiş'i "Anayasal düzeni silah zoruyla değiştirmeye kalkışmak" suçundan, eski TCK'nın 146/1. maddesi uyarınca idam cezasına çarptırmıştı.

Aynı dava kapsamında yargılanan Saadettin Ustaosmanoğlu ve Mehmet Fazıl Aslantürk'e de "yasa dışı örgüt üyesi olmak" suçundan 18'er yıl ağır hapis cezası veren mahkeme, "yasa dışı örgüt üyelerine yardım ve yataklık etmek"le suçlanan tutuksuz sanık Hüsnü Göktaş'ın dosyasını ise yasa uyarınca ertelemişti.

Erdiş hakkında verilen idam cezası, 23 Eylül 2002 tarihinde uyarlama yapılarak müebbet ağır hapis cezasına çevrilmiş, 30 Kasım 2004'de tekrar yapılan uyarlama ile ağırlaştırılmış müebbet ağır hapse dönüştürülmüştü. Sanık hakkında 2005 yılında 5237 sayılı yeni TCK'nın yürürlüğe girmesi üzerine 309. ve 311. maddeleri göz önüne alınarak lehe olan hükümlerin uygulanması gerektiğini vurgulayan mahkeme heyeti, Erdiş'e verilen ağırlaştırılmış müebbet ağır hapis cezasındaki "ağır" kelimesi çıkartılarak sanık hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına hükmetmişti.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi de Erdiş, Ustaosmanoğlu ve Aslantürk'e verilen cezayı onamıştı. - İstanbul